Anlatılan ne kadar doğrudur bilmem de…
Bundan 300 sene evveline kadar Erzurum’da güya kölelik varmış…
Narmanlı Hacı Yusuf namıyla bilinen şahıs da, kölesiyle bir yerden bir başka yere gidiyor…
Vakit geç…
Bir müddet elindeki kandille köle önde gidiyor Hacı Yusuf arkada…
Sonra, nasıl oluyorsa köle arkada kalıyor…
Buna rağmen Yusuf Efendi yürümeye devam edince, önüne çıkan bir tümseye ayağı takılıp düşüyor…
Köle, “ağam” diyor, “ Arkada olan ışığın kimseye faydası olmaz, herkes ışığını kendi götürmeli”…
Bunun üzerine sözü çok anlamlı bulan Hacı Yusuf, malının, mülkünün önemli bir kısmını fakire fukara infak eder…
Kölesini azad edip…
Bir de Cami yaptırmaya karar verir…
***
Narmanlı Camii’ni böylelikle yaptırmış olur…
Önceleri hayli üstünkörü yapılmış derler…
Şehrin o yıllardaki valisi “buradan iyi bir han olur” deyince, Yusuf Efendi üzülür…
“Bu kadar para harcayıp cami yaptırdım siz han olur diyorsunuz, sebep ne?” diye sorunca…
Vali: “Derme çatmalığına işaretle, ısıtması zor olur..” karşılığını verir…
Bunun üzerine de, çok daha fazla para harcayarak tam ve kamil bir yapı meydana getirilir…
Yapım tarihi 1738’dir…
Şehrin en güzel yerlerinden olan Tebrizkapıda’dır…
Camiyle ilgili ilginç söylentilerden birisi de, seferberlik dönemine ait olanıdır…
Derler ki..
O yıllarda harbe iştirak edecek olan atlar soğuktan etkilenmesinler diye bu camiye bağlanmışlardır…
Şimdilerde bile caminin içinde atların bağlandığı demir halkaların varlığı söz konusudur…
Cami’nin banisi durumundaki Narmanlı Hacı Yusuf Efendi ile birlikte bir kısım akrabalarının ve bazı hayır sahiplerinin mezarları caminin arka bahçesinde bulunmaktadır…
***
Ulu Camii, Çifte Minareli Medrese ve Erzurum Kalesi üçgenine paralel duran Camiyle ilgili son bir yıldır hummalı bir çalışma yürütülmektedir…
Şehrin ihtiyacı durumundaki meydanlardan birisi buraya yapılmakta…
Büyükçe bir alanı kapsayacak meydanın en önemli işlevi cenazelerin buradan kaldırılacak olması…
Belediyenin maket olarak görüntüye sunduğu haliyle sonlanırsa hakikaten çok güzel bir görüntü oluşacak…
En mühimi de…
Önemli bir ihtiyaç giderilmiş olacak…
Buj tarihi Cami’de de, çok önemli alimler hizmet vermişlerdir…
Bunlardan bir kaçı şöyledir…
Eski Horasan Müftüsü Muhammed Sıddık Taşkesenlioğlu…
Abdullah yılmaz Hocaefendi…
Veli Velioğulları Hocaefendi gibi…
Hepsinden Allah sonsuz ölçüde razı olsun…