BARIŞA BAŞKA BİR ENGEL: GELİR DAĞILIMI
Atasözümüz “ Birisi yer, birisi bakar; kıyamet ondan kopar “ diye tecrübeyle sabit güzel bir söz..Tecrübeyle sabit, çünkü bu işin kıyameti Fransız ihtilalıyla koptu, ardından Bolşevizm ihtilalıyla koptu.Açlar, tok olanlara saldırdı ve kıyamet koptu.Atasözümüzdeki ifadesiyle bakan aç yığınlar, yiyen toklara saldırdı.
Dünyanın, aç ve tok kutupları yine karşı karşıyalar..Bakalım bu sefer kıyamet nerede ve nasıl kopacak..!
Adaletsiz gelir dağılımı barışın önündeki en büyük engellerden birisidir... Bu gün dünya serveti 50 katiriliyon dolar olarak hesaplanır.Şimdi bunun adaletsiz dağılımına bakın..Çok kısa bir cümleyle ifade etmek istiyorum ve imkanı olsa bu cümleyi çerçeveletip her yerde bütün dünyanın gözü önüne koymak lazım diye düşünüyorum.
Dünya nüfusunun yüzde 10'u, dünya gelirinin yüzde 80'nine sahip.. Dünya nüfusunun yüzde 90 ise, dünya gelirinin sadece yüzde 20'sine sahip..
Bu tablonun yorumu, tamamen siz okuyucularıma ait olsun isterim..
BARIŞIN BAŞKA BİR ENGELİ: DİKTATÖRLER VE AKİBETLERİ
Dünyayı ve ülkelerini kana bulayan maceracı diktatörler de dünya barışının önünde başka bir engel teşkil ederler. Bunlardan birkaçını örnek olarak verelim isterseniz..!
*ADOLF HİTLER: Tarihin en kanlı diktatörlerinden biri. 1934'te Almanya’nın
başına geçti. Irkçılık saplantısıyla 2.Cihan savaşının çıkmasına neden oldu, dünya barışını bozdu ve onun yüzünden milyonlarca insan öldü, bütün dünya büyük acılar yaşadı.
AKİBETİ: Savaşı kayıp edince, Berlin'de saklandığı sığınıkta eşi Eva Braun ile birlikte intihar etti.
* JOSEPH STALİN: 30 yıldan fazla Rusya’nın başında kaldı. Kremlin sarayında komünizm diktatörlüğünü yaptı. Yaklaşık 35 milyon insanın doğrudan doğruya veya dolaylı olarak katili oldu. Milyonlarca insana işkence yaptırdı ve sürgüne gönderdi..
AKİBETİ: Stalin 5 Mart 1953'de beyin kanamasından öldü.
*BENİTO MUSSOLİNİ :Avrupa'nın en korkunç diktatörlerinden birisi oldu.. Faşist baskılarla hem kendi halkına, hem de işgale kalkıştığı ülkelerin halklarına her türlü eziyeti çektirmekten geri durmadı. Her türlü baskı ve sansür uyguladı.
AKİBETİ: Sevgilisi Clara Petacci ile birlikte 28 Nisan 1945'te İtalyanlı savaşçılar tarafından öldürüldü.
*SLOBODAN MİLOSEVİÇ: Balkanları kan gölüne çevirdi, savaş suçu işledi. Lahey'deki mahkeme tarafından yargılandı. Mahkûm oldu.
AKİBETİ: Yugoslavya’nın bu acımasız eski devlet başkanı diktatör,11 Mart 2006'da hücresinde kalp krizi geçirerek öldü.
*NİKOLAY ÇAVUŞESKU :Korkunç bir diktatör.. Halk açlıktan kıvranırken o, lüks ve ihtişam içindeydi. O da diğer diktatörlerin yaptıklarını yaptı. Ölümle, işkenceyle, sürgünle yoğun baskı kurdu. Bardağı taşıran damla, Timaşvar'da gösteri yapan halkın üzerine ateş açtırması oldu. Burada başlayan devrim hareketi büyüdü ve başarılı oldu.
AKİBETİ: 25 Aralık 1989'da kaçmaya çalıştığı karısıyla birlikte bir tankın içinde, ele geçirildi ve kurşuna dizildiler.
Bunlara ilave olarak daha birçok zalim ve diktatör sıralayabiliriz, ama sadece ülke ve diktatörlerini sıralayarak geçiştirelim.
Portekiz'de Salazar'ı,
İspanya'da Franko'yu,
Çin'de Zedong'u,
K.Kore'de Sung'u,
Uganda'da Amin'i,
Zaire'de Seko'yu,
Kamboçya'da Pot'u,
Liberya'da Taylor'u,
Panama'da Noriega'yı ve
Irak'ta Saddam’ı …Ve listeye girebilecek daha birçok diktatör..!
ONLAR…..
Devletlere lider olunca kendi halklarına zülüm ettiler, öldürdüler, öldürttüler ve akla hayale sığmayan işkenceler uyguladılar.
Amaçları, kendi tahtlarını korumaktı. Zulümle, işkenceyle ne kadar şiddet estirirlerse, makamları o derece sağlam olacak sandılar. Ama yanıldılar.Çünkü zulüm abad etmez..
Nitekim hepsinin sonu hüsran oldu hüsran..!
OYSA..
İnsanlık alemi için başka gezengelere veya dünyalara ihtiyaç yok..Bu gezegen hepimize yeter..Yeter ki insan gibi barış içinde yaşamasını bilelim..