Erzurum’da bir siyasi parti..
Parti binasının bulunduğu alanda bir esnaf, “şu parti il başkanı buradan gelir gider de bir gün gelip de, selam verip hatır sormaz..Biz de götürür oyumuzu onlara veririz” diyor..
Düşünün bir partiyle aynı binadasınız..
O partinin hedefi seçmenden oy almak..
Ama gelin görün ki parti yöneticisinin tavrı, ya ‘bize oy vermeye mecbursunuz’, ya da ‘ister oy verin ister vermeyin’ cinsinden..
Buna benzer bir anekdotu Ankara’da yine bir siyasi parti genel başkanı için işitmiştik..
Halktan kopuk ve halka rağmen siyaset..
Nasıl oluyorsa…
Başbakan ve dokuzu aşkın bakanı Erzurum’daydı..
Yunanistan Başbakanı Papandreu’yla birlikte Rüstem Paşa Çarşısına girdiler..
Hepsinin yüzü gülümsemeyle bezeli..
Asık ve abus çehreli tek bir bakan yok..
Halka tepeden bakan da yok..
Bakanlar tek tek dükkanları dolaşıp esnafın hatırını sordu, çayını içti..
Partili partisiz ayırmadan..
Çarşıda bakan ziyaretine muhatap olan bir esnaf, gezi sonrası, ‘bugüne kadar oy vermedim ama bundan sonra vereceğim, dükkanıma geldiler’, diyor..
İnsanlık bu, siyaset bu..
Diğer partilere çok büyük bir ders..
Etrafında koruma ordularıyla gezip, sinek konsa parçalanacak cinsten bir yüzle vatandaşa bakanlara tarihi bir ders..
Asık suratlılığı, gülümsemeyi unutmuş çehreyi siyaset sananlara tokat gibi bir ders..
Sevin sevmeyin..
Oy verin vermeyin..
AK Partililer siyaseti severek ve bilinçli yapıyor..
AK Partililer halka siyaset etmeyi mükemmel derecede biliyor..
Şu Papandreu’ya, ‘Erzurum seninle gurur duyuyor’ hezeyanını geçerseniz, Başbakan’ın Erzurum gezisinden çıkarılacak çok önemli dersler var..
İlk ders muhalefet partilerine..
Halkı seveni halk da seviyor..
Doğru ya da yanlış..
Hakikat bu..
Bu halk, bu Erzurumlu kendiyle tokalaştıktan sonra ellerini kolonyalı mendillerle silenleri gördü..
Bu vatandaş, kendisine ip atanları da izledi..
Bu vatandaş, yanına yaklaşmak, yakından görmek istediği devletlü korumalarından az dayak yemedi..
Bu vatandaş, camisini ayak kokusuyla tanıtanları da unutmadı..
Bu vatandaş, namazda kendileriyle aynı safta duranlarla, cami kapısından irtica var diye kaçanları da hafızasından çıkarmadı..
Kimse, ‘bu halktan bir şey olmaz’ diye ahkam kesmesin..
Doğrusu, ‘bu halkla iktidar olunduğu’dur..
İnanmayan Ak Partiye baksın..
Görmeyenler gözlük taksın..
Hakikat budur..