Tuzlaspor maçını bu yüzden kaybettik..
Tepecikspor maçında rakibin şansı tutsaydı aynısı olacaktı..
Ne mi, neden mi?
Rakibi küçük görmek..
Ziraat Türkiye Kupasının 3’üncü eleme turunda mavibeyazlı ekip nasıl olsa kazanırız, anlayışının faturasını çok ama çok ağır ödedi.
Guruplara kalması halinde muhtemelen GS. FB, BJK gibi büyük takımlardan biriyle de karşılaşacak olan takımın maddi kaybı büyük.
İşin bir de prestiji var ki..
Erzurumspor ilk kez guruplara kalma şansı yakalamıştı, ama..
Rakibi küçük gördük ve kaybettik.
Rakibe, görkemli bir karşılama, nasıl olsa goller öyle göndeririz tavrı..
Sonuç hüsran..
Tepecikspor maçında da az kala, kazaya uğruyorduk..
Yine aynı mantalite, yine nasıl olsa kazanırız düşüncesi.
Tuzla maçında iki kopya gole boyun eğen takım, aynı şekilde rakibinden gol yedi.
Rakibin biraz futbol şansı olsaydı ikinci yarınının ilk bölümünde skorun 3-3 olması kaçınılmazdı.
Bizde ‘büyük ayak’ diye bir deyim vardır..
Böyle kibirli, etrafındakileri küçük görenler, karşısındakileri küçümseyenler için söylenir.
Erzurumspor’un tüm futbolcuları Tuzla maçında ‘büyük ayak’tı..
Allah’tan Halil İbrahim, Kaleci Ramazan, Erhan Çelenk, Hüseyin Avcu gibi, ayakları mütevazi olanlar vardı da Tepecikspor maçında hezimet yaşamadık.
Doğrudur..
Erzurumspor oyuncu kalitesi bakımından bu ligi de gurubu da aşıyor..
Birinci lige uygun bir ekip var.
Her futbolcumuz kaliteli..
Bu doğru..
Ancak, kalite her zaman başarı getirmiyor..
Ekip ruhu, oyun disiplini lazım.
Önce bu..
Defansta eksik varmış, orta saha da futbolcu takviyesi gerekmiş sözleri beyhude.
Bu takımdan iki ekip çıkar.
Bugünkü maçta gördük..
Kenarda bekleyen Erdem Koçal, Uğur Utlu şans verilince birer yıldız oluyorlar.
Adanademirspor maçının yıldızı Murat Paluli, defansın sigortası Serhat Akyüz..
Hepsi birer yıldız..
Ancak yıldız olmak önemli değil, mühim olan yıldız kalmak.
Maçın skoru garantilenince, sağ kanattan getirdiği topu ortalamak yerine rakibine beşlik atmaya çalışan, adını vermeyelim, futbolcunun yıldızlığı mı var, iş disiplini mi..?
Nobre herkese ibret, herkese ders..36 yaşında, Türkiye’nin en önemli takımlarında forma giymiş, ama maça çıktı mı heyecanı yenilenen örnek bir sporcu.
Mehmet Albayrak var bir de..Güleryüzü, sempatik tavırları ve temiz oyunuyla bir marka.
Sönmeyen iki yıldız.
Erzurumspor’da bu değerlerin titreyip kendilerine getirilmesi için bir şeyler yapılması lazım..
Yoksa..
Orasını söylemeyelim..
Mavibeyazlı ekip önünde tarihi bir fırsat var..
Bu guruptan şampiyon çıkmak işten bile değil.
4 tane ciddi rakip var..
Diğerleri emsal değil..
Amed, İstanbulspor, Keçiörengücü, Sivas Belediye..
Bunlarla olan maçlarımızı kayıpsız kapatırsak şampiyonluk bizim.
Ama şimdiden bu rakiplere 6 puan verdik..
Hem de Erzurum’da..
Şimdi artık kayıplara ağıt dizmek zamanı değil.
Yeniden bir ruh yakalayıp, galibiyet serisi başlatmak zamanı.
Ekip mükemmel, teknik yönetim mükemmel, yönetim mükemmel..
Birde Süper Lig takımlarının sahip olmadığı bir değerimiz, bir desteğimiz var ki, en büyük güç..
Taraftarımız..
Bu takıma yeni bir sinerji getiren iki yıldızın ışığına, Halil İbrahim Tuna ve Ersel Aslıyüksek’in şampiyonluk hırsına ortak olmalı herkes..
Yoksa bu sezonki tarihi fırsat elden kaçar ki, belki bir daha gelmez..