Mayınları temizletelim ama...
Mayın temizleme işinden midesi bulanmayan bir Türk düşünemiyorum...
Tabii, kamuoyuna açıklanan şekliyle gerçekleşecekse...
Yani, İsralli bir firmaya ihale edilmesi, ardından da o toprakların 44 yıllığına temizleyen firmanın kullanımına sunulması...
Bunun izahı kabil değildir...
Başbakan, “eleştirenler, işin maliyetini biliyorlar mı?” diyor...
Bilmiyoruz...
Ama, mesela diyelim ki, ülkenin yıllık gayri safi milli hasılasına eş değer olsun...
Ne olacak!
Yani, sırf bu maliyet için, vatan toprakları İsrail’in emellerine mi terk edilmeli?...
Böyle bir mantığı kabul etmek mümkün değil...
Nitekim, AK Partili milletvekilleri de durumdan rahatsız olduklarından kanun teklifi komisyona geri çekildi...
Umarız, verilmiş bir söz olmasın ve yeniden meclis zeminine bu haliyle gelmesin...
***
Olayı Erzurum’da değişik çevrelerden insanlarla konuştuk...
Siyasi görüş farkı olmaksızın herkesi ama herkesi fevkalede tedirgin bulduk...
Çok sayıdaki AK Partili dahi, CHP ve MHP’nin meclis zemininde vermiş oldukları mücadeleyi takdirle takip ettiklerini söylediler...
Görüştüklerimizden birinin değerlendirmesini ilginç buldum...
Diyor ki... “Bu mayın temizleme işi aslında eskiye dayanan bir söz verme işi. Bunu kamufle etmek için DAVOS çıkışı planlanmıştı...”
Doğrusu bu düşünceyi komplo teorilerine yatkınlığımıza veridik...
Lakin, farklı bir bakış açısı sunduğu için de siyasileri daha müteyakkız olmaya davet ediyor bu düşünce...
Artık en ücra kesimlerdeki vatandaşlarda dahi, ortaya çıkan fotoğrafı olduğu gibi kabul etme anlayışı yok.
Sorgulayan, araştıran bir tarz hakim...
Mayın temizleme olayı bu durumu çok daha berrak bir biçimde ortaya koydu...
Umalım, siyasiler ders alsınlar.