~Ne vefa, ne sadakat, ne de utanma duygusu yok!
Hiçbir özelliği olmayan bir zatı muhterem bin türlü numarayla milletvekili oluyor…
Bütün mahareti, eteklemesi, yalakalıkta sınır tanımaması…
Sonra, başlıyor, “ben” demeye…
Ne olduğunu şaşırıyor…
Ayakları yerden kesiliyor adeta…
Küçük bir sultan gibi hissediyor kendisini…
İddialı ve uçuk yorumlarla atraksiyon geliştiriyor önceleri…
Kale alınmayınca dozunu artırıyor…
Yine dönüp bakan yok…
Bu defa, velinimeti olan parti liderine inceden eleştiri numaralarına giriyor…
Sonra…
Hüküm ifade etmedikçe, kuduruyor…
Ve işi istifaya kadar götürüyor.
Ve…
***
Beklenen son ise, ya muhalif bir partiye kapak atmak ya da parti kurmak…
Enaniyeti zirve yapanlar ikinci şıkkı tercih ediyorlar…
Bu arada kurnazlıkları da var…
Akıl ve zeka olmayınca hep devrede o olur ya…
Yandan yöreden otlanmanın peşindeler…
Bunun son somut örneği; “Demokratik Gelişim Partisi”…
İki arada bir derede kurdular ve…
“Tren kalkmıştır, bu tren farklı duraklarda duracaktır. Demokrasiye inanan insanları, yalan iftira karşısında ben de varım diyen insanları aramıza davet ediyoruz” diyorlar…
Trene bak trene…
Gireceği ilk seçimde alacağı oyu söyleyeyim…
50 milyon seçmen’in 100 bin’inin dahi oyunu alamaz.
Bu arada çanak sorular da sordurtuyor…
“Kim destekliyor?”
Cevap beklendiği gibi kurnazca...
"Beni ister İzzettin Doğan, ister Süleyman Efendi’nin cemaati, ister İskender Paşa, ister gayrimüslim cemaatler, ister ülkücü kesim kim kucaklarsa kucaklasın şeref duyarım.”
Olur görürsem söylerim.
Onlar da sana oy verirler…
Haa bu arada bir de profesörlüğünden bahsediyor…
Çapsız ya…
Etiket koyuyor!
Oysa görmüyor ki…
Akademik titri olmayan bir adam bu ülkeyi son 10 yılda çağ atlattı…
“Muhasebeci” diye küçümsenen bir isim…
***
Uzatmayalım, önümüzdeki seçimler daha bir şenlik havasında geçecek…
Bindelik oy oranıyla arzı endam edenlerin sayısı artacak.
Görünen o…
Gariptir, bu manzara her dönem yaşanır da, ders alan olmaz!
Aklın baştan göze inme halinden olsa gerek.
Yapacak bir şey yok!
Söylenecek ise…
“Aklınızı başınıza toplayın” dan ibaret…