MENÜ
Erzurum 11°
Erzurum Gazetesi
PAYLAŞ 
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Büyük konuşmayın, çözüm teklif edin!
Mahmut Akdağ
YAZARLAR
4 Aralık 2012 Salı

Büyük konuşmayın, çözüm teklif edin!

Şehrimizde geçtiğimiz günlerde çok elim bir olay yaşandı…
Üniversitedeki ölümlü hadiseden bahsediyorum…
İki genç insan yok yere hayatlarını kaybettiler…
Çıplak gözle bakan herkes bir şekilde tepki verdi yaşanan hadiseye…
Kimi genç adamı…
Kimi kızcağızı suçladı…
Haberin altına iliştirilen öyle yorumlara şahit olduk ki…
Akılla izahı kabil olmayan bakış açılarını ifade eden şeyler yazılmış…
Hele bir de silip attıklarımızı görseniz…
Din, iman hak getire…
İlahlık taslayanından tutunuz da…
En iri tarafından laf sokuşturana varıncaya kadar…
Haliyle hem okuyor hem fikrediyorsunuz…
Hani bizim anlayışımızdaki hakikat var ya…
“Büyük lokma yut büyük laf etme” diye…
O zaviyeden…
Duyan yok gibi…
***
Ne kadar kötü ve hüzün veren bir haldir halbuki…
Bir çoğumuz başımıza bir hal geldiğinde “bunu hak edecek ne yaptım” deriz ya…
Oysa, oysa…
Şu ettiğimiz laflara dönüp bir bakmayı akıl etsek…
Gerçekle yüz yüze gelmiş olacağız…
Peygamberimizin buna ilişkin mübarek bir hatırlatması var…
“Kişi kınadığını yaşamadan kabre girmez” diye…
Gerçek budur işte…
Kınamamak lazım..
Yapmamız gereken olandan bitenden ders çıkarmaktır…
Gerisi ahmaklıktır, aymazlıktır…
Kim ister böyle bir son…
Kim bir insanı öldürmek ve ölmek diler…
Aklı başında hiç kimse…
O halde…
En doğru yaklaşım dediğimiz gibi davranmak ve…
“Rabbim yazmamış etsin” niyazında bulunmak olmalı…
***
Dedik ya, çok hazin bir hal diye…
Öyle…
Hem genç kızımız bakımından hem de ölen Ferhat kardeşimiz açısından…
Bu noktada sorgulanması gereken önemli bir husus var…
Üniversitenin güvenlik sorunu…
Bunları konuşmak, bu yönde çeşitli önerilerde bulunmak…
Yapılması gereken budur…
Üniversitede Özel Güvenlik yeterli oluyor mu?
Olmadığı aşikar…
Son olay topluma yansıyanı…
Saklı gizli kalan o kadar çok olay oluyordur ki…
Bu açığın vakit geçirilmeden kapatılması lazım…
Teknik boyutlarını bilmemekle beraber…
Birkaç yerden Üniversiteye giriliyor olması ciddi bir handikap…
Ne kadar kontrol ederseniz edin bu yapı açık verir…
Bize göre öncelik verilecek şey bu kapıları ıslahtır…
Tabii, kolay bir iş değil…
Özellikle hastane var olduğu sürece bunu yapamazsınız…
Ama değişik formatlar geliştirmek mümkün…
Mesela araçla giriş kapıları sınırlandırılabilir…
Veya başka kontrol mekanizmaları geliştirilebilir…
Bunlar tartışılmalı…
Hem de vakit geçirilmeden…

Yorum Ekle
Yorumunuz gönderildi
Yorumunuz editör incelemesinden sonra yayınlanacaktır
Yorumlar
 yoncalik,
 5 Aralık 2012 Çarşamba 20:36
Soruma binaen cevap yazan arkadasa tesekkürler ! Yanliz arastirdigimda ilgili hadisin zayif oldugu notu düsülmüs. Hadise dair yapilan meallerse: "kusurlarına, günahlarına tövbe etmiş bir müminin kusurlarını araştırıp kınamak, o günahın kusur araştıran kişinin başına da geleceği manasındadır.". Günümüz politikacilarini düsündügümüzde böyle bi ruh hali oldukca ütopik. Bunun disinda yapilan Hadisin konuyla alakasi olmamasi disinda arti olarak hadis-i sefilerin "olaylara" modifiye edilmesini hic dogru bulmuyorum. Diger Vahit isimli yorumcunun yazdigi: "Kınamak derken, buyuk konusmak anlamina olsa gerek..." Kinamakla baslayan cümle: "Ben-Siz" le baslar. Büyük konusmak ile baslayan cümle ise: "Ben" ile baslar. Birbirlerinin yerine kullanilamayacak iki fiillerdir. Tabi bana göre. Muhabbetle
 
 5 Aralık 2012 Çarşamba 08:24
Yoncalik kardiş; Yazarımız sanırım küçük bir hata yapmış, yazarın aktarmak istediği Hadis-i Şerif şu olmalı:“Birisini bir kusurundan dolayı ayıplayan kimse, o kusuru işlemeden ölmez.” (Tirmizi Kıyame:53)
 Vahit
 4 Aralık 2012 Salı 22:13
Kınamak derken, buyuk konusmak anlamina olsa gerek...
 yoncalik,
 4 Aralık 2012 Salı 20:33
Cözüm üretmek-teklif etmek bi toplumun görevi degildir. Cözüm üretmesi gereken sorumlu-ilgili kisilerdir. Bi toplumun görevi; cevresindeki olaylara olumlu-olumsuz tepki vermektir. Bu tepkilerin "tutarliligi" ve "büyüklügü" oraninda, ilgili-sorumlu kisiler görevlerini hakkiyla yerine getirir. Olumlu tepki tebrik-tesekkür olumsuz tepki ise dogal olarak "kinamadir". Bu olayla alakali olumlu tepki söz konusu olmayacagi icin toplumun olayi kinamasi gayet dogal ve olmasi gerekendir diye düsünüyorum. Kinamayan sadece tebrik-tesekkür refleksi olan miyminti-sümsük bi toplum mu öneriniz? Ayrica: “Kişi kınadığını yaşamadan kabre girmez” böyle bi Hadis varmi bilmiyorum, internetten baktim bulamadim. Kaynagini verirseniz memnun oluruz. Ne yani simdi Basbakan terörü kinadi diye, ilerde teröristmi olacak?
 dünyalı
 4 Aralık 2012 Salı 14:15
kapı kapatmakla bu işler çözülse hemen yapılır öyle değil, asıl insanların fafasını pis işlere kapatmak lazım. bunu yapabiliyormusunuz. bunu yapın.
 zafer
 4 Aralık 2012 Salı 10:54
üniversite özel güvenlik ekibinin çok zayıf olduğunu bilmeyen yok. bir tek rektör bilmiyor.
 
 4 Aralık 2012 Salı 08:49
Saygıdeğer yazarım; İlçeler arası futbol şenlikleri meselesine kafa yorduğumuz kadar insanlar arası islam kardeşliği faaliyetleri ile biraz ilgilenebilsek eminim bu gencecik kardeşlerimizin belkide sadece bu dünyasını değil ahiretlerinin de kurtulmasına katkıda bulunmuş olabilirdik. Kampüsün güvenliği artır, kapılarını kapat kuş uçurtulmasın gibi saçma fikirleri üretmekte akıl karı değil. Çocuk kızı caddede vursa idi caddeyi kapatalım mı diyecektik ?
 Y.k
 4 Aralık 2012 Salı 06:07
Allah her ikisine de rahmet etsin buyuk konusanlarada akil fikir versin.
Yazarın Diğer Yazıları
Sayfa başına gitSayfa başına git
Masaüstü Görünümü  ♦   Künye
Copyright © 2025 Erzurum Gazetesi