MENÜ
Erzurum 28°
Erzurum Gazetesi
PAYLAŞ 
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Sonu gelmeyen tebrik zamanları!
Bünyamin Aydemir
YAZARLAR
11 Nisan 2014 Cuma

Sonu gelmeyen tebrik zamanları!

Seçimler bitti, hizmet dönemi başlamalı artık. Başlamalı diyorum, zira biliyorum ki, aylar süren kutlama bölümü var!

Çiçekçilerin en çok iş yaptığı dönem.

Daha büyüğü, daha görkemlisi olsun gibi menzil tanımayan “gör beni” görüntüleri.

Abartı alıp başını gidiyor. Tebrik, takdir faslı elbet önemli.

Töremizin gereği.

Kazananı kutlayacağız.. ne ki, ölçüsünde, kıvamında!

Biz her işte olduğu gibi bunda da endazeyi bir türlü tutturamıyoruz.

Bir dostumuzun serzenişi olunca biz de yazalım dedik.

Belediyenin de ilintili olduğu bir sıkıntısını çözmeye çalışıyor.

Taa, Ankara’dan gelmiş!

Birkaç kez Başkan’a ulaşmaya çalışıyor, ama mümkün değil!

İçerisi ana baba günü!

Bir heyet çıkıyor diğeri giriyor!

İstese kendisi de içeri girebilecek, ancak aktaracağı mevzuu kendince mahrem…

Ne yapsın adamcağız, haliyle bekliyor…

Zor bela tek yakalayıp derdini aktarıyor!

 

***
Bu, sadece yerel seçim dönemiyle ilgili değil!

Hangi kuruma yeni bir atama, yahut seçimle işbaşı yapılsa aynen bu durum geçerli oluyor!

Dedik ya, ölçümüz yok!

Kimseyi itham etmeyiz, içtenliğimizdendir bu yaklaşım deriz…

Ne ki, çoğu kere farklı bir algıya sebep oluyor bu hal…

Siyasi tarzın temelinde bu var!

Dahası, çoğu siyasiler bu durumu içselleştirmişler, yaptıklarının “riya” tarifince değerlendirilmesini bizatihi kendileri istemişlerdir.

Buna ilişkin yaşanmış bir olay aktaralım…

Bir vakitler, bir siyaset öncüsü Erzurum’u ziyaret edecek!

Ankara’dan karayoluyla geliyor…

Şehrin ekâbir siyasetçileri karşılama töreni için toplanıp, araçlarıyla İstanbul Kapı’ya geliyorlar…

Bir müddet bekledikten sonra, tutumlarını yeniden gözden geçirip, “ayıp olmasın” düşüncesiyle karşılama yerini Ilıca’ya taşıyorlar…

Aynı hal orada da vaki oluyor. Bu defa “sürün Aşkale’ye” deyip, “ulu siyasetçiyi” orada bekleme kararı alıyorlar…

Bir süre sonra, homurdanmalar filan.. “acaba daha mı gitsek” gibi lakırdılar yükselince, içlerinden temiz yürekli birisi mertçe sesleniyor, “Erzincan’a sürün beyler, riyakârlığın menzili olmaz!”

 

***
Dedik ya, biz, seçilmişleri tebrik faslını riya kalıbına sokmuyoruz…

Ancak toplumsal algı bireysel tespitin üstünde yer alıyor.

Ne yazık ki, böyle bir değerlendirme yapılıyor!

Kısa kesmek ve seçilenleri biran önce meşguliyetleriyle baş başa bırakmak gerek!

Bu noktada aklımıza gelen bir tebrik usulünü teklif edelim…

Bu tür durumlarda, bir büyük alan bu iş için hazırlansa, seçilenler burada tebrikleri kabul etseler daha iyi olmaz mı?

Tıpkı resmi bayramlarda olduğu gibi…

Özellikle halkın katılımını temin için…

İki ayrı gün ve iki farklı grup…

Birisinde şehrin vitrini pozisyonunda olanlar.. bürokratlar, STK temsilcileri filan…

Diğer gün ise, bütünüyle halk!

Bu sayede bu fasıl hem kısa sürer hem de, “riya algısı” yok edilmiş olur! 

Önceki yazımızda Mehmet Sekmen’nin tarzını beğendiğimizi ifade edip, güzel gelişmelere şahit olabileceğimize vurgu yapmıştık…

Böyle bir değişime önayak olması da bu kalemden sayılır!

Büyük bir alanı “toplu tebrikleşme ve dayanışma” sahası olarak tespitle işe başlayabilir mesela…

Adının konulması bile sevimli bir mesaj olur.

Söylemiş olalım!

KAYNAK: http://www.gazetepusula.net/yazarlar/30/sonu-gelmeyen-tebrik-zamanlari_1468.html

Yorum Ekle
Yorumunuz gönderildi
Yorumunuz editör incelemesinden sonra yayınlanacaktır
Yorumlar
 Özer Kara
 11 Nisan 2014 Cuma 15:16
Benim bu konudaki düşüncem şu: herkes vakti gelince yalaka oluyor, diğerlerininde daha önce bu işi kendileri yaptığı için hoşlarına gidiyor.
 serlevha
 11 Nisan 2014 Cuma 15:16
Riyakarlığın menzili oyk diyen o kadar doğru demişki. Bunun üstüne söz söylenmez.
 gani kanar
 11 Nisan 2014 Cuma 15:13
Belediye Başkanları da isterlerse bu durumu durdurup işlerine bakabilirler. Onlarında nefislyerine hoş geliyor diye bırakıyorlar. Belki de iş yapmamak için.
 iffet
 11 Nisan 2014 Cuma 14:36
Bende sizi tebrik ederim bu guzel yaziden dolayi.
 Vedat Sunucu
 11 Nisan 2014 Cuma 14:35
Erzurumla ilgili sadece bu gazetedemi köşe yazılır yav. diğerlerine bakıyorum hep Türkiyeyi yazıyorlar sanki ne biliyorlarsa oysaki yerel organda yereli yazmanız lazım. tşkrlr!!
 Junior
 11 Nisan 2014 Cuma 14:34
Yine güzel yazmışsınız, beğeniyorum ama pusulaya yorum yazamıyoruz haberiniz olsun.
 Dahi Dadaş
 11 Nisan 2014 Cuma 14:34
Doğru demişsiniz, bu durumdan dolayı samimi insanlar bile bu tür tebrik veya ziyaretlere gitmiyorlarki bizde riyakar sanılmayalım diye.
 Taner Sİvaslı
 11 Nisan 2014 Cuma 14:33
Ünivcversite öğrencisiyim ve bu bizim oralarda da aynı böyle oluyor yani sadece erzurumluların suçu değil. millet olarak böyleyiz ve bunu iyiki yazmışsınız. bu hastalıktan kurtulmalıyız.
 Zarif Şentürk
 11 Nisan 2014 Cuma 14:32
Teklifiniz çok yerinde, bencede böyle olmalı ve bu tebrik işini bir bilemediniz 2 güna sıkıştırmalıyız yoksa zaman aleyhte işliyor.
 Şems Kalaycıoğlu
 11 Nisan 2014 Cuma 14:30
Değerli dostum anlattığınız hikaye olmuş değil, hergün olan şeyler. Yani bu millet yağcılıktan kurtulmadıktan sonra erzurumdan da türkiyedende birşey beklemek doğru değil. İşimiz sabahtan akşama kadar yalan ve riya. Allah iyi etsin.
Yazarın Diğer Yazıları
Sayfa başına gitSayfa başına git
Masaüstü Görünümü  ♦   Künye
Copyright © 2025 Erzurum Gazetesi