İnternet, cep telefonu, Triwitter, facebook, You tube, viedo,filikir veTv.kanalları.. Bu yüzyılın vurucu başlıca silahları..!
1993 yılına kadar dünyanın yarısı komünist bloktu. Bu blokun kısa sürede nasıl tek tek kendi yönetimleri yıkıldıysa, Arap ülkelerinin yönetimleri de aynı şekilde birer birer yıkılmaya başlamıştır.
İki âlemin bazı benzerlikleri var:
-Yönetimlerinin son kullanış tarihine gelmiş olmaları,
-Her alanda çağın gerisinde kalmış olmaları,
-Dünyada esen şiddetli demokrasi ve özgürlük rüzgârına daha fazla dayanamamış olmaları,
-Halklarının özellikle genç kuşaklarının yenilik ve çağdaşlık istemiş olmaları..
Arap ülkeleri, günümüzde bu yapıya sahipler.. Özellikle teknolojik sosyal medya ağlarını kullanan genç kuşak, birçok protesto gösterisini, kanlı baskın ve çatışmaları bir yanda kayıt altına alıyor, diğer yanda bunu hem saydığımız teknolojik vasıtalarla geniş halk kitlelerine ulaştırıyor, hem de tv. Ekranlarına haber olarak servis yapılmasını sağlıyor. Arap gençleri bu yolla Tunus,Mısır,Yemen, Libya, Bahreyn, Suriye,Kuzey Irak ve Kuzey Afrika yönetimlerini adeta salladılar ve Sokaklarda sınır tanımaz öfkenin kabarmasına yol açtılar.. .
Böylece bu iletişim mekanizması, artık yüzyılın en vurucu silahları oldu.
BİR TESPİT
Elektronik ve Teknoloji politikası için “ Tech Bresidnt “ blogunu yazan Micah SİFRY diyor ki “ Ortadoğu olaylarının altındaki en büyük etken, günün teknolojik iletişim araçlarını kullanarak gücü ve kontrolü ele geçiren bir neslin varlığı..”
Sosyal medya ağları, özellikle Internet ve cep telefonu yoluyla Tunus’a ve Mısır’a ait sistemlerin kalbine kadar uzanabilmiştir. Libya’da, Cezayir’de, Bahreyn’de, İran’da, Ürdün’de Mağrip’te ve Yemen’de meydana gelen gösteri ve şiddet olaylarının yoğunlaşmasında bu sosyal ağlar büyük rol oynamıştır. Bu tehlikenin farkında olan Mısır eski Başkanı Mübarek ile Libya lideri Kaddafi sosyal ağların önüne geçmek istedilerse de başaramadılar.
BAŞKA BİR TESPİT..
Ortadoğu ve Kuzey Afrika google hizmetleri koordinasyon sorumlusunun CBC Televizuonu. “60 dakika “ programına yaptığı açıklamada;
Facebook,Twitter, google ve You Tube olmadan bu işler olamazdı. Amerikan Başkanı Barack Obama ise, kendi yönetimine “ Orta doğuyu sallayan halk hareketlerinin” rolünü anlatmıştır.
Bu yeni teknik gelişmelerle ilgili Dış İşleri Bakanı Hillariy Clınton müsteşarı Rosse ile görüşürken “ sosyal ağlar, Tunus ve Mısır olaylarında önemli rol oynamıştır. Fakat bu halk hareketlerin tek sebebi bu teknolojik gelişmelerden kaynaklanmadığı hususunu da belirtmek isterim. Devrim sadece, facebook devrimi veya Twitter devrimi olarak değildir. Teknoloji , olayların kaynağına ulaşmada elde edilen surattır. Çünkü aylarca hatta yıllarca tabii kaynağına varamadığımız olaylar vardır ki teknolojik gelişmeler sayesinde bir anda ulaşabiliriz.” diye sözlerine ilave etmiştir.
ÇAĞIN EFSANESİ CHE GUEVERA DEĞİL, SOSYAL AĞLARDIR ARTIK..
O, 19.yüz yılın son yarısında idealist gençler için bir efsane olmuştu. Che Guevara, aslen Arjantinli fakir bir aile çocuğuydu. Önce Amerika’ya gitti, tıp tahsili yaptı. Gelir dağılımında adalet yoktu, birisi yerken, diğeri bakıyordu. Buna gittiği her rastlıyordu.
Bu adaletsizliğin mücadelesini yapmak istiyordu. Bu nedenle Fidel Castro ile tanıştı ve destek vermek için Küba’ya yerleşti. Fidel Castro ile birlikte yönetime baş kaldırdı. Gerilla savaşı verdi ve bir çatışma esnasında yaralı olarak yakalanarak öldürüldü. Guevara artık tam bir efsane olmuştu.
Günümüzde efsanevi halk hareketleri liderleri, Che Guevara’lar değil, bu yüzyılın efsanesi Ortadoğu hadiselerinde gördüğümüz gibi sosyal medya ağlardır.
Bu yüzden dünyamızda karizmatik kişiliklere ve bireysel girişimlere fazla ihtiyaç yok. Halk kitlelerini organize etmek ve seferber etmek için sosyal ağlar yeterli..
Herkesin bilmesi gereken bir şey daha var: Dünya, asla yerinde saymıyor, her gün ama her şeyiyle durmadan değişiyor..!