MENÜ
Erzurum 16°
Erzurum Gazetesi
PAYLAŞ 
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Kalıcılığın Pekişmesi
Ahmet Göksan
YAZARLAR
17 Temmuz 2020 Cuma

Kalıcılığın Pekişmesi

" 'Unutmayız' diyerek Girne'yi hayal edenlerin başında AKEL gelmektedir. Biz de bunu sağcısı ve solcusu ile Türk'e yaptıklarını unutmayacağız. İlhaktanvazgeçemezlermiş! Biz bunu çok iyi biliyoruz. Gelecek nesiller de aynı bilinç içinde olursa korkacak birşey yoktur"1980 Dr.Fazıl KÜÇÜK

 

Amerika'da Kasım ayında yapılacak başkanlık seçimine doğru koşar adım gidilirken kutuplaşma ve gerilimin de arttığı günlerden geçiliyor. Floyd'un öldürülmesi ile başlayan gösteriler hız kesmiş gibi görntüveriyor. Bu görüntünün aldatıcı olduğu,saman alevi gibi parlayan olayların içten içe yanmaya devam ettiği, BayTrump'un boş bulduğu bütün kuyulara attığı taşların kısa süre sonra benzer olayların yaşanacağının işaret fişekleri oluyor.

                Bay Trump, köleliğin yasal olarak kalkmasının yıldönümünde (1921) yerel siyahları imha eden ırkçı katliamın yapıldığı Ohio'nun Betkel kasabasında Mart ayında ara verdiği seçim kampanyasını başlatıyordu. Trump bu yaklaşımı ile yukarıda da değindiğimiz gibi içten içe yanmaya devam eden ateşin üzerine yanıcı maddeleri boca ediyordu. Eyaletlerde yaşanan adı geçen kişinin bu yönlü çıkışları uzun soluklu düşünüldüğünde Birleşik Amerika Devletlerinin bölünmesini tetikleyebilir. Dünyada güç kaybı yaşamaya başlanması sürecini etkileyebilecektir.

                Karşımızdaki unsurun her yıl Temmuz ayı geldiğinde Türkiye karşıtı eylemlerine ivme kazandırma çabasına girdiği biliniyor. Bu yıl dışarıdan bulduğu ek desteklerle kendi gözlerindeki merteği görmeden çöple saldırıyorlar. Lefkoşa'yı 1963 yılında Türk ve Rum bölgesi olarak bölen Yeşil Hattın bazı bölümlerine korugan yerleştiriyorlar. Bunu yaparak Türk'lerin yeniden saldıracağı mesajını da vermeye çalışarak algı yaratıyorlar.

                Amerikan Yönetimi 1987 yılından bu yana mendil büyüklüğündeki ülkeye uyguladığı silah ambargosunu geçen 2019 yılında kaldırmıştı. Kongred'de kabul edilen bu tasarıya göre Doğu Akdeniz Güvenlik ve Enerji İşbirliği Yasası gündeme taşınıyordu. RumYönetimi, İsrail ve Yunanistan'ın bölgede üstlendikleri sorumluluğa dikkat çekiliyor. Buna karşın Rum Yönetimi'nin Rusya başta olmak üzere diper ülkelerden silah almasının Amerikan çıkarları ile uyuşmadığının altı çiziliyor.Bu söylemin ötesine ne yazık ki geçilmiyor. Nedenininafa çevresinde bulunan zengin hidrokarbon yataklarının kullanımı için Amerikan şirketlerine tanınmış olan ayrıcalığın olduğunu kaydetmek istiyoruz.

                Bu gelişmeler yaşanırken Amerika'nın Dışişleri Bakanı Bay Mike Pompeo, "Güvenlik ilişkilerini genişletme çerçevesinde ilk kez Güney Kıbrıs Yönetimi askerlerine eğitim ve öğretim için fon sağlayacağını" söylüyordu. Açıklamasının devamında ise Bay Pompeo, "Bu Doğu Akdeniz'de istikrarı sağlamak için bölgedeki kilit önemdeki ortaklarımızla ilişkilerimizin geliştirilmesi çabalarının bir parçası olduğunun" altını çiziyordu.

                Amerika'nın başındaki kişi ile yöneticiler bölgedeki paydaşları görmezden gelerek yol almaya çalışıyorlar. Kıbrıs çevresindeki hidrokarbon zenginliklerinin kullanımı hakkında Rum'ları tek hak sahibi olarak görmeleri adadaki çözümsüzlüğü tetiklemektedir. Türk'lerin de hakları olduğunu görmezden geliyorlar. 04 Mart 1964 tarih ve 186 sayılı BM Güvenlik Konseyi'nin aldığı kararla adanın tek egemeni olduklarını savlıyorlar.

                Anılan kararla kendilerini tek egemen olarak görenler çözüm için Kıbrıs Türk'leri ile neden ortaklık yapmak istiyorlar açıklamak durumundadırlar. Bu sorunun yanıtını veremeyenlerin "Ben devletim,her istediğimi yaparım " mantıksızlığına son vermeleri gerekiyor.Bu nedenle haklarımızı almak için elimiz böğrümüzde beklemeyeceğimizin de bilinmesi gerekiyor.

                Salgın hastalık sonrasında ülkelerdeki bütün sistemlerin sorgulanmaya başlandığı,öncelikle sağlık sistemlerinin nasıl yenileneceği birincil konu oluyor.Kıbrıs Barış Harekatı'nın 46.Yılına yaklaştığımız bugünlerde yaşanan sıkıntılar için çalışmaların yapılması gerektiğini sıklıkla yineliyoruz. Kıbrıs Türk'leri olarak karşımızdaki unsurla yıllardır çözüm ve barış istediğimiz için elimiz boşlukta kalıyor. Yine bu süre zarfında arpanın boyu kadar bile yol aldığımız söylenemez.

                Yeni yapılanmaya doğru hazırlanırken geçen bu süreyi artıları ve eksileri ile sorgulayıp yolumuzu belirlerken çözümden öte adada kalıcılığımızın devamı için projeler geliştirmeye özen göstermeliyiz. Böyle bir yükümlülüğümüzün olduğunun da unutulmaması gerekiyor.

                Barış ve Özgürlük Bayramımız kutlu olsun. Şehitlerimizi de saygı ile anıyoruz. Işıklar içinde olsunlar.

                Bu bilinçle hareket ederek kalıcılığımızı pekiştirmek için el ele vererek geleceğimizi planlamamız gerekiyor mu ne...

                SEVGİ ile Kalınız...

Yorum Ekle
Yorumunuz gönderildi
Yorumunuz editör incelemesinden sonra yayınlanacaktır
Yorumlar

   Bu yazı henüz yorumlanmamış...

Yazarın Diğer Yazıları
Sayfa başına gitSayfa başına git
Masaüstü Görünümü  ♦   Künye
Copyright © 2024 Erzurum Gazetesi