Fuzuli’nin “Kabe ihramına zahid dediler bel bağladı, Eyledim tahkik anun bağladığı zünnar imiş” mısraları, günümüzün ve tarihin derinliklerine uzanan bir gerçeği gözler önüne seriyor: Görünüşe aldanmak. Bu beyit, bir kişinin dini bir sembol olan ihramı giymesine rağmen, gerçekte zünnar bağladığını, yani görünüşte dindar olup aslında farklı bir kimliğe sahip olduğunu ifade ediyor. Günlük hayatımızda, devletlerin tarihine baktığımızda ve sosyal ilişkilerimizde bu tür maskeli kişilerle sıkça karşılaşıyoruz.
Toplum içinde farklı niyetler taşıyan, ancak kendilerini olduklarından farklı gösteren birçok insan bulunmaktadır. Bu kişiler, iyi niyetli ve dürüst gibi görünürken, aslında art niyetli ve zararlı niyetler taşırlar. Fuzuli’nin ifadesi, bu tür kişilere karşı dikkatli olunması gerektiğini hatırlatır. Görünüşe aldanarak her cübbe giyeni hoca sanmamak, her beyaz giyeni masum bilmemek gerektiğini vurgular. Bu tür kişiler, kendi çıkarları için çevresindekilere zarar verebilirler.
Tarih boyunca, birçok devlet kendi içlerinde ve düşman devletler arasında ajanlar ve casuslar bulundurmuştur. Bu kişiler, dışarıdan dost ve müttefik gibi görünse de, gerçekte düşman için çalışan ve bilgi sızdıran hainlerdir. Örneğin, Osmanlı İmparatorluğu’nun son dönemlerinde ve Cumhuriyetin ilk yıllarında, çeşitli dış güçlerin ajanları önemli makamlara kadar sızarak, devletin zayıflatılmasına ve parçalanmasına neden olmuştur. Fuzuli’nin bu beyiti, devletlerin de bu tür tehlikelere karşı dikkatli olması gerektiğini hatırlatır.
Günlük yaşamda, özellikle sosyal medyanın yaygınlaşmasıyla birlikte, insanlar kendilerini olduklarından farklı gösterme eğilimindedir. Sosyal medya profillerinde mutlu, başarılı ve mükemmel bir hayat sergileyen kişilerin gerçek hayatta bambaşka sorunlar ve zorluklar yaşadığını görmek mümkündür. Bu yanıltıcı görüntüler, toplumsal ilişkilerde de güvensizlik yaratabilir. Bu nedenle, Fuzuli’nin uyarısını dikkate alarak, her görünenin ardındaki gerçeği araştırmak önemlidir.
Fuzuli’nin bu derin anlamlı beyiti, bizi görünüşe aldanmamaya ve her zaman sorgulayıcı olmaya davet eder. Toplumda ve devlet hayatında, her zaman gerçek niyetleri saklayan kişilere karşı tetikte olmalıyız. Bu, sadece bireysel hayatımızı değil, aynı zamanda toplumsal ve devlet güvenliğimizi de koruyacaktır.
Sayfa başına git