Palandöken Özelleşsin ama…

Malum çok beylik bir hüküm cümlesi vardır ya…
“Doğru tektir” diye…
Sorgulamayız hiç!
Kime göre?
Aslında kurulması gereken cümle şöyle olmalıdır:
“Gerçek değişmez ve tektir”
Öyledir…
Uzunca bir süredir bizimde içinde bulunduğumuz bir kesim “kış turizmi” sabote ediliyor düşüncesindeydik…
Yaşanan somut olaylardan hareketle bunları söylüyorduk…
Kayakçılık Federasyonu ve Spor İl Müdürlüğü başta olmak üzere, ilgili birimler kelimenin tam anlamıyla aymaz bir yaklaşım içerisindeydiler…
Meşhur aforizma gibi…
Palandökeni “on dönüm bostan yan gel yat Osman” a benzetiyorlardı…
Buna karşılık çözüm teklifimiz ise, vakit geçirilmeden Palandöken’den devlet elini çekmeli şeklindeydi…
Geldiğimiz nokta…
Haklılığımızı gösterdi…
Bu yönde ciddi adımlar atılıyor…
Zira, hakikat tektir ve değişmez!
***
TÜMSİAD’ın öncülüğünde şehirdeki bütün STK’lar “Palandöken’in Özelleştirilmesi” fikrine destek için toplandılar…
Cafer Burucu’nun yaptığı açıklamayı baştan sona okuduk…
Ayrıntılı bilgilendirme mevcut…
İhale aşamısının ne düzeyde olduğundan tutun da, bu sürecin ne kadar zaman dilimine yayılacağına varıncaya kadar detaylı bir izah…
Sürecin sayılı Özelleştirme Uygulamaları Hakkında Kanun uyarınca yapılacağını söyleyen Burucu “ihale ilanı öncesinde seçilecek Danışman ile birlikte kayak merkezlerinin en iyi şekilde ülke ekonomisine kazandırılmasına olarak yönelik sektör analizi, sektör oyuncuları ve tüm resmi/özel paydaşlarla görüşülmesi, SWOT analizlerinin yapılması, kayak tesislerinin mevcut durum tespiti, ulusal ve uluslararası kayak işletmecilik örneklerinin karşılaştırılması, hukuki, idari, yapısal incelemelerin tamamlanması, muhtemel yatırımcın (yerli ve/veya yabancı) portföyünün belirlenmesi, yatırımcılara yönelik reklam, tanıtım (road-Show)vb. çalışmalarının neticelendirilmesi gerekecektir. Seçilecek Danışman ile yapılacak çalışmalarda ayrıca, bu tesislerde yapılması gereken yatırımların tespiti, tamamlanma maliyet ve süresi, ulusal ve uluslararası organizasyonların teşvik edilmesine yönelik tedbirlerin, Türk sporcuların yetişmesine yönelik düzenlemelerin belirlenmesi, yabancı yatırımcılara yönelik tanıtım çalışmaları vs. üzerinde de durulacaktır. Tüm bu detay çalışmalar neticesinde, kayak merkezlerinin 4046 sayılı Kanun hükümleri çerçevesinde süresi ve şartları belirlenerek işletme hakkı devri suretiyle özelleştirilmesine yönelik ihale ilanına çıkılacaktır” diyor…
Hoş!…
İtiraz edilecek en küçük bir taraf yok…
Daha güzeli ise, Burucu’nun söylediği son ifadelerinde bulunuyor…
Diyor ki…
“Özelleştirme sonucunda tesislerin Erzurumlunun malı olması için STK’lar olarak bu tesisleri satın alamaya ve bu konuda taşın altına elimizi koymaya hazırız.”
İşte alkışlanacak asıl nokta burasıdır…
Bu konuda şimdiden ciddi bir alt yapı oluşturulmasını bekliyoruz…
Nasıl bir şirket profiliyle…
Nasıl bir yönetim şekillenmesiyle…
Nasıl bir sermaye yapısıyla…
En ince ayrıntısına kadar güzel bir çalışma yapılmalı…
Daha önce yaşanan ve milletin dilinin yandığı tarzdan çok uzak durulması lazım…
Önce tabana yaygın bir yapı…
Sonra birkaç kişinin milyon dolarlık sermaye sahipliğine dönüşmeyecek bir düzenleme…
Böyle olursa…
Sadece, iş alemi değil…
Çalışanlar dahi ortaklık talebinde bulunurlar…
Özetlersek…
Son aylardaki en net ve sevindirici haber Dağ’ın Özelleştirilmesi haberi olmuştur…
Umuyoruz, süreç arzu ettiğimiz gibi şekillenir…
Akbaba zihniyetli cüdamlar buraya da sirayet etmezler…
İnşaAllah!