MENÜ
Erzurum
Erzurum Gazetesi
PAYLAŞ 
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Meğer Hz. Ebubekir’in oğluymuş!
Baki Gezmiş
YAZARLAR
5 Kasım 2012 Pazartesi

Meğer Hz. Ebubekir’in oğluymuş!

Abdurrahman Gazi Türbesini hafta başı yazmalıyım diye düşünmüştüm…
Yani bugün… Tesadüf yoktur derler ya…Tevafuk kabul edelim; sabah gazeteleri okurken, Mustafa Yürekli Bey’in “Hz. Ebubekir’in oğlu Abdurrahman Erzurum’da” yazısına rastladım… Bir çırpıda okudum…
Ciddi bir yoğunlaşmanın yansıması yazının her satırına sinmiş vaziyette…
Yazıyı okuduktan sonra, A.Gazi Türbesiyle ilgili fazladan yazmanın abesle iştigal olacağına hükmettim…Ve, bu bab’da, değerli Yürekli’nin yazısını bütünüyle okurlarımın dikkatine sunmaya karar verdim…
Buyurun:

***
Diyanet İşleri eski Başkanı Ömer Nasuhi Bilmen, Palandöken'in eteklerinde makam türbesi bulunan Abdurrahman Gazi'nin Hz. Ebu Bekir'in (r.a.) oğlu olduğunu açıkladı. Mustafa Yürekli, Abdurrahman Gazi'yi araştırırken Anadolu'daki sahabe izlerinin saklandığını fark ettiğini söylüyor.
Gençliğimin ilk yıllarında, Erzurum'da, her Palandöken'e baktığımda, elimde ne varsa, ki çoğunlukla okuduğum kitap ya da dergi olurdu, onu bırakıp koşmak gelirdi içimden.. Palandöken, yolculuktan dönen atamdı sanki.. Dağa doğru kollarımı açıp koşmak isterdim. Ötelerden gelen bir ata.. Saadet Asrı'ndan gelen bir haberdi o.
Kollarımı açıp Palandöken'e doğru koşma arzumun kaynağı, hiç şüphesiz Erzurum'un tarihi mekanlar bakımından en kutsal yeri olan, Palandöken'in eteklerindeki Abdurrahman Gazi Türbesi'dir.[1] İstanbul için Eyüp Sultan, Konya için Mevlana, Ankara için Hacı Bayram (Allah hepsinden razı olsun) ne anlam ifade ediyorsa, Erzurum için de Abdurrahman Gazi (r.a.) de aynı anlama gelir. Elbette Hz. Abdurrahman Gazi'yi (r.a.), sevgili peygamberimiz Hz.Muhammet (s.a.v.)'in sancaktarı, dolayısıyla asker bir sahabe olduğundan, daha çok Eyup Sultan'la (r.a.) birlikte anmak gerektiğini hemen fark ettiniz.
Erzurum, Abdurrahman Gazi Türbesi'yle beni gerçekten derinden etkiledi. Hz.Abdurrahman Gazi'nin (r.a.)  Sahabe-i Kiram'dan olduğu söyleniyordu.  1981'de başladığım Abdurrahman Gazi (r.a.) araştırmasını hala bitiremedim.   
ALLAH VE PEYGAMBER SEVGİSİ
Halk arasında, Hz.Abdurrahman Gazi'ye (r.a.) dair rivayet şöyledir: “Palandöken Dağı'nın üst yamaçlarında türbesi bu¬lunan ve bir ziyaretgah yeri olan Abdurrahman Gazi'nin Hz.Peygamber'in sancaktarı olduğu halk arasında yaygın bir inançtır. Hz.Peygamber'in (s.a.v.) İslam Orduları Erzurum'u fethederken, sancaktarı Abdurrahman Gazi'nin kellesi bir düşman kılıcı ile koparılır ve yere düşer. Kellesini koltuğuna alan Abdurrahman Gazi elinde bulunan İs¬lam'ın Sancağı'nı Palandöken'in en yüce noktasına dik¬mek üzere dağa yokuşa koşmaya başlar. Kellesi koltuğunda, sancağı elinde olan Abdurrah¬man Gazi Palandöken Dağı'ndaki “Şığveler" Mevkii'ne gelince dağda bulunan çobanlar evvela dona kalırlar, sonra biri dayanamayıp; “Olaa kafası koltuğunda hala koşuyor!” diye bağırır. Kem göz orada onu nazara getirir ve olduğu yerde düşer, kalır. Gazilik ve şehitlik rütbesiyle ruhunu teslim eder.”  
Erzurumluların gönlünde taht kuran ve her kuşağı bilinçlendiren Hz.Abdurrahman Gazi'nin (r.a.) manevi şahsiyeti, toplumu sürekli uyarıyor ve diri tutuyor.
Üniversite eğitimi için Erzurum'a gelen bir Müslüman genç olarak bu anlatıdan çok etkilenmiştim; Hz.Abdurrahman Gazi'nin (r.a.) mücadelesi üzerinde düşünürken tevhit mücadelesini, ‘İs¬lam'ın Sancağı'nı ve en yüce noktaya dikme davasını kavradım. Bir rol model olarak Abdurrahman Gazi, Allah ve peygamber sevgisini gönüllere yerleştirirken, cihat ruhu da kazandırıyordu.
ABDURRAHMAN GAZİ'NİN MAKAM TÜRBESİ
Abdurrahman Gazi Türbesi, ortası kemerli iki taş kubbeden müteşekkildir. Kubbelerden açılan iki pencereden ışık almaktadır. Yan tarafında da iki pencere açılıyor. Kubbelerin altında, 4,85 m. uzunluğunda yerli taştan sandukası, sarıklı serpuşlu baştaşı bulunan tek bir mezar vardır. Sanduka ve baştaşı oldukça sade. Türbenin içinde oldukça hoş bir koku yayılmaktadır. Mezarın boyunun bu kadar uzun olması, içeri giren insanı ürpertiyor. ‘Bu mezar, bir İslam büyüğünün!' demekten kendinizi alamıyorsunuz. Hz.Abdurrahman Gazi Türbesi, bir “Sahabe Makamı”dır.[2] Milletimizin Hz.Peygamber'e (s.a.v.) ve Ashabına duyduğu sevgi öylesine coşkuludur ki, Ashab-ı Kiramı öncelikle yüreğine, sonra da şehrine, semtine gömmüştür. Onsekizinci yüzyılın ortalarında İbrahim Hakkı Hazretleri, Hz.Abdurrahman Gazi'nin makam yerini, zaviyesinin sınırlarını belirlemiş ve bir süre de türbedarlığını  yapmıştır.[3]
A,Şerif Beygu ve İ.Hakkı Konyalı'ya göre, halkın dini duygularını istismar etmek, ilgiyi yüksek tutmak amacıyla yatırın ashaptan olduğu ve Hz.Peygamber'in (s.a.v.) ordularında sancaktarlık yaptığı söylenmiş olabilir..[4] İslami ilimlerin kaynaklarına, Beygu ve Konyalı'dan daha yakın olan Ömer Nasuhi Bilmen'in görüşü önemlidir bu konuda.. Erzurumlu bir İslam alimi olan, Diyanet İşleri Başkanlığı da yapan Ömer Nasuhi Bilmen; “Erzurum Tarihi” başlıklı makalesinde, “Erzurum şehri, pek şanlı, şerefli bir beldedir. Bu güzide şehrin şark cihetinde bulunan Şığveler dağının eteğinde Sahabe-i Kiramdan “Abdurrahman Gazi” hazretleri meftundur. Bu zatın eshabı güzinden olduğundan şüphe yoktur. Yalnız nesebi alisinde ihtilaf vardır. Bazı rivayetlere göre Hz. Ebubekir'in, diğer bazı rivayetlere göre de Cenab-ı Rebii'nin mahdumudur.” demektedir.[5]
Ebu Bekir'in (r.a.) Ümmi Rüman adlı eşinden dört çocuğu olmuştur. İsimleri, Abdullah, Aişe, Esma ve Abdurrahman'dır. Dolayısıyla Abdurrahman Gazi'nin (r.a.) Hz.Ebubekir (r.a.) Efendimizin oğlu olma ihtimali vardır. Bu bilgi, beni hala heyecanlandırır. Cenab-ı Rebii isminde bir sahabe bulamadım bugüne kadar. Yazım hatası mı var? Saad İbni Rebii'nin oğlu olabilir mi? İkinci seçenek net olmadığından, ben Hz.Abdurrahman Gazi'nin Abdurrahman İbn Ebu Bekri's-Sıddık olduğuna inanıyorum.
***
DİPNOTLAR:
[1] Abdurrahman Gazi Türbesi, Erzurum'un 2.5 km. güney doğusunda Eğerli Dağı (Sığve) yamacında, halkın Abdurrahman Gazi Camisi dediği Hacı Ahmet İzzet Paşa Camisi'nin yanındadır. Sevgili peygamberimiz Hz.Muhammed'in (s.a.v.) Ashabından olan Abdurrahman Gazi adına bu türbeyi Erzurum Valisi Yusuf Ziya Paşa'nın eşi Ayşe Hanım 1796 yılında yaptırmıştır. Türbeye bu camiden girilmektedir. Türbenin giriş kapısı üzerindeki l796 tarihli kitabeyi Hattat Salim yazmıştır. Türbe içerisinde 4.85 m. boyunda Abdurrahman Gazi'nin makam türbesi bulunmaktadır. 
[2] Anadolu'da “sahabe” olarak tanımlanan ve bu amaçla ziyaret edilen pek çok türbe mevcuttur. Ancak bunların kaçının gerçekte “sahabe kabri, mezarı” ve kaçının ‘sahabe makamı, hatırasına tahsis edilmiş özel yer, ziyaretgah' olduğu belirsizdir. Dolayısıyla bunları “Sahabe Kabri” ve “Sahabe Makamı” diye ayarım yapmak gerekmektedir.
[3] Bilgehan Pamuk, “İbrahim Hakkı Hazretleri'nin Abdurrahman Gazi Zaviyedarlığı ve Zaviyedarlık Meselesi”, Ata. Üni. Sosyal Bilimler Enst. Dergisi, S.1, C.5, Erzurum, 2005, s.158 - 159.
[4] A.Şerif Beygu; Erzurum Tarihi, İst., 1936, s.108. İ.Hakkı Konyalı, Erzurum Tarihi, Erzurum Tarihini Araştırma ve Tanıtma Dergi Yayınları, Sayı:2, İstanbul, 1960, s.364)
[5] Ömer Nasuhi Bilmen; “Erzurum'un Kıymet-i Tarihiyesi”, Tarih Yolunda Erzurum Macmuası, Erzurum Tarihini Araştırma ve Tanıtma Dergi Yayınları, Sayı:1, İstanbul, 1959, s.6)
 

Yorum Ekle
Yorumunuz gönderildi
Yorumunuz editör incelemesinden sonra yayınlanacaktır
Yorumlar
 a.mehdi
 13 Mart 2017 Pazartesi 14:24
anadoludaki sahabeler,erzurum,117-ist 169 Bayburt,117-d.bakır,545-adıyaman,32.vb çalışmları devam etmekte, kaynak*:başbakanlık dev arş,gen müd,osman lı arş,dair bşk,ev.d.15070,sayf 1-a Sultanahmet.ist. *t.diyanet vakfı ansiklop,cilt 5,say,206 battalname,syf,227 müjde:hoca Ahmet yesevi atası"hz.ali.r.a oğlu"muhammet Hanefi*el-kebir*türbesi makamı balca köyü Bayburtta.saygı ile. kaynak:evl.çel.sey.1.ci.kitap,sayf 38 "yapı kredi yay"1996.ist.
 Eymen Akça
 24 Temmuz 2015 Cuma 09:16
Selamun aleyküm Baki bey, Yazınızda Abdurrahman Gazi Cenab-ı Rebii'n oğlu diye geçiyor. Bu ifadeyi Arapça'ya çevirirsek Abdurrahman bin Rebii olur. Sahabe kaynaklarında Abdurrahman bin Rebia el-Bâhili isimli bir sahabe vardır. Bu sahabe ve kardeşi Selman bin Rebia el-Bâhili Hz. Osman devrinde Azerbeycan'ın fethinde kumandan olarak görev yaptılar. Hatta şehid oldular diye Sahabe hayatını anlatan kaynaklarda geçiyor. Bu manada, Erzurum'da yatan mübarek şehidin Abdurrahman ibn-i Rebia (RA) olması tarihe çok uygun düşüyor. Genelde türbe ve sahabe kabri bulunan yerlerde orada bulunanın ismi, görülen sâdık rüyalara veyahut evliyalardan keşfe'l-kubur evliyalarının müşahedesine dayanır. İsimler bilinir, ecdad ismi kapalı kalır. Ta ki imtihan olsun. İnanan inansın, inanmayan inanmasın. Bu noktadan bakılınca binlerce sahabenin cihad, tebliğ, ticaret amaçlı olarak Anadolu'ya geldiği tarihen sabittir. İbn-i Sa'd'ın Tabakat-ı Kebir kitabını tavsiye ederim. Kaynak kitaptır. Tercüme de edildi.
 misafr
 22 Şubat 2015 Pazar 12:17
7 y da 9 kardeş olduklarını ve abdurrahman gazinin kardeşerinin dutçu ya bakan dağın etekerinde yattıkarını duymuştum.Allah hepsine rahmet etsin.
 esmanur
 21 Şubat 2015 Cumartesi 19:18
hiç inandırıcı değil ama eğer doğru olursa çok şaşırırım
 ayşenur
 21 Şubat 2015 Cumartesi 19:15
bence doğru gibi
 velican
 30 Ağustos 2014 Cumartesi 22:28
abdurrahman gazi danişmendli beylerindendir orada şehit olmuştur
 Alican
 5 Kasım 2012 Pazartesi 01:27
Neye inanacagimiza sasirdik artik. Simdide bu cikti
Yazarın Diğer Yazıları
Sayfa başına gitSayfa başına git
Masaüstü Görünümü  ♦   Künye
Copyright © 2024 Erzurum Gazetesi