İnanç ve fikir özgürlüğüne sona kadar evet…
Herkes düşüncesini elbette serbestçe ifade etsin…
Ama…
Küfür, hakaret, tehdit, şantaj ve şiddet içermemek kaydıyla…
En önemlisi de…
Bir başkasının kutsalına saygı dairesi içinde…
Şimdi Fazıl Say’ın attığı bir twit’in mahkeme konusu olup, mahkum olmasıyla ilgili karşılıklı salvolar yapılıyor…
Siyah ve beyaz tribün atışlarıyla…
Makul olanı yok gibi…
Kararı eleştirenler fikir özgürlüğü bağlamında eleştiri getirirlerken, aslında siyasi duruşları gereği dozu artırarak sözlerinin kıymetini de yok ediyorlar…
“Kesin inançlı” olmanın bir gereği bu…
Göz kararıyor ya…
Salim düşünce, itidalli bakış açısı ortadan kalkıyor…
Oysa…
Orta yerde Hayyam’ı ad edip, ötekileştirdiklerine küfür gerçeği var…
Hem öyle ki…
Sadece Müslümanları değil…
Allah inancı olan, ahrete iman eden herkesi rencide eden bir tarz…
Buna görüş belirtmek, düşünce açıklama denebilir mi?
Yapılan açıkça, kışkırtmak ve hakaret etmek…
***
Aklı başında herkesin dile getirdiği devlet yapımız ortada…
Hukuk Devleti olmanın gereklerinden en asgarisi bir şikayeti mahkemelerin takip etmesi değil midir?
Sanmam ki itiraz olsun…
Böyle bir durumda Savcı neye göre dava açacak…
Hakim açılan bir davada nasıl karar verecek?
Hepsi belli bir düzen içinde tanzim edilmiş değil mi?
Öyleyse…
Fazıl Say’a verilen kararı bu denli abartmanın alemi nedir anlamak mümkün değil…
Karar açık…
Kutsal’a hakaret…
Ceza kanunda suç olarak tarif edilmiş bir durum…
Müeyyidesi de belli…
Bunu sıradan biri yaparsa suç sayılsın Fazıl Say yaparsa görmezden gelinsin denebilir mi?
Söylenen, istenen açıkça bu…
***
Tas itti kavramı sadece Erzurum’da mı kullanılır bilmiyorum da, bu tür durumlar için çok iyi oturuyor…
Eskiden insanlar daha önce söylediklerimle çelişmeyeyim diye bir hassasiyet taşırlardı…
Şimdi bir çok etik değer gibi bu da rafa kalktı…
Koca koca gazeteciler çok makul ve makbul birkaç sözü dahi manşete taşıyıp insanları mahkum ettirmenin çabasında oluklarını unutuveriyorlar…
Arşivler, hafızalar berhava oluyor sanki…
Tasın ittiği zamanlar böyle oluyor…
At izi it izine karışıyor…
Puslu havalar oluşturmanın gayreti içinde olunuyor…
Garip olanı bu yaklaşım sahiplerinin hali…
Deve kuşu pozisyonundalar…
Yazık!