Birinci Cihan Savaşında Ermeniler

Osmanlı, 21 Temmuz 1914’de Birinci Cihan savaşı için seferberlik ilan etti.

Osmanlıya karşı tam bir ihanet içinde fırsat kollayan Hınçak , Taşnak ve Ramgavar gibi Ermeni terör örgütleri, aynı gün yanı, 21 Temmuz 1914’de toplanarak şu ortak kararları aldılar:

1-Ermeniler silah ve mühimmatlarıyla birlikte Osmanlı ordusundan firar edecekler,

2-Osmanlı ordusundan firar eden Ermeni askerler, Rus ordusuna katılacaklar,

3-Türk askerlerinin maneviyatını bozup firar etmeleri sağlanacak,

4-Osmanlı aleyhine casusluk faaliyetleri yapılacak,

5-Olaylar ve karışıklık çıkarmak üzere Türk köylerine saldırılar düzenlenecek,

6-Her yerde yangınlar çıkarılıp işe yarar her şey tahrip edilecek,

7-Osmanlı ordusuna cephane ve erzak taşıyan konvoylara saldırılacak,

8-Osmanlı ordusu, Ermeni ve Rus kuvvetleri arasında sıkıştırılarak iki ateş altına alınacak..

Bu vahim tablo düşmanca tam bir ihanet girişimi değil mi ?

Himayesinde rahat ve özgür yaşadıkları, eşit haklara sahip ve vatandaşı oldukları kendi devletlerine karşı bu planları hazırlamak..Bundan daha korkunç ihanet olabilir mi ?

PLANLARINI UYGULADILAR..

Ermeni terör örgütlerinden Hınçak ile Taşnak Özellikle Doğu Anadolu bölgesinde alınan bu kararlarını 1915 den 1919’a kadar peyderpey uygulamaya koydular.

Öyle ki bu bölgede tam 520 bin Masum Türk insanını katlettiler..Vilayet olarak Erzincan, Erzurum, Kars, Ağrı, Iğdır, Ardahan, Nahçıvan ve Azerbaycan merkezleriyle birçok köy ve kasabasında emsali tarihte görülmemiş katliamlar yaptılar..

ŞIMARIKLIĞA BAKIN..

Taşnak terör örgütü 24 Nisan 1915’de Van ve çevresinde tam 10 bin Müslüman halkı katliama uğratır.Bunun üzerine Osmanlı Taşnak,Hınçak ve Ramgavar terör örgütlerini kapatarak, 2345 kişiden oluşan yöneticilerini tutuklamaya başlar..

24 Nisan 1915 tarihi aslında Ermeniler için “ Soykırım “ günü değil, aksine 10 bin Müslüman’ı katleden canilerinin tutuklama günüdür. Dolaysıyla “ Soykırım “ o gün Ermenilere değil, Müslüman halka uygulanmıştır.

Bu tutuklama girişim bile, gözleri dönmüş Ermenileri durdurmaya yetmez; onlar bölgede başladıkları katliamlarını sürdürmeye devam ederler. Bu yüzden Osmanlı hükümeti bir karar daha alır.27 Mayıs 1915’de çıkarılan bu kanun “ Tehcir “ kanunudur.

Tehcir kanunu Ermenilere aslında yapılan bir cezalandırma değil, ellerini, kollarını sallaya sallaya gitmelerine izin verilen bir mükâfat kanunudur.

Ülkenize en kritik ve zayıf anında ihanet edeceksiniz,

Ülkeniz üzerine gelen düşmanla birlikte ülke aleyhine ittifak yaparsınız,

Siz sadece Van’da 10 bin kişiyi öldüreceksiniz..

Bütün bölgede yarım milyondan fazla Müslüman öldüreceksiniz..

Ondan sonra çok nazikçe

-Mademki rahat durmuyorsunuz, buyurun ülkemizi terk edin, gidin de denilmeyecek, cephede Ruslarla savaşan Osmanlı, İçte de sizinle savaşmak yerine sizi sadece yer değişikliğine tabi tutacaktır..

Düşünüyorum; Osmanlı gerçekten bu kanlı ihanet karşısında ne yapmıştır? Osmanlının yaptığı sadece Hınçak, Taşnak, Ramgavar,Veragöz gibi Ermeni Terör örgüt militanlarını Suriye’ye sürdüğü görülmüştür..

Yapılan muamele sadece sürgünden ibaret…!

Şimdi siz kalkmış bu nazik davranışa “Soykırımı “ deyip onlarca yıl sonra dünyayı ayağa kaldıracaksınız..Ya 520 bin masum insanın hesabını kim verecek..?

Önce döktüğünüz bu kan deryasından kendinizi kurtarın,sonra dünya milletlerinin huzuruna çıkın ve bu kan deryasında boğulmadığınıza şükür edin,şükür..!

Ve oturduğunuz yerde rahat oturun, akıllı olun akıllı..!

Hem suçlu, hem güçlü olmaya çalışmak her zaman para etmez..

24 Nisan’ı soykırım günü ilan etmek belki doğrudur ama sizler için değil, Van’da şehit ettiğiniz 10 bin Müslüman için doğrudur.

Bunu çarpıtıp kendinize mal etmeniz bile,aynı suçlu ve güçlü kompleksinden ileri geldiğini gösteriyor..

Ama bu yalanınız da diğer yalanlarınız gibi artık çağdaş dünyada itibar görmüyor..!