“ Kendilerine hemen haber verelim ki Kıbrıs’ta güvenlik sınırlarımızı tehlikeye atıcı tavizler verilmeyecek aramıza EOKA kalıntısı Rum caniler sokulmayacaktır. Ne yapılırsa yapılsın Türkler sağladıkları güvenlik sınırını terk etmeyecekler, yeniden 1974 öncesi ortama dönmeyecek-lerdir. Türkler güvenlik ve barış içinde özgür bir toplum olarak yaşamak ve kalmak azimlerinden fedakârlık yapmak niyetinde değillerdir”. 1975 Dr. Fazıl KÜÇÜK
21. yüzyılın ilk çeyreğinde Amerika’da yaş almış olan iki kişinin Başkanlık seçimini kazanabilmek için kıyasıya mücadele ettikleri biliniyor. 05 Kasım 2024 tarihinde yapılacak olan Başkanlık seçimini kazanabilmek için öncelikle 2. Seçmen diye bilinen kişilerin seçilmeleri gerekiyor. İsimleri öne çıkan iki kişi yaptıkları gaflar nedeniyle alay konusu oluyorlar.
Rusya Ukrayna arasındaki savaş sıklıkla boyut değiştiriyor. Beklenmedik anlarda öldürdükleri kişilerin sayısını açıklayıp ucuz kahramanlık taslarken Neden Yahu’nun askerleri ile Amerikan gizli servisinin ortaklaşa eğittikleri Hamas militanlarının çatışmaları arasında da benzer olaylar benzer açıklamalar yapılıyor. Doğru oturup doğru konuşulduğunda her iki tarafın da kandan beslendiklerini söylemek olasıdır.
Rusya Ukrayna arasında ki savaşın da Batılı ülkeler ve Amerikan Yönetimi tarafından körükleniyor olması daha çok sayıdaki suçsuz insanların bir hiç uğruna kurban gideceklerinin de göstergesi oluyor. Gelinen bu noktada kimin haklı kimin haksız olduğuna bakmanın hiç kimseye yararının olmayacağı bir gerçektir.
BM Genel Yazmanının Kişisel Özel Temsilcisi Maria Angela Holguin Cuellar’ın müzakere zemini araştırması sürgit ederken karşımızdaki unsurun süreci sabote etmeye başladığını kaydetmek gerekiyor. Taraflarla yaptığı görüşmelerden sonra ortak zemine şimdilik ulaşamadığını satır aralarında söylüyor olması adanın geleceğinin görüldüğünün göstergesi oluyor.
Tarafların karşılıklı olarak adada güvenin sağlanması gerektiğini söylüyor olmaları aradan geçen 60 yıla karşılık çözümün güvenlik noktasında düğümlendiğini de gösteriyor. Adadaki gerçeklerden uzak oldukları anlaşılan karşımızdaki unsur Türkiye’nin iyi niyet göstererek askerlerini çekmesini de istiyor.
Avrupa Komisyonu Yapısal Reform Destek Genel Müdürü Maria Novo BM Genel Yazmanının kişisel Özel Temsilci olarak atanmasının olumlu bir yaklaşım olduğunu vurguladıktan sonra karanlık güven ortamının ortalıklardan kalkacağını ve müzakerelerin olumlu yönde gelişebileceği umudunu belirtiyor.
Bütün bu iyi niyetli söylemlerin müzakerelerde siyasi çözümün öncesinde taraflar arasında güvenin sağlanması gerektiği noktasında düğümlendiğini gösteriyor. Çatışmaların üzerinden üç kuşak ve 60 yılda sağlanamayan güvenin geçmiş olması BM’in iki bölgeli iki toplumlu çözüm önerisinin ve 04 Mart 1964 tarih ve 186 sayılı BMGK kararının da yeniden değerlendirilmesini zorunlu kılıyor. Ada’daki güvenin sağlanamamasının temelinde bu iki kararın olduğunun bilinmesi ve unutulmaması gerekiyor mu ne…
SEVGİ ile kalınız…