MENÜ
Erzurum -4°
Erzurum Gazetesi
PAYLAŞ 
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Alvarlı Efe'ye Bakacak Yüzümüz  Var mı?
Baki Gezmiş
YAZARLAR
15 Temmuz 2009 Çarşamba

Alvarlı Efe'ye Bakacak Yüzümüz Var mı?

Başbakan Erdoğan, Erzurum’da, “Yaptığımız hizmetlerle Alvarlı Efe’ye mahcup olmadık” dedi.

İnşallah öyledir..

Bu kelam, “Erzurum’da Erzurum  nostaljisi”ne itti beni..

Acep “dedim, biz Alvarlı Efe’ye, onun ifade ettiği değerlere sahip çıktık mı?

Ya da biz aynı sözü söyleyebilir miyiz?

Dadaşça ve Dadaş vicdanınca..

Söyleyebilir miyiz?

Ardından bühtanlar yağar, iftiralar dökülür korkusuyla birbirine arkasını dönemeyen Erzurumlular..

Caddelerde “bıçaklı gezen” haramileri sadece seyreden Erzurumlular..

Aile mefhumu bilmeden, tanımadan, namus mefhumunu hiçe sayarak, laf atanlara seyirci kalan Erzurumlular..

Komşusu açken, nasıl olsa SYDV var diye tok yatan Erzurumlular..

Şehrin sportif heyecanını ifade eden takımı perişanlığa sürüklenirken, “falan sahip çıksın, filan elini cebine atsın” diye yol gösteren Erzurumlular..

ÖSS’da 51.’ilikle, SBS’da 62’incilikle,” aman beterin de beteri var” diye teselli bulan Erzurumlular..

Kavşak mezarlığına  döndürülen bir kentin, tarihi görkemini, sanat zevkini, kültür zenginliğini ifade edecek  Kültür  Merkezinden yoksun bırakılışına tepki vermeyen Erzurumlular..

Efemin karşısında mahcup değil mi?

Ekonomik  ve sosyal olumsuzlukları artık bir marifet diye algılayıp, Erzurum’dan bahsedildiğinde ter dökmeden sıkıntıları anlatan dadaşlar..

Çözümün değil şehre ait sorunların bir parçası olmaktan sıkılmayan dadaşlar..

Üretene, hizmet verene destek olmak yerine, onun yoluna söylentiler, kuşkularla maniler diken dadaşlar..

Yüz yüze bakmaktan kaçınan, erce söz söylemekten saklanan, arkadan konuşmayı maharet sayan dadaşlar..

Yani biz, yani siz, yani onlar..

Alvarlı Efem karşısında hicap etmeyecek miyiz?

Ne dersiniz?

Bize ne oldu, da bu hale geldik..?

Tüm ekonomik göstergelerde bölge illeri içinde bile arka sıralardayız..

Teşvikli yatırımdan, sosyal performansa kadar..

Protestolu senet sayısında  bölge birincisiyiz..

Kapanan işyeri sayısında da..

Marka üretiminde ha babam aşağıya iniyoruz..

Ankara’da üst düzey bürokrat sayımız azaldıkça azalıyor..

Hala “eldeki bir daldaki ikiden iyidir”in hesabındayız…

Ne durumu sorgulamak var, ne durumdan ders ve vazife çıkarmak.

Bir şeyler yapalım hesabı yok..

Sorumluluğu hep başkalarına ihale edip duruyoruz..

Ne kendimize, ne seçtiklerimize, ne de değerlerimize sahibiz..

Bir gün önce oy verdiği parti ya da siyasetçiden ertesi gün şikayet edenlerin olduğu bir başka şehir daha yoktur eminim..

İltifatımızda ölçüsüz, şamatamız da..

Dadaşlığın ayarı kaçmış..

Bir türlü tutturamıyoruz..

Bakın Doğu Türkistan’da bir dram var..

Uygur Türkleri sebepsiz yere katlediliyor..

Kaşgarlı Mahmud’un ruhu muazzep ediliyor.

Erzurum’a baktım..

Bekledim ki, her işyerinin vitrininde bir Çin malı protestosu olsun..

Bir demokratik tepki konulsun..

Göremedim..

Dahası

Cuma günü üç dernek Lalapaşa’da protesto eylemi yaptı.

Önce gururlandım..

Sonra etrafa bir kulak kesildim..

Bu üç güzide derneğin gerçekleştirdiği anlamlı ve yerindeki tepkiler, başka başka yorumlara uğradı.

Ben sen kavgası..

Üzüldüm..

Üzüldüm..

Ben daha iyisini yaptım, ne demek..Üç dernek de örnek ve dadaşça  bir çıkış yaptılar.. Allah hepsinden razı olsun..

Ben, sen olur mu arada?

“Sen, ben desin bütün efrad, aradan vahdeti kaldır.. Milletler için işte ölüm o zamandır” mealindeki uyarıyı hatırladım..

İşte bu durumdayız..

İşte böyleyiz..

Erzurum’da, ilin asgari müştereği yok..

“Ben var, sen var, Erzurum yok..

Onun olmadığı yerde Alvarlı Efe’ye bakacak yüz olur mu?

Olur mu Allah aşkına, olur mu?

 

Yorum Ekle
Yorumunuz gönderildi
Yorumunuz editör incelemesinden sonra yayınlanacaktır
Yorumlar
 ahmet kerim akdağ
 17 Temmuz 2009 Cuma 11:28
İmam hatiplerin önü neden açılmamalı Çünkü... İmam hatiplerin önünün açılması, memleketimizde anayasal güvence altında olan din eğitimi ve öğretimi sorununu çözmeyecek, boşluğun olduğu gibi devam etmesine yol açacaktır. Çünkü... Çocuklarını imam hatiplere gönderemeyen, ancak çocuklarına esaslı bir din eğitimi verdirmek isteyen anne ve babaların taleplerine karşılık aranmayacaktır. Çünkü... “Sokakta başka hayat / Mektepte başka hayat” adını verebileceğimiz kültürel soruna hiçbir çözüm üretilmiş olmayacaktır. Çünkü... Bir palyatif çözüm olan imam hatip mektepleri, yine palyatif çözüm olarak kalacaktır. Çünkü... Tartışmalar bitmeyecek, imam hatiplerden rahatsız olan başka bir iktidar işbaşına geldiğinde yasal boşluklardan yararlanılarak yine bu mekteplerin hakları gasp edilecektir. Çünkü... İdare-i maslahat çözüm olamaz... Köklü reforma ihtiyaç vardır.
 Gürhan Özorhan
 16 Temmuz 2009 Perşembe 12:08
Sayın Mökkem Dadaş,iyiyi doğruyu ve güzeli bulmak için,insan yüreginin sizin gibi, mökkem (SIKI SAGLAM)olması gerekir.Yeterki yüreğiniz insan ve memleket sevdası ile dolu olsun.Yoksa yürek her canlıda var değilmi.?Yüreğinde büyüklüğü değil agırlığı önemlidir.Sizcede doğru olan bu değilmi.?Sizin şahsım için beslemiş olduğunuz güzel duygular,sizin gülen gözlerinizin yansımalarıdır.Bal damlayan dilden,zehir de akar olduğunu iyi bilenlerdensiniz.Her ülküçü kapasitesi ile bir çare olduğunuda."Fikir sahibi olmaya,mal sahibi olmaktan fazla ihtiyaç duyacağımız gün,gerçek zenginliğin sırrını bulacağız."(Peyami Safa)Yorumlarımda gizli şifreleri bulup çıkaranlardansınız.Neşeden çok hüzün dolu dünyada,yorgun savaşçı gibi dolaşırken,neden binbir surat takınayım'ki.Kendi için değil,bir başkası için yaşayanlar,aynaya bakmaya cesaret edemiyenlerdir.Bununda örneği ERzurum halkı değilmi.?Biraz nasihat gibi oldu ne yapayım kılavye başına oturduğumda içimden gelenleri yazanlardan biriyim .Ülkü ile kalınız
 mökkemdadaş
 15 Temmuz 2009 Çarşamba 18:48
gürhan abi yine zülfükarın tellerine dokunmuşsun tebrikler katılıyorum bakibey tatil iy gelmiş yazılarını özlemiştik duyarlı yazınızdan kutluyorum yorgun savaşçı
 Gürhan Özorhan
 15 Temmuz 2009 Çarşamba 13:41
Sayın Gezmiş,Raci Alkır'ın söylediği,dinlemekten doyamadığım, efe hz.nin sözleri"Dün gece yar hanesinde yastığım bir taş idi.Altım çamur üstüm yağmur yine gönlüm hoşidi."Taş yastıkta mutlu,yağmur ve çamurda umutlu insanların yerini,ABD ve AB patentli şarjlı fenerlerle,İskoç etekli delikanlılar almadımı.?1980 ihtilali sonrası bitirilen gençliğin yerini,garson kılıklı fiyonglu,jöleli,Amerikan saç modelli,haylaz disko gençliği,sokak kabadayıları almadımı.?Bu ve buna benzerlerin dışında kalanlar varoşların gençliği'nede,cemaatler el atarak sahiplenerek pısırık,duyarsız tepki vermeyen suskun gençlik yaratılmadımı.?Bu duyarsızlık,sessizlik,binbir suratlılık maskesi takmayı gerektirdiği için bu halde değilmiyiz.?Nurullah Akçayır'ın söylediği,Hani yaylam senin ezelin,Arap atlar topugundan bellidir,diye devam eden,ezgilerinde,aranılan yaylada yagız arap atları ile çirit oynayan delikanlılar nerde şimdi.?Cevaplarını aradığımız bu sorular hepimiz için geçerli değilmi.?Yar hanesinde mutlu olunuz..
 DADAŞZADE
 15 Temmuz 2009 Çarşamba 11:23
Tamam bunlarda bu millet niye böyle bozuldu birde bunu yazsanız.b ama mertçe. yani dadaşlık öldüyse Alvarlı Efenin ruhu bu yüzden sıkıntıdaysa buna sebep ne veya kim oldu?
 fatih AKINCI
 15 Temmuz 2009 Çarşamba 11:22
al benden de o kadar..
 Rasim
 15 Temmuz 2009 Çarşamba 11:22
aynen dediklerine katılmakla beraber bunun çözümünün dürüst insanların siyasete bürokrasiye sivil topluma hakim olmasından geçtiğini öğretmen ve cami hocalarınında bu konuda büyük veballeri olduğunu söylemek isterim.
 Hasan Çakan
 15 Temmuz 2009 Çarşamba 11:21
mİLLETİN MAYASINI BOZDULAR. hELE ŞU SON 5, 6 YILDA HER TÜRLÜ DEĞER ALT ÜST OLDU.
 MİNHAÇ MAZLUMOĞLU
 15 Temmuz 2009 Çarşamba 11:13
Selamun Aleykum Yazınızdan dolayı teşekkür ediyorum. Bizler zaten Efe hazretleri ve diğer Allah dostlarının yaşantısını örnek alsak o yolda gayretimiz olsa biz dünyanın değil dünya bizim peşimizden koşar böylece bahsettiğiniz sıkıntılarda halledilmiş olur.Mübarek, insanlara nasıl bakmamız gerektiğini ne güzel söylemiş " MEHABBETLE NAZAR HER BİR UYÛBU SETR EDER GÖRMEZ ADÂVETLE NAZAR KEMLİKLERİ İFŞÂ EDER DURMAZ. Allah'ın rahmeti, Resulullah'ın şefaati ve Efe Haz. himmeti bol olsun. Selam, sevgi ve saygılarımla.
 öğretmen
 15 Temmuz 2009 Çarşamba 08:30
Baki Bey'i tebrik ederim. Zihnine, yüreğine ve kalemine sağlık. Erzurumlu gün geçtikçe duygusuz ve düşüncesizleşiyor. Bu yazının çok okunması lazım.
Yazarın Diğer Yazıları
Sayfa başına gitSayfa başına git
Masaüstü Görünümü  ♦   Künye
Copyright © 2024 Erzurum Gazetesi