Erzurum’u niteleyen ve olumsuz anlam yüklenen kavram soğuktur…
Doğrudur; Erzurum soğuk!
Ama…
Buna negatif mana niye yüklenir ki…
Bana göre tam tersi bir anlamı var soğuğun…
Kış turizmi bağlamında söylemiyoruz…
Sadece yaşanılan zemin açısından, bir büyük nimettir diye not düşüyoruz…
Çaresi, ortamı sıcak tutmak…
Kıyafetinle ve oturduğun mekanı korunaklı hale getirmekle bu mümkün…
Elbet, maliyeti var…
Elbet bu açıdan külfeti söz konusudur.
Ancak…
Sıcağa göre daha iyidir; avantajlıdır.
Özellikle, ticari aktiviteler bakımından…
Hele gelecek zamanlarda…
Küresel ısınma diye bir kavramı artık duymayanımız kalmadı…
Ki, bize bile yansıması hayli fazla…
Eski soğuk zamanlar yok artık…
Serinlik diye tanımlamak daha doğru olur.
**
Düşünsenize ocak ayında 30, 40 derecelik bir sıcağı teneffüs ediyorsunuz…
Klimalar bile kar etmiyor…
Sıcaktan uyku bile uyuyamıyorsunuz…
Ve çalışma şartları…
Ahhh Erzurum ahh…
“Neredesin o güzelim soğuklar” diye inlersiniz vallah…
Şaka değil…
Bakın yerli otomobile start verildi ya…
Bence de, en uygun yer Erzurum…
Ulaşım imkanları…
Pazara olan yakınlık…
Pazardan kasıt iç Pazar değil…
Ortadoğu, Türk Cumhuriyetleri, Orta Asya vs…
Daha önemlisi, iklim şartları…
Erzurum’a has ılıman hal…
Yani, külfet diye sunulan soğuk, aslında her haliyle bir nimet…
Giderek artan bir nimet…
Bakın bir kıyas daha yapmak lazım…
Sıcakla soğuk arasında…
4, 5 ay yakıt gideriniz var…
Bu tamam…
Ama, sıcak iklimin hakim olduğu şehirlere yönelip baktığınızda ne var…
Mesela, Antalya’da ikamet etseniz…
O vakit klimadan dolayı ödediğiniz elektrik faturası birkaç misli artacaktır…
Yani…
Yanisi, soğuk sıcaktan daha iyidir…
Hem her yönüyle, daha iyidir.