“İnşallah değişen zamanlarda yaşarsın!” ifadesi ecnebilere ait bedduadır. Bizdeki karşılığı olsa olsa, “it ile alamete kurt ile kıyamete kalasın” olur.
Buradaki espri, başkalaşımın kahreden halidir.
Size ait olanı değiştirmek, size ait olandan mahrum etmek.
Bunu kentler düzeyinde ele almak lazım.
Tarihi değerlerin hor görülmesi, arka plana atılması, o kentin bir bakıma genetik kodlarıyla oynama; bu kodları inkar ve terk ediştir.
Evliya Çelebi'nin Bursa’yı tarif ederken kullandığı “hâsılı ruhaniyetli bir şehirdir” kalıbıyla, Erzurum için söylediği, "hasılı kelam tahsil-i ulum edecek diyar" ifadesi bu kentlere ait genetik kodlara işaret etmektedir.
Birçok defa altını çizdiğimiz ve yerel yöneticilerin dikkatine sunduğumuz “kent genetiği”ni göstermesi bakımından çarpıcı örnektir.
Bu gerçeklere bigane olanlar, yazık ki, yıllar yılı gözümüzün önünde Erzurum’un genetiğiyle oynadılar, başkalaştırdılar.
Buna son itirazı Sayın Başbakan yapmıştı, hatırlarsanız.
Ramazan ayında Erzurum’a geldiğindeki konuşmasında. Tarihi değerlere yaptığı vurguyla beraber…
Sonradan öğrendik ki, kenti gezerken, özellikle Kongre Caddesinden yukarı doğru çıkarken gördüğü manzaradan dolayı içlenmiş.
Zannımız odur ki, Erzurum’u tanımlayan çok sayıda tarihi eseri görmüş olmalı.
Ve tabii, içler acısı hallerini!
***
Sayın Başbakan’ın ikazı üzerinden 2 ayı aşkın bir zaman geçti. Merakla takip ediyoruz ki, ne gibi çalışmalar yapılacak!
Şu ana kadar bir ses, bir soluk duymadık. Bildiğimiz sadece o bölgeye ait peyzaj çalışmalarının bittiği ve pek de güzel olduğu.
Ya tarihi eserler?
İsimlendirirsek yanlış anlaşılabilir, ancak not düşelim ki, o bölgede çok sayıda arka planda bırakılmış tarihi değerimiz bulunuyor.
Bir an önce bunlara el atılması ve gün yüzüne çıkarılması gerekiyor.
Daha yukarı kesimlerde eski bir ev belediye tarafından restore edildi mesela. İçini görmedik ama dıştan oldukça güzel bir görünüm kazanmış. Karanlık Kümbet’in bulunduğu sokağın Kongre Caddesine doğru olan baş kısmında.
Benzer daha onlarca eser var.
Oralara da el atılması lazım.
Kentin başkalaşıma uğratılan genetiği ancak bu sayede düzeltilebilir.
Malum ya, genetiğiyle oynanmış şehirler bir bakıma ruh hastalığına terk edilmiş insanlara benzerler ya da genetiğiyle oynanmış gıdalara.
Bir “kent uzmanı” da olan Sayın Başbakan bu yüzden gittiği her yerde bu inceliği ve hassasiyeti gösteriyor, ilgilere de öğütler verip talimatlar yağdırıyor.
***
İçinde bulunduğumuz yerel yönetim dönemini çok önemsiyoruz.
Zira, bir onarım süreci olarak değerlendiriyoruz.
Başbakan her konuşmasında Erzurum özeli için sahiplik mesajları veriyor. Bunu iyi bir fırsat olarak görmek, gereğini yapmak da yerel yöneticilere düşüyor.
Maddi kaynak aktarımı bakımından bir sorun yaşanmayacağı aşikar. Sadece, süreci iyi yönetmek ve yapılması gerekenleri öncelik sıralamasına sokup projelendirmek gerekiyor.
Talebimiz, özgün Erzurum’a yeniden kavuşmaktır.
Sayfa başına git