MENÜ
Erzurum 18°
Erzurum Gazetesi
PAYLAŞ 
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Saygısızlığın saygısızlığı
Ahmet Göksan
YAZARLAR
31 Mayıs 2008 Cumartesi

Saygısızlığın saygısızlığı

Kendi iç dünyamızda düş veya düşler kurmanın güzel bir olgu olduğunu söylemek fazladan abartı olmasa gerek. Bu konuda dillendirilmekte olan güzel bir Türk özdeyişi, “İnsan düş kurduğu sürece yaşar” demektedir.

 Ağırlıklı olarak kendi iç dünyamızla yaşamayı sürdürürken, Türkiye’de yaşanmakta olan olayların ilgimizi çekmediğini üzülerek de olsa söylemek istiyoruz. Bu konuda da, “büyüklerimiz daha akıllıdır. Onlar düşünsünler” diyor ve köşemizde oturmayı sürdürüyoruz.

Genel içinde Türkiye’deki yaklaşımın bu olduğu noktada, Türkiye’ye gelenlerle gidenler de ilgi alanımız dışında kalmaktadır. Son dönemde Avusturya ve İngiltere’den gelen önde gidenlerin söylemleri ile yaşananlar da doğal olarak değerlendirme dışında kalıyor. Bu nedenle olayın gerçek boyutu gözlerden kaçırılarak magazin yönü öne çıkarılmaktadır.

Her iki konukta Türkiye’nin iç sorunlarına burunlarını sokmaktan geri durmadılar. Türkiye’nin AB üyeliğine karşı olmadıklarını söyleyebildiler. Kimse de bu konuklara, “AB forumlarında Türkiye’ye neden dayatmalarda bulunuyorsunuz. Karşı olmadığınıza göre, gereğini neden yapmıyorsunuz?” diye sormaya gerek duymadı.

Neden…

Ziyaret sonrasında, her ülkeden gelenler, kendi ülkelerinin çıkarlarını öne çıkardıkları gerçeği ile yüzleşmiş bulunuyoruz. Özellikle İngilizlerin kendi ülke çıkarlarını sürekli olarak öne çıkardıklarını bilmeyenin olup olmadığını meraka değer buluyoruz.

Yıllar öncesinde bir İngiliz önde gideninin, “İngiltere’nin düşmanları yoktur. Önemli olan İngiltere’nin çıkarlarıdır” dediği biliniyor.

İngiltere’den gelen baş konuk için, 1915 yılında Çanakkale’yi geçemeyip yüz geri giden savaş gemisinin Boğaz’a gelip demirlemesi anlaşılır bir husus olmasa gerek. Bu tür gemilerin İngiltere’nin güç ve bağımsızlık sembolü olduğu kabul ediliyor.

Savaş gemilerinin, baş konuğun gittiği denize kıyısı olan ülkelere sürekli olarak gittiği gerçeği biliniyor. Diledikleri ülkelere ve yerlere gitmelerine fazladan bir diyeceğimiz olamaz. Bizi ilgilendiren en önemli husus ise, kendi ülkemizde yapılmış olanlardır.

Bu gemi İngiliz emperyalizminin sembolü olmasının ötesinde, İngiliz toprağı olarak da kabul edilmektedir. Gemide yapılmış olan toplantı bu nedenle İngiliz toprağında yapılmış sayılmaktadır.  Ülkelerdeki işgüderliklerle onlara bağlı olan kuruluşlar da aynı statüde bulunmaktadırlar. Durum bu olunca savaş gemisinde kabul düzenlemekte neyin nesi oluyor…

Yüce Atatürk’ün bağımsızlık ateşini yakmak üzere Samsun’a gittiği Bandırma vapuru ile daha sonra kullandığı Savarona yatının nerelerde olduğunu veya ne yapıldığını bilen varsa beri gelebilir… Bunu sorgulamak bile üzüntü vericidir.

Türkiye’yi yönetenlerin de İngilizlerin uyguladıkları yöntemi, ziyarete gidecekleri ülkelerde de uygulamalarını isteme hakkımızı saklı tutmak istiyoruz.

Yukarıda da belirttiğimiz gibi İngiltere’nin savaş gemileri ülkelerinin sembolü oluyorsa Bandırma vapuru ile Savarona yatı, Türkiye’nin neden sembolü olmasın veya kabul edilmesin ettirilmesin…

Diğer yandan küreselleş  -  me diyerek Türkiye’ye yapılan dayatmalara da dur demenin zamanının geldiğini düşünüyoruz. Sarkozy’nin, Fransa’nın başına geçmesi sonrasında AB’nin dağılma sürecini de tetiklediğini söylemek istiyoruz. Akdeniz Birliği yaklaşımının altında bölgenin de başı olması isteğinin yattığı artık görülmelidir.

Ulusal kurtuluş savaşını vererek emperyalistlerin saldırılarına dur diyen Anadolu’nun, benzeri bir gücünün bu günde olduğuna inanıyoruz. İlkel koşullarda bile sömürgecilere dur diyen bir Türkiye’nin, kendisine dayatılan küreselleş  -  me diye ortalık yere bırakılan yeni sömürgecilik modelini elinin tersi ile geriye itmesi günümüzde bir zorunluluktur.

Bu gücü gösterecek bir Türkiye’nin, Kıbrıs ve bölücü terör gibi sorunlarını rahatlıkla aşacağı bilinmelidir. Başka bir Türkiye Cumhuriyeti ile Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin olmadığını da yinelemek istiyoruz…

Hodri meydan…

SEVGİ ile kalınız…
Yorum Ekle
Yorumunuz gönderildi
Yorumunuz editör incelemesinden sonra yayınlanacaktır
Yorumlar

   Bu yazı henüz yorumlanmamış...

Yazarın Diğer Yazıları
Sayfa başına gitSayfa başına git
Masaüstü Görünümü  ♦   Künye
Copyright © 2025 Erzurum Gazetesi