Bir zamanlar birbirlerinden kopmuş, uzak düşmüş kardeşler vardı. Bu kardeşler, aynı kökten gelen, aynı dili konuşan ve ortak bir tarih paylaşan büyük bir milletin evlatlarıydı. Onlar Türk devletleriydi. Yüzyıllar boyunca savaşlar, ayrılıklar ve farklı coğrafyalara dağılmalar sonucunda birbirlerinden uzak kalmışlardı. Ancak hiçbir zaman unutmadılar. Gönüllerindeki kardeşlik bağları hep diri kaldı. Aralarındaki sınırlar ve mesafeler ne kadar uzak olursa olsun, kalpleri hep aynı hissiyatla çarptı.
Tarihler 3 Ekim 2009’u gösterdiğinde, uzun zamandır beklenen an geldi. Türkiye, Azerbaycan, Kazakistan, Kırgızistan ve diğer Türk devletleri bir araya geldiler. Nahçıvan’da buluşarak, aralarındaki ayrılıkları geride bıraktılar. Kardeşlik heyecanıyla birbirlerine sarıldılar, içlerindeki sevgi ve birlik ruhunu yeniden canlandırdılar. Artık eski günlerin gölgesi ardında kalmış, geleceğe umutla bakan yeni bir dönem başlamıştı.
Bu büyük buluşmada, liderler sadece birbirlerine olan bağlılıklarını değil, tüm insanlığa duydukları sevgiyi ve sorumluluğu da dile getirdiler. Ortak bir karar alındı: Türk Devletleri Teşkilatı’nın kurulması. Bu teşkilat, sadece Türk devletlerinin değil, tüm dünyanın barış ve huzur içinde yaşaması için bir platform olacaktı. Türk milletinin tarih boyunca sahip olduğu hoşgörü, adalet ve kardeşlik ruhunu tüm insanlığa yayacaklardı.
Liderler o gün, “Bizler aynı kökten gelen kardeşleriz. Bizim aramızda sınırlar yok, mesafeler sadece zamanın getirdiği geçici engellerdir. Bugün, bu engelleri aşarak birbirimize sarıldık. Sadece birbirimize değil, tüm insanlığa barış getirmek için buradayız.” dediler.
Türk milletinin tarihi, sadece savaşlarla değil, barış ve adaletle anılırdı. Göktürklerden Osmanlı’ya kadar, Türkler her zaman insanlığı kucaklayan bir millet olmuştu. 3 Ekim 2009’da bu ruh yeniden canlandı. Türk devletleri, birlik içinde hareket ederek insanlığa huzur ve refah getirme sözü verdiler.
Ve o günden itibaren, her 3 Ekim, sadece Türk devletleri için değil, tüm dünya için bir barış ve kardeşlik günü olarak anılmaya başlandı. Kardeşlik ateşi yeniden yakılmış, Türk devletleri insanlığa olan bağlılıklarını bir kez daha tüm dünyaya ilan etmişti...
KUTLU OLSUN!