BDP’li vekillerin dokunulmazlığı bazı kesimlerde ciddi rahatsızlık oluşturdu…
Özellikle liberal kılıfa girmiş terör yandaşlarında…
Geçmişten ders alınmalı diye gürültü koparıyorlar…
Metotları değişmiyor…
Doğruların içine serpiştirilen büyük yanlışlar…
Doğru şu…
1994’te yaşanan görüntü çok sevimsizdi…
Meclis bahçesinde, polislerce arabaya ittire ittire sokulan milletvekilleri…
Kafasına basılarak aracın içine tıkılan parlamenter…
Hoş değildi…
İstismara açıktı;
Nitekim, tepe tepe kullandılar…
Bu bir doğru…
Böyle olmamalıydı…
Ama…
***
Durum artık çok farklı…
O günlerde şimdiki gibi açıktan teröre destek vermiyorlardı…
Zaten, dokunulmazlıklarının kaldırılacağı dosya da, teröristlerle sarmaş dolaş görüntülerle sınırlı…
Yani sadece o dosyaya münhasır…
Öyle ise…
Benzerlik yok!
Kaldı ki…
1994’teki yaklaşımın sergileneceğini kim söyledi ki…
Polis ne diye meclis bahçesinden bunları apar topar götürsün…
Savcılığa davet yöntemi pekala işi halledebilir…
Giden gider ifadesini verir; gitmeyen ise her vatandaşa uygulanan yönteme tabi tutulur…
Ancak, meclisten değil de, başka bir mahalden alınıp savcının karşısına çıkarılır…
Aradan neredeyse 20 yıla yakın zaman geçti…
Aklı başında herkes yaşananlardan ders çıkardı…
Çıkarmayanlar teröristler ve yandaşları…
Özellikle de, basına tünemiş liberal maskeli yandaşlar…
Onlar hiç ders almadılar…
Numara çevirmeye devam ediyorlar…
***
Başbakan dün çok güzel ifade etti…
“Dağı adres olarak gösteriyorlar, terörü adeta kutsuyorlar. O gençlerin kanına akıtılmasına ortak oluyorlar. O gençler dağda ölüyor, tacize uğruyor. O gençlerin cenazeleri şehre geldiğinde bu kez o cenazeleri üzerinden provokasyon yapıyor. Bazen yürekli babalar çıkınca bunları dehliyor. O gençleri ölüme gönderdiler. Cesetlerini bile istismar edecek kadar insanlıktan çıktılar. En son kameraların önünde teröristlerle kucaklaşmak, öpüşmek gibi bir densizlik sergilediler. Kürt kardeşime bunu hatırlatmak istiyorum. Bu hareketlerde çözüme yönelik en küçük bir işaret var mı? Şimdi de siyaset yolu kapanmasın diyorlar. Yürekten katılıyorum. Ama BDP’lilerin yolu siyasetin yolu mudur?”
Evet aynen böyle söylüyor, ve soruyor…
Vicdanı olan herkes Başbakan’a hak verecektir…
Söylediklerinde nokta kadar abartı yok…
Yine, Başbakan altını çizdi ki…
Yaşatmayı değil ölmeyi ve öldürmeyi teşvik eden bir siyaset içinde oldu.
Öyle ise…
Meydanın boş olmadığı…
Hukuk devleti kurallarının herkes için geçerli olduğu gösterilmeli…
Yapılan da budur zaten…
Milletin beklentisi bu yöndedir…
Dokunulmazlıklar kaldırılsın…
Fakat, akıl kullanılarak, mantıklı bir takip sistemi ile bu vekiller hukukun önüne çıkarılsın…
Umuyoruz böyle olur!