MENÜ
Erzurum
Erzurum Gazetesi
PAYLAŞ 
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Küçükler’in Beyanatı, Demircioğlu’nun Hakkı
Ö. Faruk Kayaalp
YAZARLAR
9 Ocak 2009 Cuma

Küçükler’in Beyanatı, Demircioğlu’nun Hakkı

Başkan Küçükler’in, halkın ve medyanın su yaklaşımına gösterdiği tepkinin lisanını anlamakta güçlük çektik.

Basın, belki de ilk kez, Erzurum’un hayati önemdeki bir meselesinde ittifak ederek, yetkileri uyardı, halkı bilgilendirdi.

Erzurumlunun tepkisi, hiçbir mizanpaj ve mizansen yapılmadan olduğu gibi aktarıldı.

Vatandaş haklıydı..

Rengi sarıya kaçmış, tadı buruk suyu içemezdi elbette.

Buna insanca bir tepki geliştirdi.

Basın yine belki son yıllarda örneği zor görülecek bir şekilde, suni gündemlerden sıyrılarak halkın sesi oldu.

Bu suyu çocuklar içiyordu..

Bu suyu insanlar içiyordu..

Erzurum su kentiydi..

Erzurum divan edebiyatı ve halk edebiyatı ürünlerinde su şehri olarak tanımlanıyordu..

Erzurum ab-ı hayat kentiydi..

Hatta, suları cennetten geliyordu, Hazık’ın, İbrahim Hakkı’nın ifadeleriyle..

Erzurum cennetini mi kaybetmişti, Erzurum cennetlik olmaktan mı çıkmıştı da, su diye garip bir mahsule reva görülmüştü?

 “Erzurum’un ab-ı tabı nevbahar olsun da gör..

Çeşme Sara, Çeşme Pinhan aşikar olsun da gör” diyen şairin nefesi, şiirin ilhamı niçin elinden alınmıştı?

Basın işte bunu sorguladı..

Vatandaş işte buna tepki gösterdi.

Demokratik her hakkında, demokratik tepki geliştirmek yerine suskunluğu tercih eden Erzurumlu, içini basına döktü..

Küçükler, su konusunda yaptığı son açıklamada, satır arasında bile olsa bu duyarlığa teşekkür etmedi..

Doğrusu garipsedik..

Başkan Küçükler, halkın su ile ilgili endişelerine ve yaklaşımını övmeli, tepkilerini alkışlamalıydı..

Sonra da kendi yaptıklarını sorgulamalıydı..

Cennet çeşmesi suyundan aylarca mahrum bırakılan ve buna hiç ama hiçbir tepki gösteremeyen Erzurumlunun musluğundan akan sarı renkli suya tepki göstermesini normal karşılamalıydı..

Biz beyanatında teşekküre rastlamadık..

Anladığımız kadarıyla, Küçükler tepkileri, siyasi olarak algılamıştı..

Yani bu su içilmez diyen herkesi, kendine oy vermeyecek fırkadan addediyordu, ki, yanlış budur..

Bir eksiği, bir hatayı ifade etmek illa muhalefetten olmayı mı gerektirir?

Kaldı ki, insanlar içme suyu gibi hayati önemdeki bir ihtiyaçları konusunda, siyasi tepki de geliştirebilirler.

Küçükler, en azından seçime kadar bu kentin şehreminidir..

Vatandaşın derdini söyleyeceği bir makamdadır.

Üstelik vatandaşın dertlendiği, basının dillendirdiği içme suyu sorunu, Küçükler’in kaydettiğinin aksine iddia değil, reel gerçektir..

Erzurum’da tüm siyasi partilerin suskun kalarak, umursamazlık sergileyerek seyrettikleri su meselesinde, vatandaş ve basın görevlerini yaptılar.

Erzurumlu ilk kez belki de vatandaşlık hakkını aramaya kalktı.

Eğer sunun rengi üstüne geldi, içindeki fenol şüphesi de giderildiyse, bu basının eseridir..

Vatandaşın duyarlılığının sonucudur..

O halde teşekkür gerektir..

Meselenin diğer ayağına gelince..

Atatürk Üniversitesinden bir öğretim üyesi suda fenol bulgusuna rastlandığı yolunda bir bilimsel açıklama yaptı..

Akademisyen Demircioğlu, yetkilileri uyardı, Erzurum’un gündemini su gerçeğine yönlendirdi..

İyi de yaptı..

Yetkililer harekete geçti, analiz periyotları sıklaştırıldı..

Neticede, vatandaş en azından fenol şüphesinden kurtardı..

Ne ki, Demircioğlu’na teşekkür edilmesi gerekirken, Erzurum için çok kıymetli araştırmaları bulunan bu bilim adamı adeta suçlu ilan ediliverdi..

Diğer yanlış da budur..

Bilimsel şüphe olmadan, ilmin olması mümkün müdür?

Neticede değerli bir bilim adamı, bilimsel bulguları açıklayarak, Erzurum tarihine geçecek derecede bir hizmet üretti.

Başkan Küçükler’in , kendilerini uyardığı için taltif etmesini bekledik..

Olmadı..

Bugün gelinen noktada, vatandaşın içme suyu ile ilgili şüpheleri henüz net biçimde ortadan kalkmış değildir..

Halk yetkili beyanatlarına elbette teslim olmuştur..

Ama su konusunda hala mütereddit davranmaktadır..

Akpınar’dan Yazıcı’ya, Paşa Pınarından Şabakhane’ye kadar bütün yer çeşmeleri önündeki kuyruklar bunun delilidir..

Biz, bilimsel gerçekleri halkla paylaşan  Demircioğlu hocaya bir Erzurumlu olarak teşekkür borçluyuz..

Tabi su konusunda hemen harekete geçen ve halkın derdiyle dertlenen, sonrasında da çözümler üreten Sayın Vali Bulut’a da..

Umarız, sayın Küçükler de beyanatındaki vurgudan rücu etmiştir..

Şehreminliğinin gereği de budur..

 

 

 

Yorum Ekle
Yorumunuz gönderildi
Yorumunuz editör incelemesinden sonra yayınlanacaktır
Yorumlar

   Bu yazı henüz yorumlanmamış...

Yazarın Diğer Yazıları
Sayfa başına gitSayfa başına git
Masaüstü Görünümü  ♦   Künye
Copyright © 2024 Erzurum Gazetesi