Gömleklerimize, kazaklarımıza, hele hele spor kıyafetlerimize bakamaz olduk. Adı Ahmet ve Mehmet olan vatan çocukları, giydikleri eşofmanlar ve çeşitli kıyafetlerle yabancıların reklamını yapmaktadır.
Okullarımızda ”Beden eğitimi” dersi için spor salonunda veya okul bahçesinde toplanan öğrencilerin hemen hemen her birinin göğsünde “ruhsuz ve köksüz” bir yazı ve şekillerle palyaçoları andıran talihsiz bir tablo yaşanmaktadır.
Her karış toprağı şehit kanlarıyla sulanmış olan mübarek vatan toprakları üzerinde “tonilerin, conilerin” bedava reklamı yapılmaktadır. Birçok insanın giydikleri kazaklar, gömlekler ve de spor kıyafetleri yabancı yazılarla dolu. Kimi yavrularımız habersiz, masum; kimileri belki de bilerek göğüslerinde yazılı olan koskocaman bir “Amerikan” yazısını taşımaktadır.
Türkiye’de üretilen, fakat üzerine İngiliz, Fransız, Ermeni ve Amerikan gibi ne idüğü belirsiz yazılarla bu milletlerin hayranlığını aşılamakta, masum vatan çocuklarına zorla satılmaktadır. Çünkü çoğu zaman üzerinde yabancı bir yazı olmayan spor kıyafeti bulmak mümkün olmuyor.
Mağazaya giren bir insanın sade, tertemiz veya “Türk motifli” buram buram Anadolu nakışlı bir kazak, bir gömlek veya spor kıyafeti bulma şansı yok gibi. Adeta serbest piyasa uğruna sinsice bir oyun, bir tezgâhla karşı karşıyayız.
Geçenlerde bir okulumuzu ziyaret ettiğimde hanım bir öğretmenin giydiği kazak motifi yabancı yazılarla dolu idi. American yazılı ifadeler taşıyan koskocaman bir kemeri de belinde taşıyordu. Bu manzaraları görünce içim burkuldu. Allah, Allah! Bir millet bu kadar şuursuz olabilir mi?
Bu yazıları okuyanlardan bazıları bunlarda neymiş, acaba çok önemli mi? diyebilirler!.. Fakat unutulmamalıdır ki, bu çalışmalar, kültür emperyalizminin çok küçük parçalarıdır. Okul bahçesinde “beden eğitimi” dersi için toplanan öğrencilerimize bir bakalım eşofmanlarında “Amerikan” veya daha değişik ruhsuz ve köksüz yazılarla başka milletlerin reklamını taşıyan kaç çocuk var.
Hangi milletin çocukları, gençleri, hele hele “öğretmenleri” Türkçe yazan, Türk isminin yazıldığı bir kıyafeti okulunda, çarşısında, pazarında giymektedir. Bunlar gizlice içimize girmiş beşinci kol faaliyetlerinden başka nedir? İşte bu çalışmalar, insanı ruh kökünden uzaklaştırmaya yönelik gayretlerin neticesidir. İşyerlerine bakın nerede ise Türkçe isim yok gibi. Yabancı hayranlığı, aşağılık kompleksi ve yaşanan durum.
Yedi bin yıllık tarihi mazisinde 16 büyük imparatorluk kurmuş, Anadolu’da bin yıldan beri dünyaya medeniyet götürmüş bir milletin evlatlarına bunlar revamıdır?
Taklitçilik büyük bir hüsrandır. Ruh kökünden, tarih şuurundan yoksun kalan milletlerin yaşama şansı yoktur.
Müslüman Türk Gençliği ecdadının muhteşem tarih şuuru ile dolup taşmalı, hayatının her safhasında “ İslam’ın” güzelliklerini yaşamalıdır. Kokmuş ve çürümüş yabancı hayranlığına artık son verilmelidir. Yetkililer çok uyanık olmak zorundadır. İsmi ile müsemma millî bir eğitim politikası ile “kendine güvenen, bilgili ve imanlı bir nesil” yoksulluk, geri kalmışlık, enflasyon, çürütücü taklitçilik ve anarşinin çaresi; maddî ve manevî kalkınmanın, huzur ve refahın teminatı olduğu bilincine varılmalıdır.
Üzerinde yaşadığımız vatan topraklarının altında yatan şehitlerin, velilerin ruhlarını sızlatmamak için kendimize gelelim, derhal giydiğimiz elbiseleri kontrol edelim, yabancı hayranlığına davetiye niteliğinde olan “Amerikan“ gibi yazılarla beynimizi tahrip eden, göz zevkimizi karartan kıyafetlerin çaresine bakalım. Özellikle öğrencileri yönlendirelim.
Her şeyi ile buram buram Anadolu kokan, her şeyi ile yerli ve millî bir bilinci ayağa kaldıralım...
Sayfa başına git