“Türkiyesiz herhangi bir teşebbüsün muvaffakiyetten uzak kalacağını ve mutlak surette hezimetle neticeleneceğini unutmayınız”
Dr. Fazıl KÜÇÜK
Son dönemde hava koşullarındaki aşırı sıcaklara karşın nerede ise bütün ülkelerde halk sokaklarda seslerini duyurmaya çalışıyor. Bu güne değin sessizliği ve soğukkanlılığı ile bilinen İngiltere’de yaşanan zorluklar ülkenin sıkıntıda olduğunun göstergesidir. İngiltere’nin AB içinde Amerika’nın Truva atı olduğu biliniyor. Bu ülke Avrupa Para Birliğine katılmadığı halde halkın isteklerini karşılayamadığı gerçeği yaşanıyor. Para birliğine girmiş olan Yunanistan’la Portekiz, birlikten ayrılmaları halinde ekonomilerinin düzlüğe çıkabileceğinin hesaplarını yapıyorlar. Uluslararası üne sahip olan bazı ekonomistler de her iki ülkenin Birlikten çıkarılmalarını istiyorlar. Bu yaklaşımları tutar mı tutmaz mı önümüzdeki günlerde yaşayıp birlikte öğrenmiş olacağız.
Mendil büyüklüğündeki ülke de ekonomik açmazdan payına düşeni alıyor. Buna karşın ekonomik açmaz içinde olan ülkenin yöneticileri saldırganlıklarına devam ediyorlar. Bilinçli, planlı ve hesaplı olarak Akdeniz’in serin sularını ısıtıyorlar. Sahte Cumhuriyetlerinin kuruluş günü olarak kabul ettikleri 01 Ekim’de, Münhasır Ekonomik Bölge ilan ettikleri 12. Parselde Noble Energy şirketinin sondaj deliğini açacağını duyuruyorlar.
Uluslararası hukuk kurallarını yok sayıp bu çalışmalarını başlatıyor olmalarına karşın, siyasetçilerimiz Kıbrıs’la ilgili barış görüşmelerinin sürdürülmesini istiyorlar. Güney Kıbrıs’ta yaşanan siyasi ve ekonomik krize karşın görüşmelerin aynı hızla devam etmesine büyük önem verdikleri değerlendirmesini yapıyorlar. İyi niyetin iyi niyetten anlayana yapılması gerektiğini kaydetmek durumundayız.
Gösterilen bu iyi niyete karşın adı geçen ülkenin Dışişleri Bakanı Erato Kozaku Markulli pişmiş aşa su katmıyor, adeta yangına körükle gidiyor. Kathimerini gazetesinde yer alan açıklamasında sondaj deliğinin açılması aşamasında “Türkiye, bölgede herhangi bir olay çıkarmaya cesaret etmeyecek” diye konuşuyordu. Bütün çalışmalarını planlı bir şekilde sürdürdüklerine de vurgu yapıyordu.
Şıracı olarak tanıklığa soyunarak koşarak gelen Yunanistan Milli Savunma Bakanı Panos Beglitis ise, “Türkiye’nin, Rumların Doğu Akdeniz’de doğalgaz aramalarıyla ilgili açıklamalarının, uluslararası yasal düzenle ilgili anlayışını ortaya koyduğunu” söylüyordu. Kışkırtıcı olan bu yaklaşımlara karşı uluslararası hukuktan kaynaklanan haklarımızı ne zaman kullanacağımız meraka değer doğrusu.
Kıbrıs’ta uyuşmazlığa çözüm bulma çalışmalarının Rumların oyunları nedeniyle ertelendiği biliniyor. Politis gazetesine bu güne değin yapılan görüşmeleri değerlendiren Akel Genel Yazmanı Andros Kiprianu, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti 2. Cumhurbaşkanı Mehmet Ali Talat’ın döneminde çözüm fırsatının kaçırıldığına ilişkin bir şeyin doğru olmadığını açıklıyordu. Partisinin yayın organı olan Haravgi gazetesine yaptığı bir başka açıklamasında ise Türk önerilerinin Rum tarafı için dalga geçme anlamına gelen öneriler olduğunu kaydediyordu.
Maraş Belediye Başkanı Aleksis Galanos, “Kıbrıs sorunu geçim kapısı olmaktan çıkmalı” diyor. Fileleftheros gazetesine konuşan Bay Galanos, “1974 Temmuz’undan hiç ders almamış görünüyoruz. Kariyer yapmak için hükümet olmak ve Kıbrıs sorununu göğüslemek istediğimiz için büyük pırıltılarla sahte ikilemler yarattık” diyordu.
Mendil büyüklüğündeki ülkenin en önde gideninin derdi daha büyük. 2013 yılında yapılacak olan Cumhurbaşkanlığı seçiminden sonra koltuğunu korumak istiyor. Bir anlamda her siyasetçinin yapması gerekeni yapıyor. Kathimerini gazetesine konuşan Bay Hristofyas, 5 yıllık süreçte çetin konularla mücadele etmek zorunda kaldığını söylüyor. Önümüzdeki 2012 yılında AB dönem başkanlığını kazasız belasız atlatarak iyi bir izlenim bırakmak istiyor. Doğalgaz sondaj çalışmaları sonrasında, ülke ekonomilerini düzlüğe çıkarabilecekleri umudu taşıyor.
Kıbrıs uyuşmazlığının çözümüne ilişkin görüşmelerden sonuç almak için hiçbir çabalarının olmadığı da kendiliğinden bir kez daha ortalık yere çıkmıştır. Görünen o ki, mendil büyüklüğündeki ülkenin önceliği, sondaj deliği ve oradan çıkarılacak olan doğalgaz oluyor mu ne…
SEVGİ ile kalınız…
Sayfa başına git