Diyarbakır’dan bir görüntü…
17 yaşında bir genç kamufle halde polise ateş açıyor…
O esnada karşı ateş sonucu yere yığılıyor…
Bir müddet öylece kalıyor…
Sonra…
Arkadan birileri yerdeki bedeni ayaklarından tutup geri çekiyorlar…
O arada elindeki silahı da fırlatıyor…
“Su testisi su yolunda kırılır” dense de…
Sonuçta 17 yaşında…
Birileri çocuğu öylesine dolduruyor ki…
Ölümüne gidiyor…
Üzüldüm!
Bunlar da bizim insanlarımız sonuçta…
En kötüsü de, bir hiç uğruna yok olup gitmeleri…
Arkada bıraktıkları gözü yaşlı aileleri düşünsenize.
Bir ömür yanıp duracak ebeveyn!
***
Yaşasaydı, bir müddet sonra gerçeği görecekti…
İhtimal ki, askere gidip, vatana ihanet edenlere karşı vücudunu siper edecekti…
Yanlış anlaşılmasın…
Niye vuruldu demiyorum…
Vurulmasa vuracaktı...
Görüntüler çok açık…
Hedefe nişan alıyor!
Hem de değme profesyonellere taş çıkartan duruşuyla…
İşin burasında değilim…
Tam tersi, bu gençleri aldatanlara hep birlikte dur denilmesi gerektiğini haykırıyorum…
Bakın siyasi öncülere…
Hepsinin çocukları birinci sınıf eğitim alıyorlar…
ABD’de okuyandan tutun, daha 20’li yaşlarda milyon dolarla ticaret yapanlara varıncaya kadar…
İddia ediyorum; vurulan o genç yoksul bir ailenin evladıdır.
Başka türlü kandırılması mümkün olmaz ki…
İş, aş sahibi olanlar başka meşgale aramıyorlar.
Öyleyse…
***
Terörü körükleyenlerle irtibattan ziyade bu ailelerle görüşülsün!
Her evden bir genç iş sahibi yapılsa bu belanın yarısı temizlenmiş olur.
Bakın öyle paralar harcanıyor ki…
Bunun onda biri bu işe hasredilse…
Kaybedecek bir şeyi olmayanların yapacakları şey çok açık…
Ölmek, ya da öldürmek!
O halde…
***
Üzüldüm!
Hem çok…
Özellikle vurulmuş bedeni ayaklarından tutup çekilirken…
Resim o kadar net ki…
Suflör arkada…
Piyon yerde.
Yazık!
Hem de çok çok yazık!