Haşim İşcan'ın Erzurum Valiliği döneminde (1936- 1940) yaptırılan Halk Eğitim binası, adeta bir solukluk oldu.
Kültür varlığı olarak tescil ettirilen Halk Eğitim binası 19 Mayıs Gençlik ve Spor Bayram günü aceleyle ortadan kaldırıldı. Cumhuriyet döneminde yaptırılan ve Erzurumluya yararı dokunan 70 yıllık bina, bir kalemde silindi.
Şimdi sıra Kültür Bakanlığına ait Resim Heykel Müzesi, Galeri Müdürlüğü'ne geldi.
Ona da gün verildi, "Şu tarihe kadar boşaltmazsan yıkarız" denildi.
Müze'deki 76 nadide eser, sarıldı, sarmalandı ve bir tabuta benzer sandığa kondu ve Ankara'ya gönderildi.
Türkiye'deki üç önemli müzeden birinin içi boşaltıldı, sıra kazma vurmaya geldi.
Tebriz’i gezerken, eski yıllardan kalma bir elektrik direğini göstermiştiler.
İran’daki Azeri Türkler o külüstür direği yıkmamışlar, hatta korumaya almışlardı.
Berlin’de de benzer bir uygulama görmüştüm.
İşgal sırasında Rus askerinin tarihi bir binanın duvarına yazdığı sloganı da Almanlar boya ile silmemişler.
Biz demek ki 70 yıl hizmet veren Halk Eğitim Merkezi ile 27 yıllık Müze’yi pek değerli görmemişiz.
Son kazmayı vurmadan önce, o binanın duvarındaki şu yazıyı bir kez daha hepimizin okuması gerekmez mi?
'Bilim ve sanat takdir edilmediği yerden göç eder.'
‘KONSOLOS BEY’İ TAKDİMİMDİR
Şimdi bu haberi bazı meslektaşlar gibi 'Bir Fikret Öztürk Klasiği' diye vermek etik midir?
Bana göre, diyerek görüş belirtmek yerine gelişmeleri sorgulamak daha doğru olmaz mı?
Ben de merak ettiklerimizi ‘Doğrucu Davut’ olarak tanınan Erzurumlu ‘konsolos bey’e (!) sordum.
Buyurun o röportajı birlikte okuyalım:
- Anıtlar Kurulu'nun 1993'de ve 2010'da 'kültür varlığı' olarak iki kez tescil ettiği Halk Eğitim'i kim yıktı?
- Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet Küçükler.
- Niçin yıkıyor?
- Kent meydanı yapmak için. Resim Heykel Müzesi ve Galeri Müdürlüğü de önümüzdeki günlerde yıkılacak.
- Kent meydanı, çok acil mi? Erzurum'un hangi problemini çözecek? Vatandaş mı, sivil toplum örgütleri mi istedi? Nedir bu ısrar ve dayatma?
- Küçükler’in Büyükşehir adına düzenlediği etkinlikleri İstasyon Meydanından kurtaracak ve Cumhuriyet Caddesine çıkaracak.
VUR ABALIYA…
- Peki bir tarafta MNG Holding'e Terminalin arsasını satabilmek için yeni bir terminal binası yaptırıyoruz. Diğer tarafta, Halk Eğitim ve Müze gibi iki önemli kuruluşu sokağa atıyoruz. Bu süreçte her iki kuruluşa da birer yer yaptırılmaz mıydı?
- O MNG, bunlar devlet kuruluşu.
- Tamam, Halk Eğitim'e ve müzeye bir fatiha okuduk, gitti. Peki ya Halk Eğitim hizmetlerini nerede sürdürecek? Eğitim alamayanların vebali, günahı kimin?
- Kimin olacak her şeyin sorumlusu İl Kültür ve Turizm Müdürü Fikret Öztürk.
- Niye o mu istedi ve yıktı iki binayı? Kültür Müdürü faturayı ödeyecekse, Milli Eğitim Müdürü'nün suçu yok mu?
- Olsun, Fukret Öztürk siyasetçilerin gözünden düştü ya. Herkes onun tayinini çıkarmak için uğraşıyor. İşte tam sırası: 'Vur abalıya.'
ÖZTÜRK BAHANE Mİ?
- Acaba bazıları da bu yöntemle şimdilik güçleri yetmediği için Ahmet Küçükler’e vurmak yerine Öztürk’ü paralayarak hınçlarını mı alıyor?
- Evet doğru. Çünkü siyasette her yol mubah görülür.
- Söylemek istediğiniz son bir şey var mı?
- Siyasete ara vermek ve ilgili ünlü bir düşünürün sözleriyle sohbeti bitirmek en iyisi:
‘Bilim ve sanat, bir kuşun iki kanadı gibidir.
Bu iki kanadı kullanabilen toplumlar uçar ve özgür olurlar.
Uçamayanlar ise tavuk olur.
Tavuk toplum, önüne atılan bir avuç yemi gagalarken, arkadan yumurtaların alındığının farkında olmaz!’