Medeniyetler İttifakı (! )

Başbakanımız başkanlığında bundan bir müddet önce İstanbul’da “Medeniyetler İttifakı “ için forum düzenlendi. Foruma birçok devlet başkanı ve lideri yanında,

Uluslar arası kuruluş başkanları,Şirket temsilcileri, Medya kuruluşları, Sivil Toplum Kuruluşları, Gençlik örgütleri katılmıştır.

Forumda özellikle uluslar arası uzlaşma, iletişim, güven konusunda geniş ve güçlü bir ağ kurulması çabası güdülmüş…Bilgi toplumu vatandaşlığı,göçmen entegrasyonu,kültürler arası diyalogu ve anlayışı, kadının barış kültüründeki yeri gibi önemli konular öne çıkmıştır..

                             NE KADAR GÜZEL OLURDU..

            İnsanlık âleminin ittifak etmesi kadar daha önemli ve güzel bir şey olur mu?

            Bir dünya düşünün ki, ticaretini birleştirmiş,

            Bir dünya düşünün ki, gelir dağılımını tek kaynağa bağlamış,

            Bir dünya düşünün ki, siyaset alanında aynı noktada yer almış,

            Bir dünya düşünün ki, barışta aynı mekanizmaya sahip olmuş,

            Bir dünya düşünün ki, dinde, ahlakta, felsefede uzlaşabilmiş,

            Bir dünya düşünün ki sanayide, teknolojide tek vücut haline gelmiş,

            Bir dünya düşünün ki, birleşenleri çok,ayrışma paydaları az olmuş..

O zaman, kurtla kuzunun bir arada olabildiği bir dünya olmaz mı? Siz böyle bir dünya düşünebiliyor musunuz?

   AMA ÖYLE  OLMUYOR..

Sırasıyla gözden geçirelim.

Dünya ticaretinde denge yok..Büyük şirketler küçük şirketleri,büyük marketler küçük esnafı ve bakkalları yok etmesi gibi bir tablo hakim..Uluslararası ticaret sirkülasyonu da aynı..

            Dünyamızda gelir dağılımı dengesiz..Dünya nüfusunun neredeyse yarısının günlük geliri, bir buçuk dolar civarında..

            Dünya barışı yok..Kuvvetli zayıfı eziyor. Bu dengesizlik, fert bazında da böyle, devletler bazında da..

Öyle olmasaydı bu gün Amerika’nın Irak’ta ve Afganistan’da ne işi vardı ? Dünya barışı böyle mi sağlanıyor?

            Dünyada siyasi birleşme de yok..Herkes ayrı ayrı telden çalıyor, kim kimi nasıl ve hangi oyunlarla alt etme çabası peşinde..

            Sanayide,sanatta,teknolojide her ülke ayrı yerde..Uzakdoğu ülkeleriyle geri kalmış ülkeler aynı yerde değiller..Öyle olsaydı kolumdaki saat İsviçre saati, cebimdeki telefon Hankong montajı olmazdı.

Diğer tarafta birisi icat ettiği araçla uzayda cirit atarken, diğeri hala yerde yürüyen bisikleti bile yapamamaktadır.

Dünyada dinler ve ahlak sistemleri için durum farklı mı?

Hayır,aksine daha da karışık..Eğer dinler arası uzlaşı olsaydı, dinler adına savaşlar olmazdı,dinler arası çatışmalar söz konusu olmazdı.

Bir dine mensup olanlar, diğer dinlere mensup insanları öldürmez, işkence etmez,kız ve kadınlarını kirletmez, şehirlerini yıkmaz, kültür ve medeniyetlerini yok etmezdi..

Eğer dinler arası uzlaşma olsaydı, insanlık bu gün yer yüzünde yaşayan 9 milyar insan kadar insan, öldürmüş olmazdı.

Ahlak sistemlerinde de birliktelik yok..Eğer birliktelik olsaydı babayla oğul,anayla kız ve küçükle büyük arasındaki ölçüler kayıp olup gitmezdi.Ailede,çevrede,köyde,kentte haya,ar,iffet yok olmaz; sadakat,samimiyet ve dürüstlük hep baki kalırdı..!

Dünyada inanç ve düşünce birliği zaten hiç olmadı. Herkes istediği gibi inandı, inandığı gibi de yaşadı.

Eğer bu konuda birliktelik olsaydı,ucu ideolojik saplantılara bağlanan komünistlik, faşistlik ve  materyalistlik gibi akımlar olmaz, ateistlik,  putperestlik gibi bağlılıklar yaşanmazdı.

              İTTİFAKLARDAN ZİYADE AYRILIKLAR FAZLA…

Sonuçta görüldüğü üzere ittifaklardan ziyade ayrılıklar ve aykırılıklar çoğunlukta. Bu yüzden ortak akılla yapacağımız şey, ortak paydaları çoğaltmaktır. Ayrılıkları öne çıkarıp düşman üretmek değil, asgari müşterekleri çoğaltıp dost kazanmak, kutuplaşmayı simgeleyen “ Biz “ ve “ Ötekileri “ kaldırıp bütünüyle “ Biz “ haline getirmektir.

Ülke olarak şiarımız “ Yurtta sulh, cihanda sulh “ şeklinde olmuştur.

Her ne kadar ülkelere ait coğrafyalar, sınırlar, milletler, diller, dinler, yaşayışlar farklı farklı olsa, insanlığı yüceltip birçok noktada  insanlık adına“ Biz “ diyebilmeliyiz..

Yoksa farklılıkları bütünüyle kaldırıp,medeniyetler ittifakını kurmak mümkün değil, ancak bu yolla ne kadar mesafe alabilirsek insanlık adına o kadar başarılı oluruz..

Nitekim Forum-2’ye damgasını vuran Birleşmiş Milletler Genel sekreteri Ban Ki-Mu’nun şu sözlerine hak vermemek mümkün değil..” Yangınlara yangın çıktıktan sonra müdahale edilebiliyor, medeniyetler ittifakıyla kıvılcımları yangın ortaya çıkmadan bastırabiliriz “diyor..

O halde haydı insanlık alemi, ittifaklara doğru hep birlikte yürüyelim..!