Hele bir empati yapın..
Koyun Musa’nın yerine çocuğunuzu..
Allah korusun deyip savsaklamayın, yapın..
Sabah güller gibi koruyarak okula gönderdiğiniz yavrunuzun, altı gün sonra elsiz, paramparça bir halde ve bir sandukada önünüze geldiğini düşünün..
Düşünün ve ağlayın…
Ağlayın…
İster Erzurum üstüne, ister Musa üstüne..
İster insanlık, ister sosyal çarpıklık üstüne..
Ama ağlayın..
Halimize, halimize..
Cennet çeşmesi gibi çağlayın ve akpungar gibi ağlayın..
Musa’nın babası olun ya da anası..
Ya da Erzurum olun…
Bir sapık elinde can versin yavrunuz..
Adı kirlensin şehrinizin..
Ve dadaşlığınız üstüne karalar düşsün..
Ve ateş düştüğü yeri değil, Erzurum’un ciğerini yaksın..
Sonra Musa olun..
Hayalleriniz, umutlarınızla bir Musa..
Benim oğlum büyüyüp adam olacak, diyen o mazlum babanın şefkatiyle yıkanmış olsun yüreğiniz..
Sabah çiğ taneleri gibi gülücükler ve beyaz dualarla okula göndersin sizi anneniz..
Çantanızda umut, gözlerinizde hayallerin ışığı..
Lekesiz ve temiz..
Bir hain el uzansın canınıza ve dahi..
Hayır hain bir zihniyet..
Paramparça ediversin bedeninizi, hayallerinizi ve geleceğinizi..
Ananızın duası yere düşsün, babanızın şefkati berelensin..
Ve ah edin..
Ağlayın..
Şu zavallı Erzurum’un üstüne..
Ağlayın