Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) Başkanı Şahap Kavcıoğlu, “Enflasyonda yakın dönemde gözlemlenen yükselişte, ekonomik temellerden uzak fiyatlama oluşumlarının geçici etkileri, küresel enerji, gıda ve tarımsal emtia fiyatlarındaki artışlar ile tedarik süreçlerindeki aksaklıklar gibi arz yönlü unsurlar ve talep gelişmeleri etkili olmaktadır” dedi.
Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası 90. Hesap Dönemi Olağan Genel Kurul Toplantısı, elektronik ve fiziki ortamda İdare Merkezi Konferans Salonunda gerçekleştirildi. Açılış ve toplantı başkanlığının oluşturulması. Pay sahipleri ve TCMB Başkanı Şahap Kavcıoğlu, Banka Meclisi ve Denetleme Kurulunun 2021 hesap yılına ait raporlarının ve kar dağıtımı ile ilgili teklifin okunması ve görüşülmesi, 2021 yılına ait bilanço, kar ve zarar hesabı ile kar dağıtımına ilişkin teklifin onaylanması, Banka Meclisi üyelerinin ve Denetleme Kurulunun ibraları, 1211 sayılı Bankamız Kanunu’nun 40. maddesinde 7351 sayılı Kanun ile yapılan değişiklikler doğrultusunda Merkez Bankası Esas Mukavelesi’nin 40. maddesinde değişiklik yapılması hususunun Merkez Bankası Kanunu’nun 16. maddesi uyarınca Genel Kurulun onayına arzı, Banka Meclisinde boşalacak iki üyelik için seçim yapılması ve Denetleme Kurulunda boşalacak bir üyelik için seçim yapılması gündemi ile bir araya geldi.
TCMB Başkanı Şahap Kavcıoğlu, burada yaptığı açılış konuşmasına makroekonomik görünüme dair görüşlerini paylaşarak başladı.
Kavcıoğlu, 2021 yılında iktisadi faaliyette güçlü seyir gözlemlediklerini söyleyerek, “Bu güçlü seyir, iş gücü piyasasına da olumlu yansımış ve işsizlik oranları düşmüştür. Yılın ilk çeyreğinde tarım dışı istihdam, hizmet sektöründen gelen sınırlı katkıya rağmen sanayi sektörünün desteği ile salgın öncesi düzeylere ulaşmıştır. Yılın ikinci çeyreğinde iş gücüne katılım oranı, dönemlik olarak sınırlı bir oranda artarken, istihdamdaki artış, işsizlik oranlarının düşüşünde etkili olmuştur. Yılın üçüncü ve son çeyreğinde de iş gücü piyasasındaki iyileşme iktisadi faaliyet görünümü ile uyumlu olarak devam etmiştir” dedi.
2021 yılında küresel enflasyonun, salgınının seyrine bağlı olarak gelişen arz sıkıntıları, emtia fiyatlarındaki artış ve arz-talep uyumsuzlukları nedeniyle hızla yükseldiğini dile getiren Kavcıoğlu, “Enerji ve enerji dışı emtia fiyatlarındaki artışlar, küresel enflasyon dinamikleri üzerinde ana belirleyicilerden biri olmuştur. Petrol fiyatlarında yeni varyantın ortaya koyduğu talep belirsizliğinin azalmasının yanı sıra jeopolitik gerilimler ve süre gelen arz sıkıntıları gibi faktörlerden dolayı yükseliş eğilimi gözlenmiştir” diye konuştu.
“Üretici fiyatlarının ülkemizde olduğu gibi gelişmiş ve gelişmekte olan ülkelerde de yüksek seyretmesi, enflasyon dinamikleri açısından önem arz etmektedir”
Gıda fiyatlarının enflasyon dinamikleri üzerindeki belirleyici etkisinin tüm dünyada önemini etkisini korumaya devam ettiğine işaret eden Kavcıoğlu, “Girdi maliyetlerindeki yükselişler, iklim koşulları, kuraklık, bazı ülkelerde gıda ihracatına yönelik özel kısıtlamalar ve stok sıkıntıları, gıda fiyatlarının küresel düzeyde yüksek seyretmesine neden oluyor. Uluslararası gıda ve tarımsal emtia fiyatlarındaki bu gelişmelerin yansımalarını Türkiye’de de gözlemliyoruz. Bu gelişmeler çerçevesinde üretici fiyatlarının ülkemizde olduğu gibi gelişmiş ve gelişmekte olan ülkelerde de yüksek seyretmesi, enflasyon dinamikleri açısından önem arz etmektedir” dedi.
Kavcıoğlu, uluslararası emtia fiyatlarının, tedarik zincirlerinde devam eden sorunlara ve enerji fiyatlarına bağlı olarak, üretici fiyatlarındaki yükseliş eğiliminin sürdüğünü belirterek, “Üretici ve tüketici enflasyonu arasındaki fark, son zamanlarda birçok gelişmiş ve gelişmekte olan ekonomilerde, uzun vadeli eğilimlerin üzerinde seyretmeye devam etmektedir” ifadelerini kullandı.
“Enflasyonda yakın dönemde gözlemlenen yükselişte, ekonomik temellerden uzak fiyatlama oluşumlarının geçici etkileri etkili olmaktadır”
Kavcıoğlu, konuşmasına şöyle devam etti:“Enflasyonda yakın dönemde gözlemlenen yükselişte, ekonomik temellerden uzak fiyatlama oluşumlarının geçici etkileri, küresel enerji, gıda ve tarımsal emtia fiyatlarındaki artışlar ile tedarik süreçlerindeki aksaklıklar gibi arz yönlü unsurlar ve talep gelişmeleri etkili olmaktadır. Son dönemde yaşanan sıcak çatışma ortamının da yol açtığı enerji maliyetlerindeki artışlar da önemli bir rol oynamaktadır. Sürdürülebilir fiyat istikrarı ve finansal istikrarın tesisi için atılan ve kararlılıkla sürdürülmekte olan adımlar ile birlikte küresel barış ortamının yeniden tesis edilmesi ve enflasyonda baz etkilerinin de ortadan kalkması ile dezenflasyonist sürecin başlayacağını öngörmekteyiz. Bu çerçevede 2022 yılı ocak-mart döneminde politika faizinde herhangi bir değişime gitmedik.”
“Liralaşma stratejisi, yeni finansal ürünler, teminat çeşitlendirilmesi ve likidite yönetimi uygulamaları vasıtasıyla Türk lirasının sistemi kullanımını merkeze alan bütüncül bir yaklaşımla oluşturulmaktadır”
Alınmış kararların birikimli etkilerinin yakından takip edildiğine dikkati çeken Kavcıoğlu, “Bu dönemde fiyat istikrarının sürdürülebilir bir şekilde kurumsallaşması amacıyla tüm politika araçlarımızda kalıcı ve güçlendirilmiş liralaşmayı teşvik edici geniş çerçeveli bir politika çerçevesi gözden geçirme sürecini devam ettirmekteyiz. Liralaşma stratejisinin politika gözden geçirme sürecinin asli unsurlarından biri olduğunu belirtmek istedim. Liralaşma stratejisi, yeni finansal ürünler, teminat çeşitlendirilmesi ve likidite yönetimi uygulamaları vasıtasıyla Türk lirasının sistemi kullanımını merkeze alan bütüncül bir yaklaşımla oluşturulmaktadır” dedi.
Korona virüs salgını nedeniyle alınan koruyucu önlemler çerçevesinde toplantıya basın mensuplarının alınmadığı toplantı, gündemin okunması ve gündemin gerçekleştirilmesi ile devam etti.