Dedik ya bu haftayı Üstad’dan istifade ile geçireceğiz diye…
Devam ediyoruz…
Tasarruf kavramı üzerinden akışa teslim olalım…
***
"Tasarruf" olayı ne?..
"Tasarruf" dediğimiz şey, görevli velîlerin yapılar üzerinde onları diledikleri tarza yönlendirme özelliğidir.
"Tasarruf" kelimesi ile kastedilen şey, genelde anlamı iyi bilinmediği için "nüfuz" ile karıştırılarak aynı şeymiş gibi anlaşılır.. Nasıl ki, "Fetih" ve "Keşif" iki ayrı özellikse, "nüfuz" ve "tasarruf" diye de iki ayrı özellik vardır.
Bütün velîlerde ortak olan özellik, "nüfuz"dur. Yani, "kişisel güç"!..
Beyin gücü veya ruh gücü dediğimiz olay!...
Herhangi bir olayı veya herhangi bir meseleyi çözmek için karşısındakine bir şey verebilmek için, kendi "nüfuz"unu kullanır.
Yani, bu demektir ki, kendi beyin gücünü kullanarak, karşısındakinin beyninde belli bir kapasite açılımı yapar.
Yani ona feyiz verir. Bu kapasite açılımının neticesinde de onda belli bir idrak oluşturur. İşte bu olay "nüfuz" kullanmadır...
Ancak ne var ki, o kişinin daha sonra belli çalışmalarla bu beyin kapasitesini takviye etmesi ve artırması şarttır. Yoksa, belli bir süre sonra orada kapanma, gerileme olur.
"Tasarruf" ise, herhangi bir velînin görevi gereği olarak, kendi emrine verilmiş melekleri veya cinleri kullanarak herhangi bir olayı oluşturmasıdır...
Görevi gereği, emrindeki melek veya cinleri kullanarak o olayı oluşturması, "tasarruf" denen şeydir.
Tasarruf eden bu tasarrufunun farkındadır, değil mi, diye sorulursa...
Farkındadır tabii!..
Farkında olmadan yapıyorsa, o tasarruf değildir!
Zaten, görevli velîler, genellikle tasarruf sahibidirler ve farkındadırlar yaptıklarının...
Onun dışındakiler, yani görev dışındaki olaylar, kişisel nüfuz olayıdır!.. Onlar, göreve taalluk etmez!..
Yani, bir velînin, çevresindeki belli kişilere yardımcı olmak gayesi ile kendi beyin gücünü kullanmasıdır "nüfuz" olayı ki, bunu tekrar belirtiyorum "tasarruf"la hiçbir alâkası yoktur!..
Peki, 124 bin velî için de geçerli mi bu? 124 bin velî için de "nüfuz" dediğimiz, "kişisel nüfuz" dediğimiz olay, geçerlidir.
Başka bir soru; 124 bin velî de tasarruf sahibi olduğunu bilir mi? Tasarruf sahibi değil!.. Nüfuz sahibi!..
Karıştırmayın!..
Tasarruf, sadece görevli velîlere has bir olaydır.