Siyaseten bir angajman içinde olunması ne kadar kötü bir durum…
Körlük meydana getiriyor.
Hem öyle ki…
Hak, adalet gibi yüksek duyguları bütünüyle örten bir körlük…
Bunu şunun için söylüyorum…
Terör belası son günlerde iyice çığırından çıktı ya…
Onlarca vatan evladı, gencecik beden şehadet şerbeti içiyor ya…
Bu durumu sözüm ona bir acı, bir ıstırap yaşıyormuşçasına gündeme getirip…
İktidara veryansın edenler var…
Hakikat öyle değil…
İçten içe…
“Terör artsın, şehitler çoğalsın ki; hükümetin ve Tayyip Erdoğan’ın itibarı sarsılsın” beklentisindeler…
***
Dert dava siyasi husumet!
Vatanın bölünmesi…
Kardeş kanı akıtılması…
Toplumsal husumet ortamının giderek kabarması…
Bu tiplerin umurunda değil…
Varsa yoksa…
Siyasi nazar…
Husumet…
Garez…
Kin!
***
Bu, bir bakıma bindiği dalı kesmek anlamına gelse de…
Körü körüne angajman insanı bu hale getiriyor…
Akıl edemiyor ki…
Ülkede huzur kalmadıktan sonra, iktidarda şimdikiler değil de…
Kendi istedikleri olsa ne olacak!
Hangi dert derman bulacak…
Irak’ta yaşananlar…
Suriye’nin içinde bulunduğu elim hal…
Bu tipler için bir ibret vesikası da olmuyor…
Yazık!
***
“Vur de vuralım, öl de ölelim” deyip, iş başa düştüğünde de, tabanı en önce yağlayanlar var ya…
Genelde bunlardır o siyasi körlük içinde olanlar…
Korkak, ürkek, tabansız tipler!
Yanına ikinci birisini almadan cesaret damarı harekete geçmeyenler…
Allah bunlara akıl fikir versin.
***
İnsanlar “en vatansever ben” saplantısından kurtulmadıktan …
Hele, Bölücü Terör’ün en büyük mağdurunun Kürt orijinli kardeşlerimiz olduğunu iyice bellemedikten…
Dahası günde bir defa dahi aklını kullanmadıktan sonra…
İlahi tespit gereği üzerimize pislik yağmaya devam edecek…
Bu uğursuz gecenin sabahı hep gecikecek…
“Biçarelerin felahı mahşerde mi?” demeye devam edilecek…
En kötüsü de…
Nur istedikçe yangın…
Yandık dedikçe de…
Boğmaya kan gönderilecek!
***
Fert fert..
Hakkı adaleti üstün tutmadıkça…
Yaptığımız işi hakkını vererek yapmadıkça…
Çeresiz değil, çare siz! hakikatinden hareketle…
Akıl kullanıp, “çare nedir?” diye kendi kendimize sormadıkça…
Akif’in canhıraş yakarışı hep devam edecek…
Ve…
“Yetmez mi musâb olduğumuz bunca devâhi?” deyip duracağız!