Sahi ne yapılmalıydı?

IŞİD’in elinde bulunan 49 vatandaşımız kurtarıldı ya, şimdi de karşı cephe koro halinde şunu soruyorlar: “karşılığında ne verildi?”

Edepsizliğin zirve yaptığı yerdir burası.

Zira, 49 canın kurtulmasıyla değil, karşılığıyla ilgililer.

Bu ahlaksızlara sormak lazım ki, rehin alınanlar içinde ailenizden birisi olsa ne düşünürdünüz?

Yapılması gereken teşekkür etmek, kurtuluşu sağlayanlara şükran hislerini ifade etmek olmalı.

Karşı cenahta gözünü karartmış bir örgüt var.

Ölüme güle oynaya gidiyorlar.

Gözlerini budaktan sakınmıyorlar.

Yaptıkları ortada.

Dünyanın en kanlı örgütü PKK bile kaçacak delik arıyor.

Ve sizin 49 insanınız bu örgütün elinde.

Sahi ne yapılmalıydı?

***
Cumhurbaşkanımızın söylediği gibi velev ki pazarlık yapıldı…

Değmez miydi?

Bugün gazetelere yansıyan haberlere bakılırsa değişen MİT yasasının 6. maddesine atıf var.

Diyorlar ki, bu yasa kullanılarak bu iş kotarıldı…

Madde aynen şöyle:

“Türk vatandaşları hariç olmak üzere, tutuklu veya hükümlü bulunanlar, millî güvenliğin veya ülke menfaatlerinin gerektirdiği hâllerde Dışişleri Bakanının talebi üzerine, Adalet Bakanının teklifi ve Başbakanın onayı ile başka bir ülkeye iade edilebilir veya başka bir ülkede tutuklu ve hükümlü bulunanlar ile takas edilebilir.”

Hatırlayın bu değişiklik yapılırken muhalefet nasıl da kıyamet koparıyordu…

Çıkmaması için gecelerini gündüzlerine kattılar…

Ve şimdi de diyorlar ki, bu madde kullanıldı…

İyi ya ne güzel işte.

49 can için takas yapılmış…

Yapılıp yapılmadığı da belli değil…

Yapılsa ne olur?

Zararımız ne?

49 insanımız kurtuldu…

***
Dert başkaydı…

Allah bilir ya, kötü bir sonuç için duacıydı bu kesim…

Ne için?

Siyasi rant devşirmek için!

Dücane Cündioğlu güzel bir tespit yapmış…

Diyor ki, "İçtenlik ile nezaket birleşmedikçe 'zerafet', yetenek ile çaba birleşmedikçe 'marifet' meydana gelmez."

Biz de, zaferi karşı tarafın zaafına bağlayanlar için ilave edelim, ihlas ile mertlik bir arada olmayınca, ‘zafer’ husule gelmez…

Başarılı sonuç için emeği geçen herkesi kutluyoruz!

Muhalif cenaha da bir küçük ip ucu vererek yazıyı noktalıyoruz…

Başbakan Sayın Ahmet Davutoğlu’nun “Onların bir tek saç teline zarar gelmesin diye bütün makam ve mevkileri feda ederiz.”  Yaklaşımıdır mertlikle ihlasın meczedilmesi.

Umulur ki, ders alına, hisse çıkarıla.