MENÜ
Erzurum 21°
Erzurum Gazetesi
PAYLAŞ 
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Oysa…
Cahit Okcu
YAZARLAR
15 Mayıs 2018 Salı

Oysa…

Oysa…

Oysa başı ağrıyanlar taş yutmayacaktı..

Oysa başımız ağrıdıkça taş yuttuk…

Bir kader, bir sır.. Dağlar fistan giymez… Her yeşeren çiçek açamayacak dünyada…

En derin saygıların sunulduğu sahte muhabbet, çay kaşığı boyuyla denizi karıştırılmakta… Denizi mi içeceksin be adam?.. Gözü yok, boyu yok, ama kolları uzun bu ahtapotu herkes tanır.

En derinlere en derin saygılar…

Ancak en karanlık saygılar en derinlere ulaşacak. Çünkü karanlık karanlığı tanır. Bir parola saklanmışsa, ya yüreğin gecesinde yürüyecek, ya heykellere kilitli aklın gündüzünde kötürüm kalacak… En karanlık olanlar en derinler değil mi?

Kuluçka yattıklarını sülün yapıp, tilkiye benzeyen tüfeklerini boyunlarına astı asalı, ağa saygısı gördü yanaşmalar. Boyayan, tüy takan, yüksek topuklu ayakkabıdan, tabanlarına nal çaktırana…  Çay tabağında korsan gemisi yüzdürenler, biz inebahtı derken,onlar iğne battı deyip, sobaya son odunları da attılar. En ince olanları… Kalemlerini…

Kenar mahalle zamparaları tipi delikanlılardan bahsetmek istemem. Bunlar Türk filmleri gibi, lezbiyen kağıtlara yazılmış, adı heybetli, kopya cüretli, oradan buradan şeyler. Karlı dağda sis avlayan yerli kurt, yabancı kin, riyakar hasret, iğne düşmemiş samanlık ve eli kolu avadanlık türünden baş roller..

Halen başroller de, ruhumuzda geyik kamçılayan kavuklu noel babalar…

Çentik artamadık gitti namussuzlara.

Halen his boyamaktalar.

Ne diyem?..

Bir çentik atın namussuzlara, yeniden dirilirlerse tanıyalım, belki…

En derin saygılar en derindeki karanlığa yolcudur…

Sosyologlar cirit atıyor. Kırılmayan baş yok, kısılmayan göz, Yunus’u balık diye kıydılar…

 Cüce sosyolog bu derin kalabalıklar seni aşar dedikçe, kalabalar çömeldi…

Bakıyorum, lolipop rengi kravatı, kıvıra kıvıra kaldırıma dökülmüş çöpler gibi, saçlarını çelenkten afurmuş bir sürü kenar mahalle zamparası. Eli kolu beş duyusu avadanlık türü… Ne aralarında ekmek çalan var, ne asya yanığı burun taşıyan, ne bakışlarıyla gül dökecek göz.

Bu kadar iri teveccühe hoş mu demeli, yoksa hoşt mu?

Oysa ekmeğin suyu hala ağızda,

Zalimin suyu hala gözde,

Emeğin suyu hala dizde…

Oysa bahar kokularını kiralamayacaktı kara kışlara, oysa çiçek desenli taş değmeyecekti başa, oysa yeşil kalacaktık, laleye parsel vermeyerek… Asya ovaları gibi düz avuçlarımızda, oysa herkes kendini bırakıp gelecekti bu yalnız kalabalığa, beyaz takkeli dağ, güneşi kovmayacaktı…

Oysa başı ağrıyanlar taş yutmayacaktı…

 Oysa çentik atacaktık yalana, bir daha dirilirse tanıyalım diye…

Oysa!..

 Oysa böyle böyle vururlardı ceylanları..Oysa su başlarında.. Oysa ney çalarak…

Yorum Ekle
Yorumunuz gönderildi
Yorumunuz editör incelemesinden sonra yayınlanacaktır
Yorumlar
 Fikret Çolak
 25 Mayıs 2018 Cuma 22:50
Yüreğine sağlık.kalemine sağlık....
 yakup aydın
 15 Mayıs 2018 Salı 13:35
harikasın abi herkese hayırlı ramazanlar diler ellerinden öperim. Allah a emanet olun
Yazarın Diğer Yazıları
Sayfa başına gitSayfa başına git
Masaüstü Görünümü  ♦   Künye
Copyright © 2024 Erzurum Gazetesi