Son yıllarda dilimize yabancı kelimelerin akın ettiğini görmek üzücü. Özellikle teknolojinin ve küreselleşmenin hız kazandığı bu çağda, yabancı dillerden dilimize geçen kelimeler adeta bir “moda” haline geldi. Artık insanlar e-posta yazarken “Mail atıyorum” demeyi, iş yerinde sunum yaparken “Prezantasyon yapıyorum” demeyi tercih eder oldu. Ne yazık ki bu durum dilimizi gittikçe zayıflatıyor. Ancak, bir gerçeği göz ardı edemeyiz: Türkçemiz her konuda kendine yetecek kadar zengin ve derin bir dildir. Oysa ki bu yabancı kelimelerin Türkçe karşılıkları varken neden onları kullanmayalım?
DİLİMİZİ KORUMANIN ÖNEMİ
Örneğin, iş hayatında sıkça kullanılan “Part-Time” ve “Full-Time” terimlerine bakın. Oysa ki “Yarı Zamanlı” ve “Tam Gün” kelimeleri tam olarak bu terimlerin karşılığıdır. Bizim dilimizde karşılığı olan bu kelimeleri kullanmak yerine yabancı kökenlilerine başvurmak, kültürümüzden ve kimliğimizden uzaklaşmak anlamına geliyor. Aynı şekilde “Check etmek” yerine “Kontrol etmek,” “Driver” yerine “Sürücü,” “Printer” yerine “Yazıcı” demek neden zor olsun?
Bir otelde “Catering” hizmeti verilmesi yerine “Yemek Hizmeti” verilmesi daha uygun değil mi? Hem anlaşılır hem de kültürümüze daha uygun. İnsanın aklına hemen şu soru geliyor: Biz neden her şeyin yabancısını tercih eder olduk? Örneğin, bir iş toplantısında sıklıkla duyduğumuz “Koordinasyon” terimi yerine “Uyum Sağlama” ifadesini kullansak, hem kendi dilimize sahip çıkmış oluruz hem de daha samimi bir dil oluştururuz.
YABANCILAŞMAYA KARŞI DİRENİŞ
İş dünyasından örnekler vermeye devam edelim. Bir işin sonunda “Finish” dendiğini duymak artık çok doğal karşılanıyor. Oysa “Bitiş” demek daha doğal değil mi? Ya da “Revize etmek” yerine “Yenilemek” kullanmak? İşte dilimize sokulan bu yabancı terimler zamanla dilimizin özüyle oynuyor ve kimliğimizi yıpratıyor. “Exit” yerine “Çıkış” demek, “Timing” yerine “Zamanlama” demek varken neden yabancı kelimeleri kullanalım ki?
İş yerlerinde kullanılan “Version” (Sürüm), “Global” (Küresel), “Security” (Güvenlik) gibi kelimelerin de Türkçe karşılıkları mevcut. Bunlar basit örnekler, fakat dilimize olan saygımızı gösteren önemli detaylar. İş dünyasında “Ekstra” yerine “Fazladan” kullanmak, “İmitasyon” yerine “Taklit” demek dilimize katkı sağlamaz mı? Bir de dilimize “Optimist” yerine “İyimser” demeyi ihmal etmeyelim. Basit bir “Save etmek” (Kaydetmek) işlemini bile yabancı kelimelerle ifade etmek ne kadar doğru?
GÜNLÜK HAYATTA DA YABANCILIK
Yalnızca iş dünyasında değil, günlük hayatta da bu yabancı kelimelere fazlasıyla yer vermeye başladık. Örneğin, biri size “Okey” dediğinde, bunun yerine “Tamam” demek ne kadar Türkçeye uygun değil mi? “Adisyon” (Hesap fişi) ya da “Print out” (Çıktı) kelimeleri yerine Türkçesini kullanmak çok daha doğal bir davranış olacaktır. Dilimize yabancı kelimeler yerleşirken, Türkçemizi unutmamalıyız. Bir “Anons etmek” yerine “Duyurmak,” bir “Bodyguard” yerine “Koruma” demek daha bizim kültürümüze uygun değil mi?
“Link” yerine “Bağlantı,” “Monoton” yerine “Tekdüze” demek, günlük konuşma dilimizde dahi dilimize olan bağlılığımızı gösterir. “Trend” (Eğilim) kelimesinin kullanımında dahi Türkçe karşılığını tercih etmeliyiz. Bu küçük adımlar dilimize olan saygımızın göstergesidir.
YABANCI TERİMLERİN YERİNİ TÜRKÇE ALMALI
Bir sunum yaparken “Data” yerine “Veri,” “Prezantasyon” yerine “Sunum” demek dilimize olan sevgimizin bir yansımasıdır. Örneğin, bir bina inşa edilirken kullanılan “Jenerasyon” yerine “Nesil,” ya da bir projede kullanılan “Adapt” (Uyum sağlamak) kelimesinin yerine “Uyum sağlamak” çok daha etkili olacaktır. Bir bilgisayarda “Laptop” yerine “Dizüstü bilgisayar” demek Türkçenin ne kadar zengin olduğunu bize bir kez daha hatırlatır.
Gelin “Emergency” (Acil) durumlar yerine “Acil” diyelim, “Spontane” (Kendiliğinden) gelişen olaylar yerine “Kendiliğinden” demeyi tercih edelim. Çünkü dilimiz bize özümüzü ve kültürümüzü yansıtır. Bir proje sonunda “Finish” yerine “Bitiş” demek, ya da bir ortamda “Relax olmak” (Rahatlamak) yerine “Rahatlamak” diyerek Türkçemizi yüceltelim.
SON SÖZ
Ve diyoruz ki; dilimize sahip çıkalım. Yabancı terimler yerine Türkçe karşılıklarını kullanarak, dilimizi yozlaştırmadan, kendimizi ifade edelim. Türkçesi varken yabancı kelimelere yer vermek yerine, kültürümüze, tarihimize ve kimliğimize sahip çıkalım.