MENÜ
Erzurum -6°
Erzurum Gazetesi
PAYLAŞ 
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Çam Dibine Kim Yattı?
Kadir Sabuncuoğlu
YAZARLAR
21 Şubat 2011 Pazartesi

Çam Dibine Kim Yattı?

BAŞBAKAN Recep Tayyip Erdoğan 8 Ocak günü Kars'ta Grand Castle Otel'in açılış törenini yapıyor.
Hani açılışı yapıldıktan sonra kaçak olduğu ortaya çıkan otel vardı ya.
Neyse, konumuz o değil.
Başbakan otelin isminin Türkçe olmasını istiyor.
Bunun üzerine otelin adı, 'Büyük Kale Otel' olarak değiştiriliyor.
TCDD altı yıldan bu yana dergi çıkarıyor.
Şimdiye kadar 62 sayıya ulaşan derginin ismine bakar mısınız?
"Raillife"
DEMİRYOLUNDA HAYAT
Geogle'de çeviri yaptırdık:
Raif 'demiryolu', life ise 'hayat' demekmiş.
Şubat sayısının 48 ve 49'uncu sayfaları tam bir felaket.
Yazının başlığı 'Trenden kaçan oğlan'
Yazar Mehmet Aycı, 40 yaşlarında Saimbeyli doğumlu.
Anadolu Üniversitesi İktisat Fakültesi mezunu.
Ulaştırma Bakanlığı Basın ve Halkla İlişkiler Müşavirliği görevini yürütüyor.
Anladığımız kadarıyla şairliği de var.
Şairliği de yazarlığı gibiyse, bu gidişle çok çam devirir.
Mürekkep Ten isimli kitabı Türkiye Yazarlar Birliğinin (TYB) 2007 yılı en iyi yazar ödülünü alıyor.
Erzurum kadınını küçük düşüren yazıda, kaynak olarak tanıdığımız bir isimden bahsediyor.
TYB Vakfı mütevelli heyet üyesi Mustafa Çetin Baydar.
AYAĞI BAYDAR MI VERDİ?
Mehmet Aycı, makalesinde aynen şunları söylüyor:
"Mustafa Çetin Baydar anlatmıştı. Tren Erzurum'a geldikten sonra Yeşilçam'da artist olma heveslisi Erzurum kızları, trenle İstanbul'a kaçarlar, türlü maceralar yaşadıktan hatta çam dibine yatırıldıktan sonra, tabii artist olamadan ancak 'kız gittim, kadın geldim' havasında tekrar memleketlerine dönerler."
Yanlış anlaşılacak bir durum yok.
Cümle 'Baydar' ile başlıyor.
(Allah kimseyi Baydar’ın durumuna düşürmesin.)
Trenle Erzurumlu kızların artist olmak için İstanbul'a kaçışları anlatılıyor.
Burada kalsa iyi.
Ama adam bir de 'çam dibine yatmaktan' söz ediyor.
Yine bir virgül atıyor, bu kez 'Kız gittim, kadın geldim' diye hüzünlü memlekete dönüşü hikaye ediyor.
Neredeyse bunları bir yazı dizisi yapacak.
 BAKAN YILDIRIM, GÖREVDEN ALDI
Kara Fatma'ların Nene Hatun'ların torunları, bu ağır hakaret karşısında sessiz kalır mı?
Tez canlı Zekiye Çomaklı, hemen Erzurum Girişimci Kadınlar Derneğinde kadın STÖ (sivil toplum örgüt) başkanlarını bir araya topluyor.
O cesur, mangal gibi yürekli ve inançlı kadınlar hiç tereddüt etmeden tepki veriyorlar.
Zekiye Çomaklı, İnciser Azak, Sevim Çebi, Yıldız Oluroğulları'nın sert açıklamaları yerel ve ulusal gazeteler ile ve televizyonlarda yayınlanması üzerine Ulaştırma Bakanı Binali Yıldırım, gereğini yaptı.
ERZURUM'UN GÜCÜ İŞTE BU
Gazeteci arkadaşlarımız görevini yaptı ve yerel bir olayı Türkiye'nin gündemine taşıdı.
Sadece sivil toplum örgütleri, sendikalar değil, belediye başkanları, tüm siyasi partiler ve de siyasetçiler destek vererek Erzurum'un gücünü gösterdiler.
Kaba kuvvetle, şiddetle başvurmadan.
Medeni biçimde, sözle, yazıyla, görüntüyle.
İşte demokrasinin güzelliği burada.
Karşı taraf özür dilemekle kurtulamadı, Bakan Yıldırım'a 'Teşekkürler' görevden de aldı.
Onun için hep anlatılır.
Bir kibrit çok kolay ortadan ikiye kırılır.
Ama bir kutu kibriti bir araya getirin ve elinizle kırmaya çalışın.
Mümkün mü, değil.
Bununla da yetinmeyen olursa, hukuki yollar açık.
Bir avukattan yardım alınarak ceza ve tazminat davaları açılabilir.
İŞ KAZASI MI?
Aslında yazılı, sözlü ve görüntülü basında bu tür iş kazaları sıkça oluyor.
Bu tür affedilmez hatalar, her zaman bu işle uğraşanların başına gelebiliyor.
Son zamanlarda kaç kişi bu yüzden işinden ayrılmak zorunda kaldı?
Yazıyorsunuz, sonra titizlikle kontrol ediyorsunuz.
Bir başkasına okutuyorsunuz ama yine de hatalar çıkabiliyor.
Onun için çok dikkatli olmak gerekiyor çok.
 
 
 
Yorum Ekle
Yorumunuz gönderildi
Yorumunuz editör incelemesinden sonra yayınlanacaktır
Yorumlar
 vatandaş
 26 Şubat 2011 Cumartesi 22:33
Ben yazana kızmıyorum.O Erzurumlular için bilinç altında taşıdığı ihaneti açığa vurmuş. Benim üzüldüğüm yurdun muhtelif yerlerinde ve özellikle Erzurum halkının buna tepkisiz kalması ve basit bir olaymış gibi geçiştirmesidir ve üstünün örtülmeye çalışılmasıdır.. Çirkin olan Karşısında halkıNI görünce mangalda kül bırakmayanların siyasi ikballeri uğruna namuslarına uzanan bu çirkin saldırıyı kabullenir olmalarıdır. Hep övünürüz ,Şu şehirde bu kadar sayıda erzurumlu var vs.. Amma siyası arenada bir çakıl taşı bile olamayız.Çünkü siyaset tüccarları bizim ne kadar uysal yapılı olduğumuzu bilirler. Yazık çok yazık.Devletin çivisi çıkmış.Ne kadar seviyesiz kişiler yandaşlık uğruna nerelerde görev veriliyor. Buradan çirkin olayı ve kendini Erzurm lu sivil toplum kuruluşu addeden ve sesiz kananları kınıyorum.
 İZMİRLİ
 21 Şubat 2011 Pazartesi 11:36
TÜM TÜRKİYEDE Kİ ERZURUMLULAR AVUKAT HANIMIN BELİTİTĞİ GİBİ 23.02.2011 SAAT 13.30 DA İŞİ GÜCÜ BIRAKIP H.PAŞA GARDA BULUŞUYORUZ. ŞAHSEN BEN TÜM AİLEMLE BİRLİKTE İZMİRDEN GELECEĞİM. DADAŞIN SESİ HERKEZİ TİTRETMELİ.
 Av.Handan BAKBAK
 20 Şubat 2011 Pazar 20:41
Namus ve şerefin bedeli,belli bir yörenin vasıfları dünya alem tarafından maruf ve takdir edilmiş kadınını hayal ürünü hikayelerle karalamak,bir iş aktinin feshi ile telafi edilecek kadar basit değildir.Türkiye bir hukuk devletidir.Bu kişi ve kurum hesabını HUKUK'a verecektir.Zira eğer kurum içi yaptırım varsa bu o yazının yolcuya,okuyucuya ulaşmasından önce basılı yayının hazırlık ve kontrol safhasındaki müdahalelerle yapılmış olmalıydı.Zira düzenli olarak 6 yıldır okuyucuya ulaşan,Türkiye'nin en köklü ve en yaygın hizmet veren resmi kurumlarından birini ifade eden bir derginin daha ilkeli,daha basiretli,daha kontrollü,daha donanımlı,daha verimli,daha vasıflı,öncelikle daha erdemli,daha edepli,şahsi kompleks ve fantazilerinden arınmış,ALLAH ve insan sevgisi taşıyan ellerden çıkması gerekir diye vurgulamak istiyorum.İnsanlar taşıyabilecekleri makamların sorumluluğunu alsınlar.Sadece orada oturmasınlar.Ayaklar baş,başlar ayak olmasın.Kalitesizlik prim yapmasın.
 Av.Handan BAKBAK
 20 Şubat 2011 Pazar 20:19
Benim kıymetli hemşehrilerim;Ağır grip geçirdiğim için ancak iki gündür bu son derece çirkin ve üzücü olayın vehmindeyim.Bugün İstanbul Erzurumlular Vakfı'nda toplandık.Kadıköy Meydanı'nda bir ön hazırlıkla yapacaklarımızı kararlaştırdık.23.02.2010 Çarşamba günü saat 13.30'da Haydarpaşa Tren İstasyonu önünde buluşup tepkimizi yazılı ve görsel medya önünde vereceğiz.Son yıllarda ülkemizdekurumlar,kişiler,kavramlar,değerlerbu vatan ve bizler için önem arzeden herşey yerle bir edilmeye,aşağılanmaya,karalanmaya,anlam ve değerinden düşürülmeye çalışılıyor.Buna ciddi,DADAŞ'a yakışır dik duruşla,vakarla DUR demenin zamanıdır.Bu vatanın coğrafyası üzerinde nice fedakarlıklarla tarih boyu varlığını,gücünü,emeğini,çilesini her ne konumda olursa olsun yine bu ülkenin toprağı, çocukları,bayrağı,bağımsızlığı,geleceği,ilim ve irfanı için harcamış ve harcamakta olan tüm kadınlarımıza karşı yüreğinde sorumluluk hisseden herkesi bize o gün, orada destek vermeye davet ediyorum.Sevgi ve saygılarımla.
 MÖKKEM DADAŞ
 20 Şubat 2011 Pazar 10:27
kadir abi bunun altında en büyük erzurum düşmanlıgı var yapanlar piyon balık baştan kokar bunlar yıllarca bu işi yapıyor geçmiş yıllarda bi vekilde erzincanlı çıkıp tiyo pehlivanın fıkrasını gerçek gibi çıkıp söylemedimi bonba varmışta karısına önce geç demiş işleri güçleri erzurum hizmet engeli eger olmazsa çamur iftira at izi kalsın her yerde anlatılsın erzurum bunun hesabını sormalıdır çok agır bi şekildeki bu edepsizliklere soyunanlar hadlerini bilsin selam saygılarımla YORGUN SAVAŞÇI
 Orhan Culfa
 20 Şubat 2011 Pazar 09:15
Sayın Sabuncuoğlu, Bu ülkede düşünen kafalara balyozlar inerse ortalık örümceklere ve kan emen sülüklere kalır.Hayatlarını yalan ve iftira üstüne kurmuş olan bu mahlukattan yazar da çıkar çızer de.Nasıl olsa kanunsuzluk onları koruyor.Çoğu zaman özürleri de kabahatlerinden büyük oluyor. Bunlar Erzurum'u ve Erzurumluyu sömürmekten asla vazgeçmezler.Hepsine lanet olsun...
Yazarın Diğer Yazıları
Sayfa başına gitSayfa başına git
Masaüstü Görünümü  ♦   Künye
Copyright © 2024 Erzurum Gazetesi