Aziziye Anıtı, Oto Park mı Oldu?

Erzurum'un en önemli kahramanlık öyküsü Aziziye’de yazılmıştır.
Aziziye, '93 Harbi' olarak bilinen 1877- 78 Osmanlı- Rus savaşı sırasında destanlaşmıştır.
Özetlersek, Rus savaşında Aziziye Tabyası düşmek üzeredir.
Erzurum halkı bunun üzerine baltalarla Aziziye Tabyası’na hücum eder.
İşte o kahramanlardan biri de Nene Hatun'dur.
Aziziye Tabyası'nı Ruslardan geri alırlar.
Erkekleri savaşta olan Erzurum halkının kadını, yaşlısı ve çocuğuyla vatanseverliğini, inancını yansıtan bir destandır Aziziye.
Aziziye'nin en büyük özelliği de sivil halkın yazdığı bir destan olmasıdır.
KÜLTÜR MÜDÜRLÜĞÜ, BÜYÜKŞEHİR, VALİLİK GÖRMEZ Mİ?
Meslektaşımız ve yakın dostumuz Öztürk Akkök'ün güzel fotoğraflarla ölümsüzleştirdiği 'Kar şehri Erzurum' kitabında okudum.
Rahmetli Sebahattin Bulut'u anlatırken, Aziziye Anıtını Yaptırma Derneği'nde görev aldığından söz ediyor.
Neredeyse yarım asırlık anıt, Atatürk Üniversitesi'nin tam karşısında durur.
Ama son yıllarda nedense 'üvey evlat' muamelesi görüyor.
Daha önceleri birkaç kez daha yazmıştım.
‘Sarhoşların mekanı' olmuştu.
Şimdi de otomobillerin, minibüslerin işgaline uğradı.
Anıtı yaptıranların, Sebahattin Bulut'ların kemiğini sızlatan bu sahipsizliğe son vermek gerekmez mi?
Bu üzücü manzarayı yanı başında duran İl Kültür ve Turizm Müdürlüğü, Büyükşehir Belediye Başkanlığı, Valilik görmez mi?
Gören gözler rahatsız olmaz mı?

Yorum Ekle

Yorumlar

Küçük kafalar
28 Kasım 2012 Çarşamba 01:53

Erzurum iş bilenlerin fikri güçlü olanların ne zaman yönetici yapıldığı görülmüş ki Ahmet Küçükler ve Kültür Müdürü Fikret beyden medet umup bu kentin gelişiminde varlar diyebilelim. Bu ikisi ve daha birçokları onlara verilen koltukları korumak adına her türlü taklayı atabilecek kifayetsiz muhterisler değil mi. İlim irfan yuvası üniversiteden tutunda kentteki kamu ve yerel yönetimlere kadar başıboşluk almış başını gidiyor. Şuna inanıyorum: ülke kaynakları çarçur olsun diye nerde iş bilmezler varsa iş başında. Ayrıca bize anıt ne gerek. Ahmet KÜÇÜKLER in o güzelim resimleri kentimizi süslemiyor mu? Yeterde artar size bunlar bize. Bu ülke bir zamanlar Atatürkçülüğü şimdide dini siyasete meze yapmıyor mu. zaten bu halk böyle rezilliğe tamam demiş. Koyun sürüsü ve tarikat şeyhlerine teslim ettikleri beyinlerini geri aldıklarında ancak adam olurlar.

erzurum
27 Kasım 2012 Salı 16:27

Erzurum'un haline bak!! Yorumları okuyorum da cahillik kanserojen madde gibi içimize işliyor.Arkadaşlar ruh'suzlaşmayın uyanın.Bu millet ne günlerden buralara geldi nasıl bir vatanseverlikle buralara geldi.Unutmayın ata'yı dede'yi ecdad'ı yazıklar olsun diyemiyorum.Erzurum'luya yazık olmasın.O anıt için 3-4 tane beton direk demek yakışmıyor bizlere.O direklere neleri sığdırmaya çalıştık ona bakın.Atatürk Üniversitesi'yle niye birlikte tutamadık oraları tartışın.Bu ne böyle ağzı olan konuşmuş.

yoncalik,
27 Kasım 2012 Salı 16:03

Almanlarin bi sözü vardir; "kendinden fakiriyle "Para" konusunda, kendinden cahiliylede "Bilgi" konusunda tartismaya girme" diye. Simdi su interneti kullan ve bak Anıt ne demektir? "Anıt, önemli bir olayın veya büyük bir kişinin gelecek kuşaklarca tarih boyunca anılması için yapılan, göze çarpacak büyüklükte, sembol niteliğinde yapı." Semboldür, simgedir..sehrin merkezi-faal yerine yapilirsa, o oranda hatirlanir !! Tabya degildir, mederese yada tarihi bi bina degildir ! Eger sen 60 yil önce yapilan bi eseri futursuzca beton yigini, direk diye küsümseyip yikilmasini istersen, dikkat et 60 yil sonraki nesilde senin yaptiklarini ayni sebeble yikar yada bayrak nedir ki? bez parcasi der.. Az biraz saygi hadi o yok..En azindan biraz seviye, biraz etrafli düsünme..Daha cok okuma...Umuyoruz, temenni ediyoruz.

SERHAT
27 Kasım 2012 Salı 09:12

YONCALIK Kkoskacaman savaşı , nenehatunu ,yoksulluğu, v.s. 3 adet direktemi görüyorsun ... eğerki görmekistiyorsan aziziye ve mecidiye tabyalarına gidersin bu 3 adet beton yığını vandaki ucubeden hiç bir farkı yok... bizler tarihimizi iyi biliriz tarihi nerde arıyacağımızı da iyi biliriz bizim tarihimiz çok büyük olup 3 adet beton direğe sığmaz... bu beton yığını bizlere apartmanda bulunan kolonlardan hiç bir farkı yok....bu beton direklerinde bulunduğu yerde tarihte yoktur eğerki tarih görmek istiyorsansa aziziye mecidiye tabyalarına gidersin erzurum kalesine,çifte minarelere bakarsan tarihi iyi hatırlarsın ... tarih senin öyle yazmış olduğun iki üç satırdan ibaret olsaydı bu gün hiç birimiz olmazdık bizim tarihimi 3 adet direğe sığdıramazsın... onun için orda bulunan üç adet inşaat betonunun hiç bir anlamı yok.... eğerki beton direği görmek istiyorsan cumhuriyet caddesinde yapılan vakıfların beton direkleri var.

yoncalik,
26 Kasım 2012 Pazartesi 19:40

Ayrica deginmek istedigim diger konuysa tarihe bakistaki secicilik. Koca Erzurum tarihinde, ki bu tarih: yaklasik 3000 yil. Elde kalan tarihi eserler: M.Ö 5. yüzyil Bizans kirali Theodosiopolis tarafindan yaptirilan Erzurum kalesi. 11. yüzyildan kalma Saltuklulardan Üc kümbetler. 13. Yüzyil Saltuklulardan kalma Cifte Minareler ve 14. Yüzyilda yine saltuklulardan kalma Yakutiye medresesi. Camileri saymassak "Genc Türkiye" döneminden nerdeyse hic bi mimari "Eser" yok. Sehirde eserler arasinda bi "zaman" ucurumu var, Ya gayet modern eserler yada cok nadir bi kac tane sag kalmis yüzyillik eserler. Hernedense arada kalanlar yok sayiliyor, buda bizim gecmisimiz, bizim tarihimiz. Sahip cikmaliyiz !!

26 Kasım 2012 Pazartesi 19:01

Yaziyi okuyup tarihini otopark yapan nesile HEYHAT deyip, derinden acili bi AH mi ceksen. Yoksa yorumlari okuyup daglansan, sasirip kalsan. Kullanilan kelimeler "ücübe, beton yigini"tanidik degilmi? Ah su kraldan cok kralcilar, rüzgarin yönüne göre yön secen hedefsizler.. Bilmezmisin bu bir savas anitidir. Yoklugu simgeler, imkansizligi, soguklugu..Cumhuriyetin ilk yillari sonucta, Elde bu vardir ama hatirlanmalidir, hatirlatilmadir..Öyle Cafcafli Ciniler, Süslü püslü islemeler, şaşaa icermez.Zira simgeledigi Lale Devri degil ! nene hatunlarin yokluk icinde "ellerindeki" baltalarla ölüme kostuklari bi savastir. Yazik ki bi cok "degerde" ecdadla beraber toprak altinda kalmis, o yüzden yikin gitsin. Not: “Bu gelinlik genç kızlar, ihtiyar erkekler ve nineler, kendi namusları ve Türk milletinin şan-ü şerefi için can verdiler, dövüştüler ve öldüler. Şimdi Türk milletinin kalbinde yaşıyorlar.1877-1952” yazılıdır. Dört temsili mezar yapılmıştır bunlar asker, gençler, kizlar ve yaslilari semb.

Dadaşın Sesi
26 Kasım 2012 Pazartesi 11:58

Bencede bu direkler yıkılsın ve yerlerine çok daha anıt gibi anıt yapılsın.

İrfan Yılmaz
26 Kasım 2012 Pazartesi 11:48

İyi de öyle anıt mı olur. dört tane uyduruk beton direk dikmişler olmuş anıt. Bu rezilliktir. Aziziye şehitlerimize hakarettir. Bence orayı yıkıp taştan ve mimari özellikleride olan bir anıt yapılmalı. Bunu yazmalısınız bunu.

serhat
26 Kasım 2012 Pazartesi 11:43

bahsetmiş olduğunuz asıl yer aziziye tabyaları savaşın olduğu yerdir şehir merkezinde bulunan 3 adet direk ancak ve ancak beton yığınından başka bir şey ifaede etmiyor. eğerki anmak istiyorsanız aziziye tabyalarına gidersiniz... orda olayları hafızanızdan geçirir bir de fatiha okur gelirsiniz.. şehrin bir sürü sorunu varken 3 adet beton direğemi asılı kaldın hayret yaaa. eğerki bu memlekete hizmet vermek istiyorsan şunları dile getir. bırak ucebe işleri. 1) şehrin içinde bulunan virane yerler tinerci mekanları oldu.. 2) şehrinm nazım imar planı yok 3) ulaşım ferçli bir şekilde yürüyor 4) kayak truzmine yeteri derecede önem verilmiyor 5) belediyeler kendi asli görevlerini yatırım olraka yansıtıyor.. 6) bu sene 2 defa aşk kurbanları cinayetler oluyor v.s. bunları araştır. siz bunlardan bahsedin eğer amacınız bağcıya dövüp üzüm yemekse oda sizin merhametinize kalmış bir şey......

Yazarın Diğer Yazıları

Çaykara İflas Etti

11/22/2012

'Altın Günü' mü 'Spor Günü' mü?

11/20/2012

‘Coşkun’ Veda mı Etti?

11/5/2012

Musikide Erzurumlu Fikret Erkaya Rüzgarı

10/30/2012

Şeker'i Niye Dışladık?

10/1/2012

Dadaşlık ruhu geri mi dönüyor?