Bugün 4 Nisan... Sahi ne olmuştu o gün ?
Üzerinden tam tamına 12 yıl geçmiş... 4 Nisan 1997 tarihi Türk dünyası için çok çok önemli bir gündü...
Hiç unutmam...
Ceviz Kabuğu programını seyrediyoruz...
Ailece...
Geçtiğimiz yıllarda kaybettiğimiz büyük tarihçi Cemal Kutay programın konuğu...
Ülkemiz üzerine oynanan oyunları anlatıyor. Tarihimizde sayısını unuttuğumuz ihanetler bağlamında bugüne ışık tutmaya çalışıyor...
Pür dikkat dinliyoruz...
Dikkatimiz beyaz camın alt tarafından geçen alt yazıyla darmadağın oluyor...
“MHP Genel Başkanı Alparslan Türkeş kalp krizi geçirdi”
Hemen diğer kanallara geçiyoruz.
Özellikle haber kanallarına...
Çok geçmiyor, yakın çevreden, ulaştığımız Ankara’daki dostlardan Türkeş’in Hakk’a yürüdüğünü öğreniyoruz...
Berbat bir geceydi...
Sanki dünya yıkılmış, altında kalmış gibi bir hisle kuşanmıştık...
Öyle ya... Türkeş demek Türk dünyasının lideri demekti...
Haber bütün Türk dünyasını etkiledi...
İlk günler MHP camiasında ciddi bir kenetlenme yaşandı.
Dargınlıklar, kırgınlıklar rafa kalktı...
Milyonu aşkın insan Türkeş’i ebedi istirahatgahına uğurladı...
Ardından kurultaylar süreci...
Ve malum kavgalar gürültüler...
Ve yine ardından, genel ve yerel seçimler...
Sonrasında ise, Türkeş’in ruhaniyeti hatırına verilen oylarla elde edilen iktidar...
Ve tabi... Yavaş yavaş unutulan, unutturulan Türkeş... Hızla uzaklaşılan Türkeş idealleri...
Aradan geçen 12 yılın bendeki özeti bu...
Antalya’dan gazetemiz internet sitesine yorum olarak yazan değerli okurumuz Gürhan Özorhan ise bu durumu şöylece özetliyor:
“Sayın Gezmiş, Rahmetli başbuğumuzdan sonra partimiz idoolojisinden kopmuş düzenin partisi konumuna getirilmiştir.... (...)
MHP ile özdeşleşen sloganlar yasaklanmış, dile getirenler azarlanmış, teşkilatlara sokulmamışlardır. Parti Türk İslam idoolojisinden uzaklaştırılmış, solmuş çiçek bahçesine döndürülmüştür.
Yazacak çok şey var, rahmetli başbuğumuzun ölüm yıldönümünde fazla kırıcı olmadan sadece teğet geçtim. Türk İslam Ülküsü'nün Başbuğu seni anlamak senin düşüncelerini paylaşmak yürek ister, inaç ister; dahası hayata kokusuzca bakmak ister. (...)
Türk Dünyasının lideri boynumuzu bükük bıraktın, emanetin ehil olmayan ellerde mecliste bölücülerle el sıkışmakta ve çiçek bahçesinin renklerini tamamlamakla meşgüller. Sitemim sana asla değil işgalcileredir. Türk İslam Dünyasının Başbuğu mekanın cennet olsun”
Evet dile getirilen bu düşünceler, bugün bir çok MHP’li tarafından paylaşılmakta...
Umalım ki, Türkeş gibi büyük bir liderin 12. vefat yıldönümü ülkemiz adına yeşerecek umutlara uç versin... Rahmetle ve minnetle anıyoruz. Makamı cennet olsun...