MENÜ
Erzurum -3°
Erzurum Gazetesi
PAYLAŞ 
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Bu Türbeye Dikkat!
Baki Gezmiş
YAZARLAR
15 Ocak 2018 Pazartesi

Bu Türbeye Dikkat!

Erzurum kalesinin cumhuriyet caddesine doğru olan duvarının hemen dibinde bulunan bir türbe var…

Bir çoğumuz önünden geçeriz de, merak edip kimdir burada yatan, nedir, nicedir? Sormayız!

Baba İshak Türbesi…

Ulu Camii’nin tam karşısındaki aradan girdiğinizde bir evin bahçesinde…

İçeri baktığınızda bahçede üç mezar, türbenin içinde ise Ebu İshak’a ait olduğu söylenen kabir yer alıyor…

Anlatılanlara göre, Ebu İshak yaşarken çok sayıda insanın Müslüman olmasını sağlamış bir zat… Hicri 426 yılında da vefat etmiş…

Evliya Çelebi türbede kesinlikle Ebu İshak’ın yattığını kayda geçmiştir…

Detaya da girer ve şöyle der:

“İsmi şerifleri İbrahim’dir. Künyeleri abu İshak (kazirun) şehrinde doğmuştur. Atası şehriyar idi. Üç yüz elli iki ramazanında alemi vücuda ayak basmıştır. Günden güne mesleki sofiyanade terakki ederek kutb-ül aktab olmuştur. Umumi bir seyahate çıkıp Bursa ve Edirne’de makam edinmiş, andan yine Erzurum’a gelip Tebriz Kapısının iç yüzünde bir kalei azimi, darü’l kararı baki ittihaz eylemiştir…”

***

İshak Baba için, “Baltacı” lakabı takıldığı söylenir…

Yine anlatılanlara ve kayıtlara geçenlere bakılırsa Eba Müslim Horasani ile savaşa katılmış, Ahi baba ile de Erzurum Kalesini fethetmiştir…

Türbenin bahçesinde yatan Hacı Nuri Baba ile ilgili ilginç bir menkıbe anlatılır…

Derler ki, Hacı Nuri Baba, ölmeden önce “Yetmiş bin evliya neredeyse ben de orada yatacağım” der ve Ebu İshak’ın medfun olduğu yere gelir ve yatacağı yeri de kendisi çizer…

Ölümünden sonra da buraya gömülür…

İnanlar, burada yetmiş bin evliya olduğu için sürekli ziyaret eder ve kuran okuyup dua ederler…

***

Türbe ile ilgili halk arasında yoğun bir biçimde anlatılan farklı menkıbeler de var.

Bunlardan en bilineni türbedar’ın eğilen ağzı gözü hikayesidir…

Buna göre; türbedarlık yapan Semih isminde bir zat varmış… 1940-50 arası… Hangi sebeple ise, türbeyi bir türlü açmazmış. Bütün ısrarlara rağmen bu katı tutumundan vazgeçmeyen Semih Bey, bir gece ağzı gözü eğik bir halde yatağından kalkmış... Her hangi bir inme belirtisi görülmeyen ve tabiplik olmadığı söylenen bu durumu türbeyi kapatmasına bağlamışlar…

***

İnanmayanlara söyleyecek şeyimiz olmaz…

Biz, bu türbede mübarek ruhların bulunduğuna bütün yüreğimizle inanıyoruz…

70 Bin Evliya söylemine de…

Aklımıza geldiğinde, yahut yanında geçtiğimizde bütün içtenliğimizle bir Fatiha okumayı ihmal etmiyoruz…

Cenab_ı Hakk, kabul etsin inşallah…

Dostlara da tavsiyemiz bu olur!

Yorum Ekle
Yorumunuz gönderildi
Yorumunuz editör incelemesinden sonra yayınlanacaktır
Yorumlar

   Bu yazı henüz yorumlanmamış...

Yazarın Diğer Yazıları
Sayfa başına gitSayfa başına git
Masaüstü Görünümü  ♦   Künye
Copyright © 2024 Erzurum Gazetesi