Bir sevgi selinin, bir sevda selinin coşkun dalgalarına kapılmak, rahmete kanmak, mağfirete nail olmak, mutluluk ve de bir talihtir. Talih kuşu her zaman insanın başına konmaz. Fırsatları ganimet bilmek sonu pişmanlık olmayan en kârlı iş olsa gerek.
On bir ayın sultanı, “Şehr-i Ramazan“ rahmetin, mağfiretin cuşa geldiği bulunmaz bir mevsim, bambaşka bir iklimdir. Bu iklimi yaşamak, manevî havasını bütün azalarımız ile teneffüs etmek gönül işi ve bir irfan meselesidir.
Toprağın derinliklerine atılan bir tohumun neşvü nema bulması, hayat bulup fışkırması için baharın gelmesi şarttır. Cenab-ı Hakk’ın kudret ve kuvvetinin cilvesi ile kardan, kıştan sonra tabiat yemyeşil örtü ile âlemi süsler; kâinat hayat bulur. Bu bir mevsim, iklim ve zaman meselesidir.On bir ayın içinde Ramazan-ı Şerif, müminler için bir ganimettir. Kur’ ân-ı Mu’ciz ül Beyan: “Ey iman edenler, sizden evvelkilere oruç farz kılındığı gibi sizin üzerinize de farz kılındı. Umulur ki, muttakilerden olursunuz.”
İslâm âleminin manevî zevkinin engin ifadesi olan mübarek Ramazan Ayı’nı büyük bir sevinç ve mutlulukla karşılayan müminler, bayram havası içinde rahmetin kucağında bulunmanın zevkini yaşamaktadırlar.
Günahlarla siyahlanmış kalpler, taş kesilmiş merhametsiz gönüller, rahmet deryasında yıkanacak, günahlardan arınmış olarak Allah’ın nuru ile nurlanarak Allah boyası ile boyanıp bahtiyarların zümresine katılacaklardır.
Riyasız, gösterişten uzak yalnız ve yalnız Allah için tutulan Oruçlar, sinelerde ma’kes bulacak, insanlık kulluğun tadını çıkaracaktır. Hadis-i Kutsi de : “Âdemoğlunun her ameli kendisi içindir, ancak oruç müstesnadır. Muhakkak oruç benim içindir ve onun mükâfatı da bana aittir.”
Ramazan-ı Şerif Ayı’nı idrak etmenin arifesinde bulunduğumuz şu günlerde içimizi ve dışımızı tertemiz tutarak rahmet deryasına dalmalıyız. Gönlümüzü, bağrımızı sevgi ve muhabbetle açarak kinden, nefretten uzak sevgi dolu bir dünyada kucaklaşmalıyız
Ruhların a’lay-ı illiyine çıkması gereken bu iklim: Evveli rahmet, ortası mağfiret ve sonu azaptan kurtuluştur. İnsan bu iklimde vera ve takva mertebesinin zirvesinde, cennet yamaçlarında dolaşmalıdır.
Kur’ ân tilavetleri ile yıkanan gönüller teravihlerle miracı yaşamalı; sineler, Allah ve Peygamber sevgisi ile dolup taşmalıdır. İbn-i Sina: “Hayatı iki kelimede anladım: Az uyku, az yemek“ Ruhun yücelmesi, kalbin rikkat, şefkat ve merhamete yelken açması, Ramazanın mübarek hikmetinde gizlidir.
“Gönüller safa bulur, gelse mübarek ramazan,
Aşk bir çağlayan olur, candan geçer her bir insan.
Dolup taşar derya deniz, on bir ayın tek sultanı,
Rahmetin kucağında, sevinç kaplar tüm cihanı. “ (Nurullah ÖZKILIÇ)
Ramazan-Şerif, İslam alemine ve Müslüman Türk Milletine hayırlı olsun. Rahmet ve bereketinden istifade etmeyi rabbim nasip eylesin.
Sayfa başına git