MENÜ
Erzurum 27°
Erzurum Gazetesi
PAYLAŞ 
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
BELEDİYE BAŞKANLARIMIZ
İbrahim Aydemir (Bir Vakitler Erzurum)
YAZARLAR
24 Temmuz 2006 Pazartesi

BELEDİYE BAŞKANLARIMIZ

"Rabbim beldemize merhamet ede
Ahalisi rahı mevlaya gide
Enbiya evliya bir himmet ede
Mevla'ya emanet olsun Erzurum"
Alvarlı M.Lütfi Efe

 

Erzurum'da şehreminliği, bugünkü adıyla belediye başkanlığı 1876 yılında kurulmuş.Şehremini, tanzimat dönemine kadar Osmanlı sarayında vekil harçlara verilen bir sıfat.

1854 yılında ilki İstanbul'da olmak üzere kurulan belediyelere de şehremâneti ismi verilmiş.

Şehremini şehremâneti'nin en güvenilir, becerikli, dirayetli ve işbilir kimselerinin ünvanı aynı zamanda.

Erzurum şehremânetinin ilk şehremini Resul Paşa. Sonra Abdülvahid Paşa sürdürmüş bu görevi. 1908 yılında Erzurum valiliği yapan Abdülvehhab bey'in ağabeyisi.Prof.Dr. Zeki Başar, Merhum Hüseyin Erverdi hoca'nın yaptığı inceleme ve sıralamayı esas almış belediye başkanlarının isimlerini verirken.

Buna göre sırayla görevde bulunan belediye başkanlarının isimleri de şöyle:"Şükrü Bey, Sarı Gümrükçüoğlu Osman Bey, Maksutbey oğlu Şükrü Bey, Şerif Efendi, Galip Bey, Namık Efendizade Rıza Bey, Korucuoğlu Rıza Bey, Refik Bey, Yazıcıoğlu Hakkı Paşa, Gençağazade Zakir Gürbüz, Korukçuoğlu Nafiz Dumlu, Seyfullah Topdağı, Durak Sakarya, Salim Altuğ, Şevket Arı, Mesut Çankaya, Kazım Yurdalan, Lütfü Yalım, Samih Korukçu, Edip Somunoğlu, Hilmi Nalbantoğlu, Selahattin Ozan, Orhan Şerifsoy, Nihat Kitapçı, Necati Güllülü, Mehmet Ali Ünal, Prof.Dr. Ersan Gemalmaz, Mahmut Uykusuz ve yeni seçilen Ahmet Küçükler"Resul Paşa, Abdülvahid Paşa, Refik Bey, Yazıcıoğlu Hakkı Paşa, Kazım Yurdalan, 1960 ihtilalinde kısa bir süre Valiliğin yanısıra belediye başkanlığı görevde bulunan Cemil Uraler ve Selahattin Ozan asker kökenli.

Seyfullah Topdağı, Mesut Çankaya, Orhan Şerifsoy Hukukçu.

Şerif Efendi, Kazım Yurdalan, Edip Somunoğlu Hekim. Lütfü Yalım Diş Hekimi.

Her biri kendi dönemlerinde hizmet etmeye çalışmışlar Erzurum'a.

Sarı Gümrükçüoğlu Osman Bey saat kulesini yaptırmış.

Bugüne kadar görev yapan 30 belediye başkanı içinde yalnızca Şevket Arı iki dönem görevde bulunmuş.

Diğerlerinin çoğusu bir görev döneminden sonra bir daha adaylığa soyunmamış. İkinci defa aday olanlar da "Erzurum'da iki dönem üst üste belediye başkanlığı yapılamaz" şeklindeki yazılı olmayan ama hiç de şaşmayan bir hükümle adeta aday olduğuna pişman edilivermiş.

Olan da çoklukla Erzurum'a olmuş tabi. Bazen birinin yaptığını diğeri bozmuş, birinin başlattığını diğeri yarım bırakmış.

SELAHATTİN OZAN DÖNEMİ

Selahattin Ozan dönemini, çocuk yaşta olmama rağmen çok iyi hatırlıyorum.

Tosyadaki evimizde komşumuz bulunan Merhum Dursun Tandırcı amca onun makam şöförüydü. Dursun amcadan sonra mahallemize taşınan o dönemin Fen işleri Şantiye Şefi Selahattin Soslu da Ozan'ın belediye hizmetleri açısından çok kıymet verdiği bürokratlarından birisiydi. Bazen Sosluların evine gelir, biz de bir belediye başkanını yakından görmekle iftihar ederdik çocuk aklıyla.

Çok renkli bir kişiliğe sahip olduğu anlatılırdı Ozan'ın.Asri mezarlık yanında bulunan Fen İşleri şantiyesi, Kavak Kapı'daki Belediye Şantiyesi, Cumhuriyet Caddesi'nde bulunan eski Belediye Binası, Belediye Mezbahası, Tanzim Satış Mağazaları onun eserleri.

O devirde Elektrik, Su ve Otobüs hizmetleri veren ESO'nun başında meşhur folklorcü ve sanatkar Suat Işıklı blunuyordu. Işıklı belediyecilik yanında aynı zamanda şehir folklörüyle ilgili hizmetleri de gerçekleştiriyordu.

O dönemde bugün TEAŞ ve TEDAŞ kurumlarınca verilen elektrik hizmetleri de belediye tarafından veriliyordu. Bu sebeple belediyelerin maddi durumları oldukça iyiydi.Selahattin Ozan asker kökenli olmasına rağmen iyi bir siyasetçi olarak tanınırdı. Seçim dönemlerinde cebinde taşıdığı Kur'an'a el bastırarak oy istediği anlatılırdı hep.

Orhan Şerifsoy karşısında ikinci defa aday olduğu dönemde özellikle Dağ Mahallesi'nde ayakkabı dağıttığı, kendisine oy vereceğini söyleyenlere ayakkabının bir tekini verdiğini, diğerini de kazandığında vereceğini vaadettiğini gülerek anlatırlar büyüklerimiz.

Fakat her ne olursa olsun gelmiş geçmiş belediye başkanları içinde Erzurum'a en iyi ve kalıcı hizmetleri verenlerden birisi olmuştur Ozan.Ozan ikinci defa belediye başkanlığına aday olunca Adalet Partisinde yapılan önseçim sonucunda partililer ikiye bölünmüştü. Partililerin yarısı Ozan'ın adaylığına karşıydı. Ama ozan da önseçimi kazanmıştı.

Ozan döneminde Belediye Meclis üyesi olan Orhan Şerifsoy da CHP'nin adayı olmuştu. Şehirdeki siyasi eğililimler gözönüne alındığında kimse de Şerifsoy'a şans tanımıyordu doğrusu. Fakat seçim sonuçları itibarıyla beklenenin aksi oldu.

AP'LİLER CHP'Lİ ŞERİFSOY'U SEÇTİRDİLER

Ozan'ın adaylığına karşı çıkan AP'liler CHP'ye oy vermişler ve Şerifsoy belediye başkanı olmuştu Erzurum'a.

Demokrat Parti sonrasında ilk defa sosyal demokrat bir başkan yönetiyordu Erzurum'u.Belediye İşçilerinin Disk ve Türk İş arasında bölünmesi bu dönemle başladı. Tabi ilk grevler de.Yanlış hatırlamıyorsam; Belediye Mezbaha işçileri DİSK'e katılmamış, bu yüzden de onların haklarından istifade ettirilmemişlerdi. Aylarca haklarını arayan işçiler DİSK'e girmemekde epey direnmiş, sonradan Kitapçı döneminde haklarını elde etmişlerdi.Şerifsoy dürüst bir belediye başkanı olarak anılır hala şehirde.

Belediye Başkanlığı yaptığı dönemde AP iktidarı vardı. Bu sebeple de belediye paylarını aylarca aylamayan Erzurum, Belediye hizmetlerinden de yeterince nasiplenememişti.

Dönemin ünlü gazetesi Günaydın, Erzurum'un dertlerini dillendirmiş, gündeme taşımıştı; ama, Erzurum bir sosyal demokrat belediye başkanı seçmesinin cezasını belediyesine ek ödenek verilmeyerek çekiyordu.

O dönemde görev yapan Belediye personeli, Şerifsoy'un sabah kahvaltılarını işçilerle beraber yaptığını, kalıcı hizmetler vermese de her fırsat ve vesileyle belediye personelinin gönlünü aldığını anlatırlar.

Selahattin Ozan'ın binbir meşaggatle yaptırdığı fakat hizmet binası olarak kullanamadığı eski Belediye Binasını kullanmak da Şerifsoy'a nasip olmuştu.

KİTAPÇI 7 YIL GÖREV YAPTI

Bir dönemde en fazla süreyle görev yapan Belediye Başkanı Nihat Kitapçı'dır.

12 eylül 1980'de görev süresi dolmasına rağmen Kitapçı, devrin yönetimince işbaşında tutulmuş ve yedi yılı aşkın bir süre görev yapmıştı.

Ziraat Mühendisi olan Kitapçı, boksör olması sebebiyle aynı zamanda da Erzurum'un ilk sporcu başkanıdır.

Döneminde şehir içi yol ve imar düzenlemeleri başlatılmış, Erzurum'un çehresi değiştirilmişti.

Kitapçı da dürüstlüğüyle maruftu. Şerifsoy gibi makam aracını mümkün oldukça kullanmaz, ailesinin kullanmasına ise asla izin vermezdi.

Belediye çalışanları, şimdi doktor olan oğlunun yalnızca bir defa belediyeye geldiğini, bu geliş sebebinin de Kitapçı'nın makamında rahatsızlanmasından kaynaklandığını anlatırlar.

Bu konuda oldukça duyarlı olan Kitapçı'nın bir keresinde görev yerine gelirken hanımını makam aracında görünce, araçtan indirdiğini ve halkın içinde itap ettiğini anlatırlar.

Kitapçı, eşinin, resmi bir davete mecburen araçla gitme durumunda olduğunu öğrenmesine rağmen eşine sitemde beis görmeyecek derecede önce devlet diyenlerden.Daha sonraları ANAP'dan milletvekili olan ve Sağlık Bakanlığı görevinde de bulunan Kitapçı, bu dürüstlüğünü gittiği o makamlara da taşımış, hatırlanırsa, bir enjektör ihalesini devletin zararına gördüğü için iptal etmiş ve bakanlığı bırakmıştı.

Fiziki olarak yol, su ve imar çalışmalarına ağırlık veren Kitapçı'nın hizmetlerinden birisi de belediye kapılarını istihdam için açması olmuştur. Görev zamanında çok sayıda işçi ve memur alımı yaparak şehir ekonomisini rahatlatan Kitapçı, AP iktidarının nimetlerinden de halkı yararlandırmış, çok sayıda insanın KİT'lerde iş bulmasına vesile olmuş.

Kitapçı döneminde görev yapan Süreyya Narmanlıoğlu, Necati Özel, Vahap Güler, Vahap Sirkecioğlu, İbrahim Işık, Ömer Doğan, İsmail Dayı, Cevdet Ulakçı, Hayrettin Haşıloğlu, Ahmet Doğusoylu, Suat Işıklı, Zeki Kebapçı, Ayşe Lüle, Sebahattin Başçoban, Hüsamettin Azmak gibi hizmet erbaplarından bir kadro oluşturarak Erzurum'a hizmet veren Kitapçı, Erzurum'un mümtaz siyasetçileri arasında şimdiden yerini almış görünüyor.

GÜLLÜLÜ YATIRIMLARIYLA ANILIR

Kitapçı sonrasında Güllülü dönemi başlıyor. !984—1989 yılları arasında hizmet veren Güllülü, aynı dönemdeki ANAP iktidarlarından azami derecede istifade ederek Toplu konut hizmetleri başta olmak üzere çeşitli ve kaliteli pekçok hizmete imza atmış.

Yenişehir'i Nihat Kitapçı'nın kurmasından sonra, Dadaşkent Toplu Konut Bölgesini kuran Güllülü, şimdiki belediye, Terminal, Çaykara ve Ömer Nasuhi Bilmen Pasajlarını yaptırmış döneminde.

Abdurrahman Gazi Türbesinin yeni hali, Yeni mezarlık alanı kurulması hizmetleri de ona ait. Islah imar çalışmaları o dönemde başlatılmış.Su, yol ve imar gibi klasik belediye hizmetlerinin yanısıra Güllülü, diğer belediye başkanlarının el atmadığı bir alanda tebarüz ederek, Genelevinin şehir içinden çıkarılmasını gerçekleştirmişti.

Bir ara TBMM danışmanlığını yapan Ayhan Kara, Ahmet Faruk Sinanoğlu, Yüksel Galata, Recep Yıldız, Haşim Tohumcu, Hadi Yazıcı, Şahin Özbey, İlhami Erdemci Yavuz Eyüpoğlu, Yavuz Aksakal, Alpaslan Gülakar, Fuat Yayatıcı, Hasan Topçu, Efendi Güvercin, İbrahim Sicim, Yakup Pirimoğlu, Lütfü Çelebi, Abdullah Sekman, Dursun Ali Bozkurt, Enver Gümüş gibi isimler Güllülü'nün övündüğü kadrosuydu. Rahmetli Bahriyeli Cevdet de Mezbaha müdürüydü.

Bu bahse Çöpçü Uzun Yusuf'u da eklemek gerekir. Yusuf iki metreyi aşkın boyuyla, belediyenin bir başka rengi olmuştur hep. Halk da kendisini çok sever, atın çektiği çöp arabasıyla Tebrizkapı ve Narmanlı yokuşunda çöp toplarken, onu konuşturur, sohbet ederlerdi.

Uzun Yusuf'un ilginç bir sergüzeşti de var. Basketbol'ün ülkeye yeni girdiği dönemlerde, devrin en büyük kulübü olan Eczacıbaşı yöneticilerince, yurt çapında tarama yapılmakta, uzun boylular bulunarak, kabiliyeti varsa takıma sokulmaktadır. Gelir bulurlar Uzun Yusuf'u. Gerisini onun ağzıyla aktaralım: "İstanbul'a gettik. Beni bir otelde konaklattırdılar. Yedih, içtih, ertesi güni beni alıp bir salona götürdiler. Elime böyük bir top verdiler ki heç görmemiştim. Ambuni ambu sepete at dediler. Bir iki attım, canım sıkıldi. Ben buni mi yapacağım, dedim, he, dediler. Baktım ki ağabeyi, bi tene topi atıp tutirsen, para kazanirsen, emek yoh, alınteri yoh. Beleş kazanç. Yok dedim gardaş, bu benim işim degil. Döndüm geldim geriye."

VALİ RECEP BİRSİN ÖZEN

Bu dönem hizmet açısından Erzurum'un şanslı dönemi aynı zamanda. Dönemin Valisi olan Recep Birsin Özen de elektriksiz, yolsuz, okulsuz köy koymamış.

Halka yakın olmuş. İlk iş yerim eski Güneş sinemasının bulunduğu vakıf işhanında, vilayetin karşısında olduğu için vali beyin halka yakınlığını bizzat müşahade ettim defalarca. Müteddeyyin bir insandı. Vilayetten yayan olarak Ulucami'ye gider, sessiz sedasızca görevine döner gelirdi.

Yetkiner gibi, halka pek de sıcakca yaklaşmayan hatta zaman zaman sertlik gösteren bir validen sonra göreve başlayan Özen, Sıkıyönetim dönemlerinde görevde bulunmasına rağmen halkla çok iyi diyalog kurmuş, sıkıyönetimin sert tedbirlerinden halkın etkilenmemesi için de yoğun gayret sarfetmişti.

Dönemin Cumhurbaşkanı Evren, bu vali döneminde sıkça Erzurum'a gelirdi.Bir defasında, şimdiki Polisevi'nin yerinde faaliyet gösteren Orduevinde, onuruna verilen resepsiyonda içki olmadığını gören Evren'in, bu durumun vali talimatıyla olduğunu öğrendiğinde Özen'i konukların içinde azarladığı anlatılırdı.

Özen çalışkanlığı, şehire verdiği hizmetler ve halkla bütünleşmesiyle Erzurumluların gönlünde özel bir yer edindi, Adana'ya gitti vali olarak.Güllülü de daha sonra ANAP 20. dönem Milletvekili olarak bir başka makamda temsil etti Erzurum'u.

ÜNAL BELEDİYECİLİĞİ BİLEN BİRİYDİ

Mehmet Ali Ünal 1984 seçimlerinde Güllülü'ye karşı aday olmuş, fakat seçilememiş, 1989 yerel seçimlerinde de yine Güllülü'ye karşı aday olmuş ve seçimi kazanmıştı.

Ünal, 12 eylül öncesinde şehrin değişmez siyasi eğiliminin AP'nin, yeniden gündeme gelmesini de sağlamıştı.

Eski bir belediyeci olduğu için, belediyede yürütülen bütün işlere hakim olması, özellikle de imar çalışmalarına ağırlık vermesiyle bilindi.Şehir içi ulaşımını rahatlatmak amacıyla çok sayıda yeni belediye otobüsünü hizmete soktu.

Şehrin hakikatte büyük bir ihtiyacı olan seyyar gasilhanenin devreye sokulması da Ünal'In eseridir. Bu hizmet verilinceye kadar, evleri cami gasilhanelerine uzak olan cenaze sahipleri, kapılarının önüne ehremlarla perde oluşturur, kapı önünde kazanlar yakılır ve cenazeler milletin içinge gasledilirdi. Ünal, bu önemli hizmetiyle çok sayıda insanın da duasını aldı.

Mehmet Ali Ünal Bey'in son hizmet dönemlerinde Erzurum Belediyesi yeni bir kimlik kazandı. Artık Belediye Büyükşehir statüsünü kazanmıştı. Sonraki yıllarda hayli tartışılan bu yapı, 4 alt belediye bir büyükşehir kavramını da, belediyecilik mefhumunun içine koydu.

BİR ERZURUM BEYEFENDİSİ GEMALMAZ

Büyükşehir yapılanması Ünal'dan sonra ve ilk defa Büyükşehir Belediye Başkanı olarak seçim kazanan RP'li Prof. Ersan Gemalmaz'a nasip oldu.

Erzurum'un eşrafından ve Atatürk Üniversitesi'nin yüzakı bilim adamlarından olan Ersan Hoca, şanssız bir dönem de Belediye Başkanlığını yürüttü.

Bir defa, hem alt belediyeler de hem de kendi birimlerinde partisinin dayatmalarından dolayı doğru dürüst bir ekip oluşturamadı. Gemalmaz'ın hizmet frekansını ve ufkunu yeterince yakalayamayan bir ekip ve ağzına kadar devralınan borç miktarı Gemalmaz'ı görev süresi boyunca zorladı durdu.

Buna rağmen, şehrin alt yapısına mühim sayılabilecek hizmetler sundu. Bosna caddesi Gemalmaz Hoca'nın eseri oldu.Belediye'de adeta bir dürüstlük ve hakşinaslığın hakim olduğu dönemdir Ersan Hoca'nın hizmet yılları.Aynı zamanda bir Erzurum Beyefendisi de olan Ersan Gemalmaz, emsalsiz bir münevverdi de...2. defa aday olmayan Gemalmaz, Başkanlık görevi sonrası Samsun'da yerleşti.

UYKUSUZ DÖNEMİ

Görevi fakülteden hocası olan Prof.Dr. Gemalmaz'dan devralan Mahmut Uykusuz'un Büyükşehir Belediye Başkanlığı dönemindeki en başarılı hizmeti şüphesiz ki, uzun yıllar borç batağı içine saplanmış kalmış olan kuruluşu borç yükünden kurtarması olmuştur. Borçları sebebiyle pekçok geliri Uykusuz dönemine kadar ipotekli olan, bu yüzden de aylarca personeline maaş ödeneyemeyen Belediye, bu etaptan sonra huzurlu bir hizmet verme anlayışına kavuştu.

Şehrin su sorununa kalıcı çözüm getirmesi beklenen Palandöken Barajı inşaatı çalışmalarına ağırlık verildi, şehir içi otobüsleri tamamen özelleştirildi.Uykusuz dönemi biraz da şehrin hemen her tarafına yaptırdığı fıskıyeli havuzlarıyla hatırlanacaktır. Yapılaşmanın yoğun olduğu yerleşim alanlarına yapılan bu çevre düzenlemesi, şehire oldukça güzel bir görünüm kazandırmıştı. Özellikle Ilıca yönünden şehrin girişine yaptırılan havuz bir başka hava verdi Erzurum'a.

Yorum Ekle
Yorumunuz gönderildi
Yorumunuz editör incelemesinden sonra yayınlanacaktır
Yorumlar
 Ahmet Daloğlu
 21 Ocak 2013 Pazartesi 17:14
Hepsinin mutlaka hizmeti olmuştur. Ama modern belediyecilikle bu kenti ilk tanıtan Başkanlar, Hilmi Nalbantoğlu ve Orhan Şerifsoy'dur. İkisi de birer dürüstlük ve çalışkanlık sembolüdür.
Yazarın Diğer Yazıları
Sayfa başına gitSayfa başına git
Masaüstü Görünümü  ♦   Künye
Copyright © 2024 Erzurum Gazetesi