MENÜ
Erzurum 13°
Erzurum Gazetesi
PAYLAŞ 
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Kesilmemiş Kuyruklar
Ahmet Göksan
YAZARLAR
9 Mart 2012 Cuma

Kesilmemiş Kuyruklar

“Türk halkı büyük bir mücadele içindedir. İmkanları kıttır. Anavatanın yardımları ile ayakta durmakta ve bu yardımların arttığı nispette kuvvetlenmektedir. Bir harp ekonomisi içindeyiz. Fiili, hukuki ve mali durumların koyduğu kısıtlamalarla karşı karşıyayız. Buna rağmen yılmadan yorulmadan çalışan, davasına inanmış imanlı bir halkız.” 1970 Dr. Fazıl KÜÇÜK Fransa Anayasa Konseyi’nin “İnkar Yasası” nı iptal etmesi sonrasında yapılan açıklamalar oldukça ilginçtir. Verilen kararın tek bir doğru yanı vardır. O da tarihin parlamentolar tarafından yazılamayacağı gerçeğidir. Fransa’da iptal edilen bu yasanın önümüzdeki süreçte bu güne değin karar almayan diğer ülkelerde de gündeme taşınacaktır. Bay Sarkozy’nin güçlü rakibi Bay Francois Hollande kararın üzerindeki dumanlar tüterken yaptığı açıklamada yasanın yeniden gündeme getirileceğini duyuruyordu. Sosyalist aday Bay Hollande’nin olası seçim zaferinden sonra Türk-Fransız ilişkilerinin yeniden sıkıntılı bir dönemi yaşayacağını söylemek ön yargı olmasa gerek. Ermeni savlarını aktif bir şekilde savunmakta olduğunun da unutulmaması gerekiyor. Sarkozy’nin gafları ile fazla uğraşıldığından olacak Bay Hollande’nin bu yönü pek dikkate alınmıyor. Olası bir Cumhurbaşkanlığı değişikliğinde gelenin gideni aratabileceğinden kuşku duyduğumuzu kaydediyoruz. İnkar yasasının iptal gerekçesinin düğün bayram yapılacak kadar sevinmek olmadığı bilinmelidir. İptal gerekçesinde; “anlatım özgürlüğü ve demokratik ilkelere aykırı bulunduğu” belirtiliyordu. “Türkiye soykırım yapmamıştır” diye bir gerekçeyi veya kararı bulan varsa beri gelebilir. Önemli olan bu yöndeki bir kararın üretilmesidir. Aksi halde kendimizi kandırır ve boşuna sevinmiş oluruz. Bu güne değin sorgulanmayan bir hususa da dikkatinizi çekmek istiyoruz. Günümüzde AB’ni oluşturan ülkelerin Türk Yurdunu parçalayabilmek için bilinen Sevr haritasını hazırlamışlardı. Bu haritada Büyük Ermenistan ile Büyük Kürdistan’ın kurulması öngörülüyordu. Aynı coğrafyada iki adet büyük olamayacağına göre son dönemde Balkanlarda yaşanan kanlı mücadelenin yaşanması o dönemde kaçınılmazdır. Ermenilerle Kürtlerin büyüklüklerini ortalık yere çıkarmak için birbirlerinin boğazına sarılarak etnik soykırım yapmış olmalarının da göz ardı edilmemesi gerekiyor. O dönemde yaşananlar bu yaklaşımın bir göstergesidir. Bölgede en büyük sıkıntıyı bölgede yaşayan Türklerin çektiğine ilişkin kanıtların olduğu biliniyor. Atatürk Üniversitesi ile diğer üniversitelerde devletin arşivlerinde t-onlarca belgenin olduğu gerçeğinin de göz ardı edilmemesi gerekiyor. Yabancı kaynaklar bu olayın cabası oluyor. Siyasetçilerin konuştuğu nokta bilim insanlarının artık suskun kalmamaları gerekmektedir. Kıbrıs uyuşmazlığına çözüm arayışlarında sona doğru yaklaşmaktayız. Önümüzdeki aylarda kuyruğu kesilmemiş dananın kalmayacağını düşünüyoruz. Uluslararası toplumun önde gideninin açılayacağı rapor belirleyici olacaktır. Raporun dengeli olması, her iki tarafa sen de halklısın denileceği bir açıklamanın yapılması uyuşmazlığı içinden çıkılamayacak noktaya taşıyacaktır. Uluslararası hukukun her iki tarafa eşit olarak uygulanması ve uygulanacağı güvencesinin verilmesi çözüm kapısını aralayabilir. İsrail’in mendil büyüklüğündeki ülkeye deniz altından kablo ile elektrik vereceği buradan da hattın Yunanistan üzerinden Avrupa’ya kadar uzatılacağı açıklandı. Bu olay basit bir ticaret olayı değildir. İsrail’in bölgede egemen olabilmesi için atılmış bir adım olarak görmek durumundayız. Siyaseten ellerini AB üzerinden güçlendiren mendil büyüklüğündeki ülkenin önde gidenleri bulunan doğalgaz ve petrolden sonra bu hatla ekonomik olarak daha da güçleneceklerdir. Böyle bir gücü ele geçirenlerin Türklerle uzlaşmak gibi bir yaklaşımlarının olamayacağı kesindir. Böylesine nazik bir ortamdan geçilirken bir siyasetçinin Kıbrıs’ta anlaşma olmazsa Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin Türkiye Cumhuriyeti ile birleşebileceği açıklaması yeni tartışmaları da beraberinde getirmiştir. Böyle bir önerinin akşamdan sabaha gerçekleşmeyeceğinin herkes tarafından bilinmesi gerekmektedir. Siyaseten alt yapısı hazırlanmadan ve halkın görüşü alınmadan böyle bir söylemin yapılmış olmasının gerçeklerle örtüşmediğini kaydetmek istiyoruz. Adada kritik çözüme doğru yaklaşma aşamasına hızla yaklaşılırken bütün siyasetçilerin Kıbrıs Türklerinin geleceğinin belirleneceği ortak bir noktada buluşmaları gerekiyor mu ne… SEVGİ ile kalınız…
Yorum Ekle
Yorumunuz gönderildi
Yorumunuz editör incelemesinden sonra yayınlanacaktır
Yorumlar

   Bu yazı henüz yorumlanmamış...

Yazarın Diğer Yazıları
Sayfa başına gitSayfa başına git
Masaüstü Görünümü  ♦   Künye
Copyright © 2025 Erzurum Gazetesi