Rahmetli Yaşar Reyhani Anısına
1970 yılında Kars’ta, Anadolu Fatihi, cennet-mekan Sultan Alpaslan’ı anma törenlerinde,kalabalık bir seyirci huzurunda, Erzurum’un usta Aşığı Yaşar Reyhani ile Karsın coşkulu sesi Murat Çobanoğlu karşı karşıya geldiler. Her iki ozanımız da üstün irtical kudretlerini ortaya koyarak sevgi ve saygıyla alkışlandılar.
Buraya bir kısmını aldığımız bu atışma, 1970 yılında bantla tesbit edilmiştir.
Çobanoğlu :
Hak variken canım Yaşar reyhani
Herkese boynunu eyme ha eyme
Elin üfürüğü taşdan uçurur
Sen elin sözüne uyma ha uyma
Reyhani :
Muhannet kişinin şanı esmezmiş
Sarayına kimse ayak basmaşmış
Bazı lisan susar vicdan susmazmış
Mazlumun gözünü oyma ha oyma
Çobanoğlu :
Bazı insan vardır canından doyar
Bazı insanlar da canına kıyar
Tilkinin postunu burnundan soyar
Aslanın postuna değme ha değme
Reyhani :
Evvela insanı öğündürürler
Bir gün kem gün olur döğündürürler
Sonra mahcuplukla soyundururlar
Benlik kisbetini giyme ha giyme
Çobanoğlu :
Çobanoğlu arzum vardır divana
Kula sırrım meçhul Hakka beyana
Beni kışkırıp ta girme meydana
Sonra bu sözünden cayma ha cayma
Reyhani :
Reyhani de değil insan kasabı
Herkesi bir bilir bölmez meshebi
Korkarım çetindir cebir hesabı
Rakamını çabuk sayma ha sayma
***
Reyhani :
Gittin Almanya’dan para getirdin
Hallerini yağlı gördüm arkadaş
Bugün even geldim halılar taze
Çullarını yağlı gördüm arkadaş
Çobanoğlu :
Buğun hoşluğunan girdim meydana
Dillerini yağlı gördüm Reyhani
Kasaplık mı yaptın geldin karşıma
Ellerini yağlı gördüm Reyhani
Reyhani :
Kendine benzetme elin atını
Çok da hızlı gitme kes süratını
Almanya’da yedin domuz etini
Dillerini yağlı gördüm arkadaş
Çobanoğlu :
Hiç söz yoktur benim itikatıma
Ne dersin sen benim kanaatıma
Ne çabuk tekmeni vurdun sırtıma
Nallarını yağlı gördüm arkadaş
Reyhani :
Arkadaşım ciğerlerin dağlanmış
Her tarafın avcı ile bağlanmış
Çok fazla yemişsin için yağlanmış
Kıllarını yağlı gördüm arkadaş
Çobanoğlu :
Bak işin yanlıştır vicdanın vardır
Daima Mevlaya gümanım vardır
Yemedim etini imanım vardır
Fellerini yağlı gördüm arkadaş
Reyhani :
Ben seni bilirim susuz kaynarsın
Ateşsiz ocakta durmaz yanarsın
Üç kuruş bulunca fazla oynarsın
Zillerini yağlı gördüm arkadaş
Çobanoğlu :
Çobanoğlu der ki fikir yordurdum
Yine mahkemeyi yüksekten kurdum
Almanya’ya gittim sen de kudurdun
Yallarını yağlı gördüm arkadaş
***
Reyhani :
Dinle feryadımı sen Çobanoğlu
Delik delik deldirirsem ne dersin
Ben bir avcı olsam sen kuş sürüsü
Bölük bölük böldürürsem ne dersin
Çobanoğlu :
Hazırladın okun çıktın karşıma
Delik delik deldirirsen ne derim
O ki mimiğini kondurdun leşe
Bölük bölük böldürürsen ne derim
Reyhani :
Söz dediğin gizli ifade olur
İfade vermeğe müsade olur
Postun dabaklarsam seccade olur
Kıllarını yoldurursam ne dersin
Çobanoğlu :
Vakitsiz biter mi tarlada ekin
Anladım bu gece değilsin tekin
Yokladım çeneni dişlerin keskin
Kıllarımı yoldurursan ne derim
Reyhani :
Her kuş kavuşmazmış gökte humaya
Gizli sır bilmektir bizde sermaye
Yemin ettin bir tek Cuma kılmaya
Sana namaz kıldırırsam ne dersin
Çobanoğlu :
Anladım ki hiç bu gece gülmezsin
Damla gelen yaşın neden silmezsin
İmam oldun amma abdest bilmezsin
Bana namaz kıldırırsan ne derim
Reyhani :
Hoşlanırım böyle güzel emirden
Bu emiri almak lâzım amirden
Yuvarlak iskarpin hem de demirden
Ayağına oldurursam ne dersin
Çobanoğlu :
Sözümü değiştim değildir acı
Bir gün yaraların olur ilacı
Bilirim sen beni ettin davulcu
Ben de zurna çaldırırsam ne dersin
Reyhani :
Reyhani der hafta ay’ı bilmezsin
Kısmet anlamazsın tayın bilmezsin
Ben seni bilirim oyun bilmezsin
Seni bara kaldırırsam ne dersin
Çobanoğlu :
Çobanoğlu sözüm budur ha budur
Mücevher sözümü derinden doğur
Yaklaşma yanıma derdim çok ağır
Sırtın ile kaldırırsan ne derim
***
Çobanoğlu :
Hocam bana dedi bugün bayram var
Meğersem bir tatsız tuzu getirmiş
Dedim belki yerli kaya gelecek
Meğer Erzurum’dan kazı getirmiş
Reyhani :
Renklerin içinde alı severdim
Gitmiş bana sırtı bozu getirmiş
Ben gönderdim çayırlarda otlasın
Üstelik çöplükten tozu getirmiş
Çobanoğlu :
Anladım sözlerin beyandır beyan
Yatma azizim gel gafletten uyan
Ben dedim belki olur bir aslan
Meğersem bir küçük tazı getirmiş
Reyhani :
Yoktur bu beygirin dünyada dengi
Ne kadar güzeldir baksana rengi
Hem başlık zapteder hem de üzengi
Parlamış buraya azı getirmiş
Çobanoğlu :
Çobanoğlu demez tuzağa düşe
Demedim ki âşık bu gece şişe
Hem boynu kalındır boynuzu şeşe
Ağzında bir körpe kuzu getirmiş
Reyhani :
Nere gitsem elden çıkmaz ırağım
Şirin bana ben de ona Ferhad’ım
Ben bilirim kuvvetlisin Murad’ım
Gitmiş Kağızman’dan tuzu getirmiş
Yarışmanın bu son bölümü,bir dostluk havası içerisinde geçti. Usta Âşık Reyhani, yavaş yavaş sazının tellerine dokundu.
Reyhani :
Biz âşığız bu meydanda a dostlar
Kopuz bizde mevcut söz bizde mevcut
Öteden beriye pazarımızda
Sohbet bizde mevcut söz bizde mevcut
Çobanoğlu :
Elhamdülillâh ay müslümanız biz
Kur’ân bizde mevcut cüz bizde mevcut
Daima biliriz yolu erkânı
Haya bizde mevcut iz bizde mevcut
Reyhani :
Kara Fatma gibi topu götüren
Askerine çorap yapıp yetiren
Alpaslan misali oğul doğuran
Gelin bizde mevcut kız bizde mevcut
Çobanoğlu :
Görülmemiş bilir misin tufan var
Tarihleri yokla nice sultan var
Yahnileri dolaş gör ne al kan var
Sahra bizde mevcut düz bizde mevcut
Reyhani :
Seksen üçte vatanım var ilim var
Yüz on dört kalede imtihanım var
On ikiden bir etek nişanım var
Arpacık gez ile göz bizde mevcut
Çobanoğlu :
Çobanoğlu bu sözlerim beyandır
Kula sırrım gizli Hakka ayandır
Yüz on dört dediğin suuf Kur’ân’dır
Oku bizde mevcut yaz bizde mevcut
10 Aralık 2015’te, ölümünün 9. yıl dönümünde, Dadaşlar Diyarı’nın büyük ozanı, rahmetli Yaşar Reyhani’yi ve Kars’ın büyük ozanı, rahmetli Murat Çobanoğlu’nu rahmetle anıyorum. Allah (C.C.) Hazretleri, ülkemizin bu büyük ozanlarına, gani gani rahmet etsin. Mekanları cennet olsun. Âmin !..